23

165 19 25
                                    

İyi okumalar~
__________________

Taehyung'u bekletmemek adına bir süre sonra odadan ayrılıp direkt alt kata yöneldim. Ev, en azından şu an, tamamen loş ışıklarla kaplıydı. Loş ışığı çok severim. Ne yoruyor, ne de bayıyor öyle değil mi?

"Taehyung?"

"Mutfaktayım"

Mutfaktan gelen karışık sesler dışında tek ses yanan şömineye aitti. Acaba Taehyung hep bu sessizlik içerisinde miydi? E eğer öyleyse ve buna alıştıysa benim durmadan konuşmam onu bu nedenle rahatsız ediyor olabilir. Ama ben onun aksine konuşmayı, sohbet etmeyi çok seven bir insanım.
Mutfağa girdiğim esnada Taehyung'un elindeki kupa ile kapıya yaklaştığını gördüm. Bakışları yüzümden önce üzerime, sonra da bacaklarıma inmişti ama çok saniyelik bir şeydi.

"Sütün"

"Teşekkür ederim"

Kupayı yanımdan geçerken elime tutuşturdu. 0 samimiyet. Ben kendimi şu an hiç rahat hissetmiyorum. Boş boş durmak yerine yine kuyruk gibi onu takip edip giriş kapısının oraya ulaştım. Ben sadece onun hareketlerini izlerken o, ceketinin cebinden sigara pakedini çıkarttı

"Balkona mı çıkacaksın?"

"Verandaya"

"Gelebilir miyim?"

"Sen bilirsin"

Sigarasını aldıktan hemen sonra askılıktakı hırkayı bana uzattı

"Hava soğuk"

"Teşekkür ederim"

Hırkayı elinden aldığımda yine yanımdan geçip gitmişti. Ben senin misafirinim değil mi? Neden beklemiyorsun? Bari bardağımı tut ama o da yok. Odun işte, odun. Ya acaba yaşı da geldi ya, bunadı mı iyice?
Hırkayı giyiyip koştur koştur peşinden gittim. Tabii tam tahmin ettiğim gibi çoktan verandaya çıkmıştı. Dikkatlice sürgülü kapıyı ittirerek açtım ve ben de verandaya çıktım hatta taehyung'un hemen yanında durdum. Ay, buradan son derece net bir şekilde görünüyordu ve yine muazzamdı.

"Ay bu gece çok güzel değil mi?"

Söylediğim şey üzerine bakışları yüzüme döndü. Demek istediğim şu "seni seviyorum" demenin bir diğer yolu değildi. Direkt "seni seviyorum" diyebilen bir insanım ki diyorum da zaten. Sadece gerçekten güzel göründüğü için konuştum işte.

"Gerçekten güzel" söylediğimle eş zamanlı yüzüne baktım "yani güzel göründüğü için söyledim. Evet seni seviyorum ama bunu dememin sebebi o değildi."

"Güzel jungkook. Çok güzel"

Kalp atış hızım değişti bir anda. Gözlerime bakarak, bu şekilde konuşması beni öldürebilecek kadar tehlikeliydi.

"Ay'ı sever misin?"

Kafasını aşağı yukarı salladı. Sessizlik gerçekten bazen çok şey anlatabiliyordu demek ki. Sigara dumanını bilerek sol tarafa doğru üfleyip bana gelmesine engel oluyordu. Gel de aşık olma şimdi.

"Saçların güzel olmuş."

Ben yan profilini incelerken konuşmasıyla kendime geldim

"Teşekkür ederim"

"Ama neden kestin ki?"

"Böyle daha iyi olacağını düşündüm"

Ve yine bir sessizlik. Aslında biz yan yanayken konuşmak istemiyordum pek. En nihayetinde bir sessizlik eşliğinde ona dalıp gitmek varken neden dikkatimi dağıtayım? Şu an sadece, aklımdan bir anlığına uçup gitmiş olan fakat tekrar aklıma gelince içimi yakan şeyi düşünmeye başladım. Başkasını sevdiği aklıma geldikçe bu duruma alışmak yerine daha kötü oluyorum.

Sinameki | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin