•23•

13.8K 734 89
                                    


Sınır: 7 vote 2 yorum 🎀

🎂

"Atlas uyan!"

Atlas yataktan yavaş yavaş kalkıp bana döndü.

"Noldu?"

Kolundan tutup salona doğru sürükledim. O ise hiç itiraz etmeden peşimden gelmeye devam ediyordu. Salonun kapısının önüne gelince ona içeride oturan iri yarı adamları işaret ettim.

"Bu adamlar senin korumanmış, doğru mu?"

Atlas adamları biraz inceledikten sonra bağırmaya başladı.

"Lan evime niye geliyorsunuz? Ne güzel uyuyorduk."

Adamlar kıkırdayarak kafalarını yere doğru indirdiklerinde ben ise kızarmış yanaklarıma mutfağa doğru koştum. Atlas'ta benim peşimden gelmişti. Ona döndüm.

"Atlas adamlara niye öyle dedin?"

Atlas gülümseyip kalçasını masaya yasladı.

"Sen utandın mı?"

Evet utanmıştım. O kadar adamın önünde uyuyorduk diyince ister istemez çok utanmıştım. Daha dün özelimiz var falan filan diyen o değil miydi? Şimdi gelmiş salonda oturan 5-6 kadar adama uyuyorduk diyordu.

"Yok utanmadım ne alaka?!"

Masaya yaslanmayı bırakıp bana doğru ilerledi. Bende onun bu hareketiyle geriye gitmeye başladım. O ileriye doğru bir adım attıkça bende geriye doğru bir adım atıyordum. En onunda sırtım duvara değince artık geriye adım atabileceğim bir boşluk yoktu. O ise daha çok gülümseyip beni duvarla arasına almıştı.

"Yaa? Demek utanmadın."

Yüzünü biraz daha yaklaştırdığında artık nefes alamadığımı hissettim.

"Evet utanmadım!"

Ona böyle bir cevap vermem hoşuna gitmiş gibi gözleri parladı. Yüzünü daha da yaklaştırdığında bu sefer gözlerimi kapatmayacaktım. Tam beni öpecekken içeriye giren adamla yerimden sıçradım. Atlas'ta adamı farkedip ona kızgınca baktı. Utancımı gizlemek için masanın üzerindeki gazeteyi alıp yüzümü kapatmaya çalıştım. Adam da şaşkın gözlere bize baktıktan sonra bir şey olmamış gibi arkasını dönüp gitmişti.

"Atlas 2 dakika rahat dursan şaşarım zaten!"

Atlas bana döndü.

"Ben her zaman rahatım. Gönül rahatlığıyla sevgilimi öpemeyeceksem de..."

Gözlerimi devirip mutfak dezgahına döndüm. Hızlıca çay koymaya çalıştım.

Bu gün işe gitmeyecektim. Çünkü Atlas benim yerime bakabilecek birini bulduğunu söylemişti ve bugün evde olmak istediğini söylemişti. Bende kabul etmiştim. Sabah uyandığımda karşımda 5 adam göreceğimi bilsem asla kabul etmezdim. Atlas bugün işe gitmek istemediği için korumaları evin önüne gelip eşkiya gibi kapıya dadanmışlardı.

Sanki Atlas'ı öldürmüş, sonra onu yakıp, üzerine beton döktükten sonra betonu imha etmişim gibi bana bakıyorlardı. Çok gerici bir ortam olduğuna yemin edebilirdim.

Benden izin istemeden evime girmişler sonra Atlas'ın benim yatağımda uyuduğunu gördüklerinde ise mahçup mahçup bakmışlardı. Bende onları salona götürmüştüm.

Ben çay koyarken Atlas'ta beni izliyordu. Açıkçası hiç rahatsız olmamıştım. Aksine beni izlemesini seviyordum.

"Orada dikileceğine gel de yardım et. Çok yoruldum."

Atlas sert sert bakıp yanıma geldi.

"Yorulduysan bırak ben yapayım."

Gülümseyip elimdekileri bıraktım. Bir sandalye çekip oturdum.

Böyle bir fırsatı geri çevireceğimi sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz. Zaten çok yorulmuştum ve yeni uyanmıştım. Biraz soluklanmam gerekiyordu.

"Bakıyorum da yerin rahat?"

Atlas'ın sorusuyla kahkaha atmaya başladım.

"Az önce de senin yerin rahattı. Sadece yer değiştirdik."

Atlas'ta kaşlarını kaldırıp gülümsemişti.

"Haklısın güzelim."

Güzelim mi demişti? Aman Allah'ım şimdi bayılabilirdim. Ne güzel de konuşuyordu bu adam. Biraz onu incelemeye başladım. Siyah uzun saçları yine dağınıktı. Beyaz teni siyah saçları ve siyah gözleri ile tamamen zıtlık oluşturuyordu. Boyu çok uzundu. Hemde çok çok uzundu. Tahminen 192 cm civarları bir boya sahipti. Mükemmel kasları ile Yunan Tanrılarını bile kıskandıracak türden bir vücuda sahipti. Ben adeta bakışlarımla onu yerken o bana döndü ve gülümsedi.

"Ne o beğendin mi?"

Ben hemen kafamı başka tarafa çevirip gözlerimi kaçırdım.

"Evet beğendim."

Cevabımla daha çok gülmeye başladı.

"Yaa...demek beğendin?"

Gözlerimi devirip mutfaktan çıkacakken içeriye koşarak gelen adamı görmemle irkildim.

"Abi anneni hastaneye kaldırmışlar."

Atlas'ın elindeki bardaklar düşüp kırılırken endişeyle ona baktım. O ise koşarak dışarı çıkıyordu. Bende peşinden gidecekken korumaları beni durdurdu.

"Hanımefendi gitmeniz doğru olmayabilir. Atlas Bey..."

Sözünü tamamlamasına izin vermeden bende evden çıktım.

🎂

Atlas bebeme çok üzülüyorum ya...

Ben kitabı uzun tutmaya karar verdim. Gerekirse 70 bölüm yaparım ama yine de güzel yaparım. Sizce?

Neyse ben uçarak kaciyoreeee sizede iyi günler 💋

Şemsiye (Yarı Texting)Where stories live. Discover now