Bölüm | 236

194 20 4
                                    

RHAEGAL

Babamla birlikte ormanda gezinmeye devam ettik, başka bir geyik avlayana kadar durmadan gezindik.

"Buralarda sadece bir geyik olduğuna inanamıyorum," dedim.

Babam hafifçe sırtımı sıvazladı, "merak etme bulacağız."

Gülümsedim, "kendim vurmak istiyorum Miranda'ya götürmek için."

Babam saçlarımı yavaşça okşadı, "pekala senin elinden olmasını istiyorsun demek gel bakalım. Beraber bir şeyler yapmaya çalışalım," dedi.

Başımı salladım ve gülümsedim, ormanın içinde yürümeye devam ettik. İki yüz metre ilerde bir geyik bulduk, babama döndüm. Bana bakıp başını salladı, yavaşça eğildim.

Babam yanıma geldi ve omzuna dokunup kulağıma doğru yaklaştı.

"Derin bir nefes al, hedefine iyi odaklan. Silahını hisset, birbirinizi tamamlayan bir ikili olun."

Babamın dediklerini yaptım ve silahinla bir olmaya başladım. Derin bir nefes alıp nişan aldım, geyik başını kaldırdığı sırada ateş ettim.

Geyik yere düştü heyecanla yerden kalktım ve babama sarıldım.

"Onu vurdum baba, gördün mü?! Onu nasıl vurduğumu gördün mü?!"

Babam sıkıca sarıldı, "evet gördüm. Aferin sana çok iyiydin, senden beklediğim performans."

"Hadi gidip onu götürelim, bizi bekliyorlar."

"Bizi mi?" Şaşkınlıkla sordum.

"Evet, şuan herkes bizi ejderha malikanesinin önünde bekliyor. Herkes yeni ejderha ve babasını kutlamak istiyor."

Babam tüm aileyi topladığına inanamıyorum, bu iyi bir şeydi. Yeniden hepsiyle birlikte olmak için çok sabırsızlanıyorum, hepimiz yeniden büyük bir aile olacaktık.

"Tamam hadi gidelim, bende herkesle yeniden birlikte olmak için hazırım."

Geyiği aldım, babam omzuma dokundu ve aniden ejderha malikanesinin hemen arkasına geldik. Tüm aile oradaydı, ejderhalar ve binicileri. Piknik yapmak için gelmişlerdi.

"Hadi gidelim," dedi babam.

Herkes mutlu bir şekilde eğleniyordu, annem, teyzem, ablam ve Misandei. Miranda ile birlikle oturmuşlardı, ona durmadan soru sordukları belliydi. Miranda nazik biriydi, hepsini teker teker dinleyip cevaplıyordu.

Miranda beni fark etti ve gülümseyip el salladı, yeşil gözlerinin bana aşkla baktığını gördüğümde bazen onunla tanıştığım için gerçekten şanslı hissediyordum.

Babamla beraber ailemizin yanına doğru gittik, amcalarım ve abim köşede durup konuşuyorlardı. Bizi görünce el salladılar.

"Sonunda avcılar dönebilmiş," diye alay etti Corlis amcam.

"Pekala bize pişirmek için birer sincap vurabildiniz mi?" Diye devam ettirdi abim.

Herkes gülmeye başladı, "aslında iki tane geyik vurduk. Birini ben birini babam vurdu, hepinize yetecek kadar var ama ejderhalarınızın avlanması gerekiyor, benim ejderham hala ormanın içinde," dedim.

"Merak etme ejderhalar çoktan yediler, sadece bizler kaldık," dedi Jocelyn amcam.

Miranda'nın yanına gittim, babamda amcalarımın yanına doğru gitti.

Miranda'nın karşısına geçip oturdum, Misandei gülümseyip bana baktı.

"Demek şimdiden baba oluyorsun, senin çocuklarını hayal edemiyorum. Acaba sana mı benzeyecek?" Dedi.

Ejder Soyu (2. Kitap)   - Bitti. - Where stories live. Discover now