24

47.9K 2.9K 3.2K
                                    

Her satırda yorum olacak.

Bölüm içerisinde Selin'e hakaret eden birini görürsem engellerim. Fikirlerinizi onun dışında belli edebilirsiniz.

Ne Doruk ne de bir başkası hikayeden çıkmayacak. Eskisi gibi olmaz yazmayın, eskisinden daha iyi yaparım göt gibi kalırsınız.

Sizleri seviyorum ama lütfen bu bölümde beni germeyin yorumlarınızla. Opdum dudaklarınızdan.


Sıkılmıştım. Abim ve abim sabahtan beri masadan masaya bakışıyorlardı ve benim bakışlarımı bile fark etmiyorlardı. Bu duruma göz devirmek üzereydim ki, salak Ce*k'in bakışları bana döndü. Oh, göz devirmek için de bahane bulduk misler gibi. Ce*k'in duygusal bakışlarına aldırmayarak göz devirdim ve önüme döndüm. Beynini siktiğimin Enes'i sabahtan beri durmadan benimle konuşmaya çalışıyordu ve önünde sonunda yumruğumu ağzına sokuşturacaktım. Ciddiydim.

Elimi masanın üstünde telefonuma tıklatmaya başladım. Abim dışında herkesin bakışları benim üzerimdeydi şimdi. Neden benimle ilgilenmiyordu bu adam?

Acıkmıştım ama ne yemek ne de tatlı yiyebiliyordum bugün çünkü hiç düşünmeden salak gibi yemiştim bir günlük kalorimi. Bundan mütevellit direkt uyumam gerekiyordu. Gözlerim Bora abimlerin korumalarının üstündeyken Bahadır abiyle göz göze gelmiştim. Bum!

Masadan ayaklandım. "Ben kalkıyorum, tanıştığımıza memnun oldum, görüşürüz." dedim masadakilere karşı.

Enes kolumu tutmuştu. "Nereye?" diye sordu.

Göz devirdim ve kolumu çektim. Abimin dikkatini henüz çekememiştim ki Selim de ayaklandı. "Ben de geliyorum ikiz. Enes, o elini çekmezsen bir yerlerine sokarım." dedi ve yanıma gelip elimden kavradı. Berkcan da direkt ayaklanırken, Bora'nın bakışlarının üstüme dönmesiyle birlikte abimin de bakışları dönmüştü. 

Ayaklandı. "Nereye gidiyorsun güzelim?" diye sordu.

"Eve, sen de Bora abimlerle gelirsin." dedim ve Bahadır abiye doğru ilerledim. Abim bu gece bizim evde kalacaktı.

<>

Gün boyunca uyumuştum. Yavaşça yataktan ayaklandım ve gözlerimi kocaman açıp kapattım. Beynim bir bilgisayar gibi açılırken, çekilmiş olan perdelerden anladığım kadarıyla gecenin köründeydik.

Susamıştım. Yatağımın dibindeki komodinin üstüne baktığımda su göremediğim için yavaş ve sessiz adımlarla merdivenlere doğru ilerlemeye başladım. Ay eskiden su içmeye kalkınca Bora abim ile karşılaşmaktan korkuyordum. Güldüm.

Parmaklarımın ucunda ilerleyerek mutfağa doğru ilerledim. Gelen fısıltılı bağırış sesleriyle birlikte yerimde durmuştum. Ne oluyordu?

Abimin sesini duymamla birlikte, duvarın arkasında duraksadım. Ben içeriyi görebiliyordum ancak onlar beni göremeyecek bir konumdalardı. Bu ikisi ne alakaydı şimdi? Benim yüzümden mi tartışıyorlardı acaba?

Dinlemeye başladım pişman olacağımı bilmeyerek.

"Kurban olduğum, niye böyle davranıyorsun, niye canımı yakmaya çalışıyorsun!?" diye tısladı.

Karşısındaki histerik bir şekilde güldü ve omuzlarından ileri itti onun neredeyse dibinde olan bedeni. "Aldattın lan sen beni! Beni aldatan kişiyle sence yüz yüze gelir miyim!?" diye sordu hırsla. Duyduklarım anlık olarak kulaklarımdan beynime iletilirken, yerimde titremeye başlamıştım.

Yaklaştı ona. Dudakları arasında neredeyse hiçbir mesafe yokken, elleriyle belini okşamaya başlamıştı. Sol eli belini nahifçe okşuyor, sağ eli aynı şekilde yüzünde geziniyor, çenesini okşuyordu.

Aşiret PaketWhere stories live. Discover now