BÖLÜM 43

7 4 1
                                    

Herkese keyifli okumalar dilerimm. 😍

  Biz öylece dururken alacaklı gibi kapıya tıklayıp içeriye Doruk daldı. Demir'le irkilip aynı anda doğrulduk.

  "Ayy pardon ya ben yine bastım sizi." dedi Doruk sırıtarak.

  Demir sinirlenmiş görünüyordu. "Lan hayvan sen ne zaman öğreneceksin şu kapıları düzgün açmayı?!"

  "Hiçbir zaman kardeşim çünkü benim doğam bu."

  "Hay senin doğanın... Ne var niye geldin?"

  "Oğlum hastanede dedim ya akşam gelirim diye. Sende tamam dedin, ohooo Demir efendi aklınız nerelerde acaba?" Doruk bunu söylerken imayla beni işaret etti gözleriyle.

  Demir hızla arkamdaki yastığı alıp bana verdi. "Şunu şu hayvana fırlatır mısın güzelim malum benim vaziyet el vermiyor."

  Demir'in elindeki yastığı alıp "hay hay seve seve fırlatırım sevgilim." dedim ve ayağa kalkıp Doruk'un yanına gittim. Elimdeki yastığı Doruk'a vurmaya başladım. O da kendini korumaya çalışıyordu ama pek başarılı olduğunu söyleyemezdim. Demir kahkahalarla bizi izlerken Doruk kendini korumaya çalışarak "Dur yenge ne yapıyorsun ya." diyordu. Bende ona vurmayı bırakıp "Seni dövüyorum hatta az bile yapıyorum." dedim.

  "Tamam ya şaka yaptık sadece hem bak Demir'e en sevdiği yemeği getirirken seni de unutmadım, bi tanecik yengem dedim sana en sevdiğin tatlıyı getirdim."

  Doruk'un elindeki poşete bakarak "Ne getirdin?" dedim.

  "Sütlü nuriye."

  "Sütlü nuriye mi? Ayy bayılırım ya. Ben onu alayım sana zahmet olmasın. Hem bunları mutfağa götüreyim hem de yemek hazır mı diye bakayım. Bu arada teşekkür ederim eniş-ee şey pardon Doruk. Hadi siz sohbet edin yemek hazır olunca ben sizi çağırırım." dedim ve koşar adım aşağıya inip mutfağa gittim. Cemile teyze yemekleri hazırlıyordu. Elimdekileri tezgaha koyup"Yardım edilecek birşey var mı Cemile teyze?" dedim.

  "Yok kızım herşey hazır sadece sofrayı koyacağım."

  "Tamam ben yardım edeyim sana. Bu arada bunları Doruk getirmiş geldiğini gördün mü?"

  "Gördüm kızım gördüm görmez olur muyum hiç. Gelir gelmez elindeki poşetlerle Demir'in odasına uçtu. Deli çocuk."

  "Demir'le bayağı iyi anlaşıyorlar galiba."

  "Evet öyle iyi anlaşırlar. Neyse kızım sen şu tabakları götürür müsün içeriye?"

  "Tabi götüreyim hemen Cemile teyze."

                              ***

  Sofrayı kurarken Münevver de yardım etmişti. Aslında çok iyi bir kızdı, sadece tek isteği abisinin onu kabul etmesiydi. Bu da zamanla olur inşallah. Yemeklerimizi yedikten sonra Münevver'le birlikte Cemile teyzeye sofrayı kaldırmasında yardım ettik. Sonrasında ben Demir'in odasına gittim, Münevver ders çalışmak için gelmedi. Engin Bey de salonda televizyon izlerken Cemile teyzede mutfak işlerini hallediyordu.

  Demir'in odasına gittiğimde Doruk'la konuştuklarını gördüm. Doruk Demir'in sağ tarafındayken bende sol tarafa Doruk'un karşısına geçip oturdum. "Ne konuşuyorsunuz bakalım?" dediğimde Demir sırıtarak "Doruk'un büyük aşkını." dedi. Doruk uyarır bir tonla "Ya oğlum ne aşkı bi sussana!" dedi.

  Bende lafı uzatmayarak "Biliyorum Doruk boşuna direnme." dedim.

  Doruk Demir'e "Söyledin mi lan?" dediğinde Demir kendini savunarak "Ne söyleyeceğim oğlum Ada anlamış zaten. Bana sorunca da bende gizleme gereği duymadım." dedi. Konuyu dağıtmamaları için ben konuştum.

İNTİKAM ATEŞİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin