0.1

1.3K 269 1.7K
                                    

Uzun zaman sonra buradayım! Sizleri çok özledim, tekrar aynı satırlarda hayat bulacağımız için çok heyecanlıyım.

28.07.2023 🌸

Sizler de başladığınız tarihi buraya yazabilirsiniz! 💚

Kitap yaşanmış bir olayın kurgulanmış halidir.

~Bu kitap her zorluğu aşıp, karşısındaki insanı her haliyle kabul ederek seven tüm aşıklara ithaf edilmiştir. ~

İyi okumalar! 💚

Instagramda kitap hakkında kesitler paylaşıyorum

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Instagramda kitap hakkında kesitler paylaşıyorum. Takip etmeyi unutmayın 💚

İnstagram: blueebs.watty

***

Gördüğün, duyduğun ve hatta hissettiğin her şeyin gerçekliğinden nasıl emin olabilirsin?

***

Daha önce yaşadığım her şeyi geride bıraktığımdan bihaberdim. Karanlık, soğuk ve puslu bir yol... Ne zamandır yürüyorum, kaç saattir buradayım, bilmiyorum. Kulaklarıma dolan zayıf soluk alışverişlerim haricinde herhangi bir şey duymuyorum. Ne tuhaf, aslında yolun başından beri düşünmem gereken şey şimdi aklıma geliyor. Yeşilin daha önce hiç görmediğim tonlarını mabedinde saklayan bu ormanda bir kuş cıvıltısı dahi işitmiyorum. Sadece yürüyorum, nereye olduğunu veyahut gittiğim yerde beni bekleyen şeyin ne olduğunu bilmeden ilerliyorum. Ayak bileklerimi sızlatan prangaların artık canımı yakmayacağını düşünüyorum ama nafile, her bir adımımda ayaklarıma kadar uzanan kurumuş kan lekelerine tazesi ekleniyor, yine de duramam, yürümek zorunda gibi hissediyorum.

Neden buradayım, bileklerimi kanatan bu prangalar neden orada? Beynimin ücra köşelerinden fırlayıp kanıma karışan bu sorular doğru değil belki de. Ben kimim ve neden kim olduğum gerçeğini bilmiyorum?

Göğe uzanan ağaç dallarına bakıyorum uzunca bir süre, gökyüzü sanki benimle alay edercesine kara bulutları etrafıma topluyor. Kaç saat geçti yola çıkalı veyahut burada olduğumu bilen biri var mı? Yüzüme damlayan soğuk bir yağmur damlasıyla kendime geliyorum. Ürperiyorum, tenimi yalayan rüzgar daha da üşütüyor beni. Kaçacak bir liman ararcasına adımlarımı hızlandırıyorum fakat o limanı aslında içimde aramam gerektiğini henüz bilmiyorum.

Sanki bu dünyanın kirli oyunlarından beni arındırmak istercesine hızlı yağmaya başlayan yağmurun, damlalarından kaçmak için koşmaya başlıyorum. O hızlandıkça temizlenmekten korkuyor gibi ben de hızlanıyorum, oysa temizlenmekten değil tekrar kirlenmekten korkuyorum. Ayağıma takılan sert bir ağaç dalıyla birlikte tüm dünyam tepetaklak oluyor, avuç içlerim düşmemin etkisiyle yanmaya başlarken ayak bileklerim daha çok sızlıyor. Ne zaman kapattığımı bilmediğim göz kapaklarımı usulca aralıyorum, az önce beni delicesine koşturan bulutlar beni terk etmişler. Bakışlarım gökyüzünü süsleyen yıldızlara, ardından aya takılıyor. Ürkütücü gözüken ağaç siluetlerinin ardından güzel bir manzara gibi gözüküyorlar. Sanki o an aldığım yaralar birkaç saniyeliğine kendini susturuyor ve bu manzara kaptırıyorum kendimi.

On Yedi - Otuz YediWhere stories live. Discover now