•30• Plana sadık kal

265 32 18
                                    

Kafamı hızla düşünselinden çıkarttım odada derin Bir sessizlik olmuştu, kendime tamamıyla gelmem 5 dakikayı buldu.
Kafamı kaldırdım ve Tom'a baktım.
Dudakları bir çizgi halindeydi, ne diyeceğim konusunda hiçbir fikrim yoktu.

Geçmişimde ne ararsak vardı, hırsızlık, adam öldürme ve en önemlisi ihanet.

Yaptığım her şeyi güç arzusu için yapmıştım ve beni korkutan kısımda tam olarak buydu.
Bugün aynı duruma düşsem aynı şeyleri tekrardan yapacak olmamdı.

Önümde birden fazla seçenek vardı ve ben o zaman da olsaydım aynı şeyi bir daha seçerdim ve bundan 1 gram pişman olmazdım.

Onun benden neden bu kadar nefret ettiğini ve aynı zamanda beni neden diğerlerinden ayrı bir şekilde sevdiğini biliyordum.

Beni onun gözünde farklı kılan şey buydu, amaçlarım için her şeyi yapabilecek oluşum...

"Ne düşünüyorsun?" Dedi donuk sesiyle. Gözlerinde saatler önce gördüm o hayranlık hissi artık yoktu.

Bunun içimde bir yerlerde, bir şeyi üzdüğünü hissettim. Onun bana olan hayranlığı beni nasıl mutlu ediyorsa şu an yüzünde olan donuk ifadede bir o kadar kendimden nefret etmemi sağlıyordu.

"Bilmiyorum, kafam karışık sanırım." Dedim kendimi zorlayarak.
Plana sadık kal.

"Gerçekten Rachel, ne düşünüyorsun?" Ne diyeceğimi bilmiyordum. Benden dürüst bir cevap bekliyordu ve ben ona yalan söylemek istemiyordum.
Plana sadık kal.

"Yaptığım şeyler çok korkunç... Kesinlikle bir noktada haklı olduğunu düşünüyorum... Ama..." Dedim. Ancak cümleye devam etmeye gücüm yetmedi.

"Ama?" Dedi merakla.

"Ama benim karakterim değişmedi. Bunu sen de biliyorsun, eğer şu anki aklımla o anki durumda olsaydım yine aynı şeyleri yapardım." Dediğim şeylere alayla güldü.
Bunu komik bulduğu için yapmamıştı, dediğim şeyleri zaten bildiği için gülmüştü.

"Tuhaf ama bunu zaten biliyorum. Senin istediğin zaman amaçların uğruna neler yapabileceğini çok iyi biliyorum... Ama bana sadık kalacağını da biliyorum."

"Nasıl bunun emin olabilirsin ki?" Ona bir adım yaklaştım ama benim yaklaştığım kadar o benden uzaklaştı.

İlk zamanlara geri dönmüştük ama bu sefer kaçan ben değildim, oydu.
Plana sadık kal.

"Çünkü Rachel, senin amacın benim amacımla birebir aynı... Güç istiyorsun ben de güç istiyorum ve bu sadece biri. Ayrıca... Ortak bir sebebimiz olmasa bile sen yine de bana ihanet edemezsin çünkü Aynı zamanda bana aşıksın." Sözlerindeki hissizlik kanımın donmasına neden oldu.

Benden tiksinmiyordu, benden nefret etmiyordu ama sesinde günler önce hissettiğim o samimiyet yoktu.
Plana sadık kal.

Hislerini açtığı tek kişi bendim ama şu an onları bana bile kapatmıştı...
Plana sadık kal.

"Bunu hiçbir zaman inkar etmedim, ne olursa olsun amacımızdan sapmayacağımı biliyorum."

"Ama ben bilmiyorum." Sesinde inanılmaz bir buz hissi vardı.
"Sana artık güvenemem sen istediğin kadar bana ihanet etmeyeceğini söyle ve ben bunu istediğim kadar bileyim ama yine de sana güvenemem."

"Anlamıyorum..." Özgüvenim düşük bir şekilde mırıldandım.

"Anlamaman çok normal bu sözlerim senin kapasitenin çok üstünde."

"Tom! Benimle böyle konuşmazsın." Adeta tısladım.

"Öyle mi kim diyor?" Sesinde inanılmaz bir alay vardı düşmanıyla konuşuyor gibiydi.
"Sana güvenmiyorum, seni artık yanımda istemiyorum Rachel."

Power - T.M.RWhere stories live. Discover now