Bölüm | 234

180 18 8
                                    

RHAEGAL

"Sen iyi misin? Fazla hareket etme, seni taşıyabilirim biliyorsun değil mi?"

Miranda dayanamadı ve bir iç çekti, "ben iyiyim. Bu kadar endişelenmene gerek yok, gördüğün gibi çok sağlıklıyım."

Miranda'nın elinden tuttum ve karnına dokundum.

"Burada bizim çocuğumuz olduğuna hala inanamıyorum..."

Miranda yeşil gözleri ile bana baktı, " evet. Bizim çocuğumuz."

Etrafı hızlıca taradım, "düşmanlar her yerde olabilir. Mutoh neredesin?"

Mutoh aniden önümüzde belirdi ve başını eğdi.

"Emredin Hükümdarım."

Boğazımı temizledim, "bildiğin gibi Miranda hamile ve karnında senin kardeşini taşıyor. Onu ne olursa olsun korumalısın."

Muto'un gözleri açıldı ve ayağı kalkıp gururla bana baktı.

"Kardeşimi korumak için elimden geleni yapacağım, sizin olmadığınız zamanda hemen yanı başında duracağım, kraliçe beni fark etmeyecek bile."

Gülümsedim ve başımı salladım, "evet kesinlikle böyle olmalısın. Ne olursa olsun onu korumalısın."

Miranda bir iç çekti, "buna gerek yok. Çocuğumu kendim koruyabilirim."

"Hayır!! Sen kendini yorma sadece ve sadece oturup dinlenmene bak."

"Rey, daha bir aylık. Bana o kadar sorun çıkarmıyor."

Aklıma bir fikir geldi, "buldum!! Doğuma kadar ejderha kalesinde kalmalısın bariyeri aktif edelim böylelikle kimse içeriye giremez."

Miranda kafama vurdu, "bu kadarına gerek yok. Sadece düzgün dur yeter, ben ona kesinlikle iyi bakarım."

Bir iç çektim, "tamam ama dikkatli yürü. Çocuğumuza zarar gelmesini istemiyorum."

"Merak etme hiçbir şey olmayacak," Miranda'nın elini tuttum ve yavaşça yürümeye başladık.

"Sanırım bu çocuk doğana kadar, beni böyle gezdireceksin..."

"Evet, öyle bir planım var. Senin ve çocuğumuzun zarar görmesini istemiyorum."

Miranda bana baktı, "Rey bu kadar korumacı olmana gerek yok."

"Gerek var, o çocuk bizim ilk çocuğumuz öyle değil mi? Onun zarar görmesini istemiyorum."

Miranda saçımı tuttup çekti, "saçlarını keselim. Çok uzun," dedi.

"Tamam, hadi gidip keselim."

Miranda ile birlikte odama geri döndük ve banyo'ya girdik. İmha silahını makas yaptım.

"Vay canına bu çok kullanışlı," dedi Miranda.

"Evet öyle," makası Miranda'ya verdim.

Miranda saçlarımı tuttup kesmeye başladı, her saçlarımı kestiğinde aklıma Beatrix geliyordu. Saçlarımın hepsi yavaş yavaş omzundan düşüyordu.

"Saçların göründüğünden daha uzun," dedi Miranda.

"Evet, annem kesmemi böyle daha iyi olduğunu söyledi."

"Evet, sana yakışıyordu ama çok uzundu. Bi kadar uzun olmasına gerek yok."

"Artık uzun veya kısa olması pek umrunda değil, sadece kesilmesini istiyorum o kadar."

Miranda uzun at kuyruğumu kesip yere attı, uzun saçların bakımı çok zordu. Her zaman düzgün ve canlı görünmesini sağlamak zorluydu.

"Sanırım bundan sonra saçlarımın kesimini sana bırakacağım," dedim.

Ejder Soyu (2. Kitap)   - Bitti. - Where stories live. Discover now