Bölüm | 225

183 18 10
                                    

RHAEGAL

"Tamam hadi lord Corlis bizi bekliyor," dedi Beatrix.

Beraber kalenin avlusuna doğru ilerledik, uzun zamandır kızıl ay savaşlarına gitmemiştim. Benim için eskisine nazaran daha heyecan verici bir durumdu.

"Bu kadar heyecanlı olacağını düşünmemiştim," Beatrix yüzümdeki heyecanı görünce güldü.

"Bu normal bir durum değil mi? Ne kadar oldu biliyor musun? Gerçekten muhteşem bir şey delirmiş ve eskisinden daha güçlü canavarlar ile savaşmak çok güzel bir duygu."

Gözlerimi kıstım, "ama sahi... eskiden bu kadar hızlı bir kızıl ay zamanı gelmemişti."  Neden hemen böyle bir şey oldu anlamadım, acaba bununda geri dönüşüm ile alakası var mıydı?

"Bir sorun mu var?" Meraklı gözlerle bana bakıp sordu Beatrix.

"Hayır, sadece bazı şeyleri düşündüm o kadar. Eskiden  bu kadar erken bir şekilde kızıl ay gelmemişti, neden bu kadar erken geldi anlam vermeye çalışıyordum."

Beatrix ellerini arkada birleştirdi, "sanırım bazı şeyler gerçekten değişiyor."

"Evet, bu değişime ayak uydurmamız gerekiyor öyle değil mi?" Dedim.

"Galiba öyle yapmamız gerekiyor, tüm gücüme yeniden kavuştuğumda Celestial halimdeki görünümüm mü gelecek acaba?" Dedi Beatrix.

Gülümsedim, "merak etme seni uzun ve sivri kulaklı olsan bile seveceğim," diye alay ettim.

"Sevmelisin Lugia, eskiden sevdiğin gibi," dedi.

"Ophellia ile nasıl bir ilişkim olduğunu hatırlıyorum ama onu ne kadar sevdiğimi hatırlamıyorum," dedim.

Beatrix somurttu ve hafifçe kolumu yumruklamaya başladı. Onu böyle görmek beni güldürüyordu.

"Tamam hadi gidelim amcam bizi beklemekten sıkılmış olmalı," dedim.

"Haklısın, yakında kızıl ay başlayacak ve bizim burada yaptığımıza bak."

Beraber kaleden çıkıp amcanın yanına doğru yürüdük, amcam bize bakıp iç çekti. Hayal kırıklığına uğramış bir yüz ifadesi vardı, sanırım bizi beklemekten gerçekten bunalmış olmalıydı.

"Neden geciktiğinizi sormayacağım ama umarım hazırsınızdır," dedi.

"Hazırız amca," dedim.

"Pekala önden Beatrix ve ekibi gidiyor," Beatrix hızlıca başını salladı. Cain'in ekibinde olması gerçekten rahatlatıcı bir durumdu, Cain ona göz kulak olabilecek kadar güçlüydü.

Beatrix hızlıca ekibinin yanına gitti ve portaldan geçmeye başladılar, son kez bana dönüp gülümsedi ve ardından portaldan geçip gitti.

"En son beni göndermeyi düşündüğüne inanamıyorum," dedim.

Amcam portala baktı, portal sonraki kasaba için koordinatları ayarlıyordu.

"Evet bu senin cezan, saatlerdir burada bekliyorum bence bunu hak ettin."

"Gerçekten kırk yaşlarında olan birinin böyle bir şey yapması normal mi?"

Portal hazırlanmıştı ve amcam portala doğru gitti, portalın önüne geldiğinde omzunun üzerinden bana bakıp gülümsedi.

"Eğer yapacağım kişi sen olursan neden olmasın," diyip göz kırptı.

Portaldan geçip gitti, arkasından bakıp iç çektim. Bunu yaptığına hala inanamıyorum.

Ejder Soyu (2. Kitap)   - Bitti. - Where stories live. Discover now