Bölüm | 276

132 19 7
                                    

AMON

Ejderhalar hiç beklenmedik bir zamanda saldırmıştı, her şeyi yeniden planlamak gerçekten zordu. Ne yapacağıma karar vermeliydim, Uravis aniden ortadan kaybolmuştu. Diğer anka kuşları ile iletişime geçemiyordum.

Elimi sertçe masaya vurdum, "neden şimdi bunlar olmak zorundaydı!!" Kaiser aniden ortadan kaybolduğundan beri her şey iç içe girmişti.

Eğer ölmediyse onu bulup kendi ellerimle öldürecektim.  Kapım aniden açıldı, askerlerden biri telaşla içeriye girdi.

"Efendim!!"

"Ne oldu?"

"Ejderhalar Cardinal krallığına giriş yaptı ve yanında tuhaf yaratıklar var ," dedi.

"Tuhaf mı?"

Asker başını salladı, "evet ikim metre boyundalar. Ellerinde mızrak veya balta var, kanatları olduğu için gökyüzünde kolaylıkla hareket edebiliyorlar."

"Çabuk bana savaş alanını göster," dedim.

Daha önce hiç böyle bir şey duymamıştım, bunlar ne olabilirdi. Asker küresini çıkardı ve bana doğru uzattı.

Gözlerimin gördüğüne inanamadım, devasa canavarlar leşçiller ile savaşıyordu ve bu konuda hiç zorlanmıyorlardı.

"Bu nasıl olur?! Leşçiller melez olsa bile çok güçlüler."

"Bunu bizde anlamadık efendim, düşündüğümüzden daha güçlü canavarlar ve hepsi birbirinden güçlü canavarlar."

"Ejderhalar, ejderhalar nerede?" Diye sordum.

Asker başını iki yana doğru salladı, "hala görünürde bir ejderha bile yok. Nerede olduklarını biz bile bilmiyoruz, savaş alanında bile değiller. Kan şövalyeleri bile savaş meydanında ama onlardan bir iz bile yok."

Bu nasıl olur? Tüm ejderhalar buraya gelmeliydi. Artık bizden başka tehdit yoktu, bu onların başka bir planı olduğu anlamına gelir.

"Senato bu durum karşısında ne yapıyor?" Diye sordum.

"Ejderhaların çıkmasını bekliyorlar ama yaşlıların sabırları tükenmek üzere, eğer biraz daha böyle devam ederse tüm anka kuşlarını savaş meydanına gönderecekler."

Öfkeden elimdeki küreyi kırıp parçalarına ayırdım, bunun olmasına izin veremezdim. Tüm kıtada söz sahibi olanların sadece ejderhalar olmasını engellemeliydim.

"Uravis hala ortalıkta yok mu?"

"Maalesef efendim genç patrik hala ortalıkta yok ve genç efendi Shund hala kayıp," dedi.

"Shund mu? O buradaydı nasıl kayboldu?"

"Evet buradaydı ama aniden ortalıktan kayboldu ve arkasında bir iz bırakmadı."

Dişlerimi sıktım, "burada neler oluyor!! Neden herkes ortalıktan kayboluyor? Bana Uravis'i bulun hemen!!"

Kapı açıldı, içeriye siyah gözlü kırmızı saçlı bir kadın girdi.

"Senin burada ne işin var?" Diye sordum.

Önümde hafif eğildi, "senato beni lord Uravis'i bulmam için görevlendirdi. Onun için ilk size geldim efendim," dedi.

Karşımdaki kız Erza Black'ti, leşçiller arasında bile anormallik olarak çağrılıyordu. Senato onu bizzat görevlendirdiğine göre sınırlarına gelmiş olmalılar.

"Erza neden Uravis'i arıyorsun?" Diye sordum.

"Senato çoktan evlenmemiz ile ilgili kararı verdi ve onu bulmam için beni görevlendirdiler. Fazla dikkat çekmeden onu bulabilirim," dedi.

Ejder Soyu (2. Kitap)   - Bitti. - Where stories live. Discover now