34. kedi prenses

1K 52 35
                                    

İyi okumalarr 🦋

*******

-Eren yalçın'dan-

Düşünceli bakışlarla etrafı incelenmeye başladım. Normalde olsa 1 saniye bile durmaz kabul etmezdim ancak dışarıda yağmur yağıyordu ve hava soğuktu. Damla'nın üzerindeki elbise gerçekten çok açıktı. Bu yüzden dışarıda üşütüp hasta olurdu.

Başımı sallayıp kabul ettim.

Damla sarhoşluğun verdiği etkiyle güldü. Normalde olsa bu kararımı sorgulayıp kavga çıkarırdı. Acaba Damla hep sarhoş mu kalsaydı? Sonuçta böyle daha az bela oluyordu başıma. Ayrıca bu hâliyle baya da romantikti bence.

Kazım ağa başını sallayıp kocaman gülümsedi. "Ayşo!" Diye bağırarak birine seslendi. Bir kaç saniye sonra içeriye 30'lu yaşlarda bir kadın girdi. Üzerinde pijama ve uzun bir kazak vardı. Gecenin bu saatinde neden herkes uyanıktı?

"Efendim babo?" Dedi kadın. Bakışlarıyla uzun uzun bizi süzmeye başladı. "Bunlar kimdir?" Diye sordu ardından. Damla'ya ters bir bakış atıp Kazım ağaya döndü.

"Bunlar bizim bu gecelik misafirimizdir. Git misafir odasını topla orada kalacağlardır." Dedi otoriter bir sesle. Adamın konuşması gerçekten komikti.

"Tamam babo." Diyerek kadın koridora girdi. Kazım ağa bize dönüp "birşeyler yermisiniz çocuklar? Damla kığzım istersen sen git Ayşo sana giyecek birşeyler versin?" Dedi gülümseyerek.

Damla kabul edince Ayşo denen kadın gelip ters ters bakarak Damla'ya yol gösterdi. Onlar beraber bir odaya girince bende peşinden gitmek için hareketlenmiştim ki, Kazım ağa elini göğsüme koyarak beni tuttu.

"Sen nereyedir?" Dedi sert bir sesle. Bana imalı imalı bakınca şaşırdım. Gidip onunla giyineceğim yoktu! Sadece onu yanlız bırakmamak için yanına gidip arkamı dönecektim.

Sessiz kaldığımda Kazım ağa "gel odanız hazırdır. Göstereyüm." Dedi gülümsemeye devam ederek. Başımı sallayıp arkasından yürümeye başladım. Koridorun sonundaki odayı açtığında içeriye göz gezdirdim. Şaşkınlıktan neredeyse dilim tutulacaktı. İçerisi oldukça düzenli ve şıktı. Büyük gri bir yatak, beyaz mobilyalar, yatağın karşısındaki komodinin üzerindeki süsler.. itiraf etmeliyim ki, gerçekten bu kadar modern bir oda beklemiyordum. Demekki kitabı kapağına göre yargılamamak en iyisiydi.

Yatağın hemen yanında yer yatağı yapılmıştı.

"Damla kığzım yatakta yatacağdır, sende yerde yatacağsın." Dedi uyarırcasına. Başımı sallayıp onu onayladım. Rüyasında görürdü.

"Hadi size iyi geceler cocuğlar!" Dedi ve odadan çıktı. Yatağın üzerine oturup tekrar etrafa bakındım. Dışarıdan bir takım sesler duymamla tekrar ayağa kalktım. Kapıya doğru yürüyordum ki Damla kapıyı sertçe açıp, aynı sertlikle kapattı. Burnu kızarmıştı, dudağı büzülmüştü ve kaşları çatıktı. Kim sinirlendirmişti onu?

Üzerinde çiçekli bir pijama ve pembe bir kazak vardı. Sert adımlarla önümde durdu. Ellerini yumruk yaparak yerinde zıplamaya başladı. "aaa! Öldürürüm ben bunu!" Diyerek öfkeyle bağırdı.

Omuzlarından tutarak onu durdurdum. "Kim sinirlendirdi seni?" Dedim sert bir sesle. "O Ayşo denen kadın! Yaşına başına bakmıyor gelip sana sulanıyor! Yok ben öldüreceğim onu!" Dedi ve arkasını dönüp kapıya doğru yöneldi. Yüzümdeki gülümsemeyle kolundan tutarak onu durdurdum. Kendime doğru çektiğimde hızını alamayıp göğsüme çarptı.

DamerWhere stories live. Discover now