İNTİKAM ATEŞİ

BÖLÜM 21

Herkese merhaba arkadaşlar. Cumartesi bölüm atamamıştım. O günün özürü olarak kabul edin bunu. Keyifli okumalar. ❤️

  Ben aşka inanmayan bir kız çocuğuydum. Benim tek bir aşkım vardı. O da her kızın olduğu gibi 'baba aşkı'. Benimde tek bir aşkım vardı babam, tâ ki iki çift mavi göz ile karşılaşana kadar.

  Parkta biraz oyalandıktan sonra Demir beni alışverişe getirmişti. Daha doğrusu ben Demir'i alışverişe getirmiştim.

  "Hayatım bak bu çok güzel al bunu dene, sen bunu deneyene kadar bende başka takımlara bakayım."

  "Ada, güzelim yeter artık. Bak iki saattir burdayız onu giy, onu çıkar, yoruldum cidden."

  "Ne demek yoruldum Demir, kuzeninin düğünü bu şık olman lazım."

  "Ya ben takım elbiseyle rahat edemiyorum, eşofman giysem düğüne öyle gitsem olmaz mı?"

  Demir bunu söylerken çok masum olmuştu. Ama ben tabi ki bu durumu göz ardı ederek ona cevap verdim.

  "Olmaz, o takım elbise giyilecek."

  "A-" Demir'in sözünü keserek "hadi hadi, doğru kabine" dedim.

  Demir ne kadar oflasa da puslasa da kabine girdi.

  Aslında sahile inecektik. Yolda yürürken Demir kuzeninin düğünü olduğunu söyleyince ben kendimi durduramadım. Hemen buraya getirdim Demir'i. Buraya geldiğimizden beri 5 tane takım elbise denettirdim. Hiçbirini de beğenmedi.
Bana soracak olursanız ona hepside çok yakışmıştı.

  Demir kabindeyken gözüme bir elbise takıldı. Elbiseyi gidip incelemeye başladım. Elbise ince askılı, tam diz kapağı boyunda, beyaz ve mavi çiçekli bir elbiseydi. Elbiseyi incelerken belimde hissettiğim ellerle irkildim. Tam arkamı dönecektim ki Demir başını omzuma yaslayıp "napıyorsun hayatım?" dedi.

  "Hiiç öylesine bakınıyordum." diyerek cevapladım onu. "Bakayım bi' giyindin mi?" diyerek Demir'e doğru döndüm. Demir'e baktığımda gerçekten çok yakışıklı görünüyordu. Kendimi düğün alışverişine çıkmışız gibi hissettim.

  'yavaş be kızım yavaş ya' diyen iç sesimin haklılığıyla sustum. Demir ellerini beline koyarak "nasıl, beğendiniz mi, Ada hazretleri?" dedi küçük kızgınlıkla. Bende onun bu sözüne karşılık gülerek "valla ben çok beğendim beğendim de sana sormalı. Buraya geldiğimizden beri hiçbir takım elbiseyi beğenmedin. Bunu beğendiniz mi Demir hazretleri?" dedim.

  O da sıkılmış olmalı ki "çok beğendim çok, hadi artık alalım şunu da gidelim buradan?" dedi.

  "Aman be ne söylendin Demir. Yemedik seni alışveriş yaptırdık."

  "Ya biliyorsun işte sevmiyorum ben alışveriş yapmayı. Böyle yerler basıyor bana."

  Sırıtarak "iyi hadi üzerindekini çıkarda alıp gidelim bir an önce."

  Demir "tamam" diyerek kabine doğru yürüdü.

                              ***

  Demir kasada parayı ödeyince yanıma geldi. "Ada, güzelim sen şunu al burda beni bekle olur mu?"

  "Noldu, sen nereye gidiyorsun?"

  "Ya şimdi eli boş gidilmez. Kuzenime bir hediye alıp geleyim, hemen geleceğim."

  "İyi tamam hadi dışarıda bekliyorum ben seni."

  "Demir bi' 5-10 dakika sonra mağazadan çıkıp yanıma geldi. "Sana ağırlık olmasın sen ver onu bana" diyerek elimdeki poşeti aldı.