Sinameki | Taekook

31

İyi okumalar~
___________________

Gözlerim kocaman açık öylece kalakalmıştım. Tamamen düşünme yetimi kaybetmistim. Kafamda bilmem kaç çeşit soru karşılık vermeden Taehyung'a odaklanma çabalarım sürerken en az dudaklarınkadar tapılası ellerini nazikfe belime yerleştirdi. Sadece birkaç saniyede dudakları beni resmen ona mühürledi. İser istemez yumdum gözlerimi. Sanki bedenim hiç titremiyormuş, heyecandan ayakta zor durmuyormuş gibi ona karşılık vermeye çalıştım.

Hırkamdan içeri giren ellerini hissetmemin ardından bir de sağ elinin sırtıma doğru çıktığını, beni kendine yapıştırdığını hissettim. Titreyen ellerimi koyacak yer bulamıyordum. Tabi Taehyung'a karşı odağım git gide arttıkça beynimi yönetebileceği kadar ona bağlanmış hissettim. Ellerin tamamen bilinçsizce boynuna çıktı. Ben kendimi tamamen ona kaptırmıştım. Hatta ne ara geri doğru adımlayıp masanin kenarına oturdu onu bile farketmedim.

Geçen aşağı yukarı 1 dakikanın sonunda Taehyung yavaşça ayrıldı dudaklarımdan. O saniye başladım beni tekrar öpmesi için tanrıya yalvarmaya. Farkettim ki şu an bir çeşit u dönüşü içerisindeydik. Şarkıyı tamamlamak için beni sevdiğini haykırmasını beklememe gerek yoktu.

"Cesurca daha fazla hiçbir şeye ihtiyacım kalmadı diyorum."

Sol eli hissettiğim kusursuz gülümsemesi eşliğinde yanağıma kaydı, yavaşça okşadı yanağımı.

"Ay tenlim benim."

"Seni ölesiye seviyorum ben Taehyung."

Dudağımın hemen kenarında hissettiğim dudakları tekrar dudaklarımı aralamamı sağladı. Onuna öpüşmek istediğimi daha fazla belli edemezdim, resmen onu öpmeye çalıştım ama o bana izin vermedi. Dudaklarıma ve yanağıma ufak öpücükler kondurdu sadece. Şu an yaşananlar resmen yeni yeni yüklemiyordu beynime. Bunun şokunu atlatmam çok uzun sürecek.

"Birileri gelecek"

Geri çekilmeye çalıştım fakat izin vermedi.

"Sesler geliyor. Ya bizi böyle yakalarlarsa?"

"Çok tatlı geldi bir anda öptüm derim"

"Diyemezsin"

Bileklerini çekmesini sağladım. Geri doğru attığım 2. Adımin sonunda hemen kapıya doğru ilerledim.

"Nereye?"

Anlık şok sebebiyle Taehyung'a cevap bile vermedim. Kendimi odadan dışarı attım beklemeden. Birçok kişinin çıkış saati olduğundan dolayı herkes genel olarak kolidordaydı.

"Ne lan bu halin, kim sikti seni"

Duyduğum sesle bakışlarım sağ tarafıma döndü

"Irene? Sik? Ne? Kimse sikmedi beni!"

"Noluyo lan. Niye titriyon sen? Obaa devreler yandı herhalde sende yine. Taehyung nerde? Çağırayım mı onu?"

"Hayır! Irene!"

"Bağırmasana manyak mısın ne yapıyorsun?!"

"Kapı nerde?"

"Ne kapısı jungkook? Bu arada mesai yazmışsın? Hayırdır yeni dosya mı var?"

"Gitmedim. Gidicem. Nereye? Kim?"

"Alkol mü aldın? Nereye gidiyorsun!"

Irene'e de hiçbir cevap vermedim veya veremedim işte. Kafamdaki ne olduğunu bilmediğim şeylerle tartışıyordum. Dediği doğruydu, devrelerim yandı. Ne mesaisi, bende mesai yapacak kafa kalmadı dostum.