BÖLÜM 20

45 21 1
                                    

Selamss

  Ece'yi sallamaya devam ederken cebimden telefonumu çıkartıp Ege ve Didem'i çektim. Sonra bunu Demir'e attım. Demir anında mesajımı görmüştü.

  Demir'in attığı mesajı okurken bir yandan da Ece'yi sallıyordum.

  Mavi Gözlüm: vay vay vay! Bizim kaçaklara bak sen.

  Ben: yok ya kaçak değil onlar. Ben bu hâle getirdim onları. :)

  Mavi Gözlüm: hmm demek öyle. Benim sevgilime bak sen ya. Nelerde bilirmiş.

  Bu okuduğum mesajdan sonra beynim durmuş gibi telefona baktım. Bi' beş-on dakika sonra kendime gelip yazmaya başladım.

  Ben:  sevgilim?

  Mavi Gözlüm: sevgilim değil misin?
  Mavi Gözlüm: yani dün geceden sonra 'değiliz' dersen asarım kendimi.

  Demir'in attığı mesaja gülümseyerek daha fazla uzatmanın âlemi yok diye kendi kendime düşündüm. Gerçekten seviyordum ben bu çocuğu.

  Ben: tamam tamam, sakin ol sevgilim ;)

  Mavi Gözlüm: oh be! Hele şükür şu günleri gördüm ya artık ölsem de gam yemem valla.

  Ben: tamam be! Babaannem gibi konuşma.

  Mavi Gözlüm: tamam reis sustum.
  Mavi Gözlüm: konum at geliyorum.

  Ben: tamam atıyorum.

  Demir'e konum attıktan sonra Ece salıncaktan inmek istemişti. Onu salıncaktan indirip kaydırakların olduğu yere götürdüm. O kaydıraklarda kayıp eğlenirken bende salıncakların olduğu yere doğru gidip salıncağa bindim. Ağır ağır sallanırken İstanbul'a gelince hayatımın ne kadar değiştiğini düşünüyordum.

  Hayatımı sorguladığım sırada biri arkamdan beni sallamaya başlamıştı. Daha ne olduğunu anlamadan Demir'in sesini duydum.

  "Seni tek bırakmaya gönlüm razı gelmedi, bende atladım geldim sevgilim. Nasıl ama iyi yapmış mıyım?"

  Demir duysun diye hafif sesimi yükselterek "yaa, çok iyi yapmışsın sevgilim" dedim.

  Demir biraz beni salladıktan sonra salıncaktan indim. Ece'ye baktığımda kaydıraktan kayıyordu. Kaydıraktan kaydıktan sonra Demir ile beni fark etti. Ece bizi görür görmez "Demir abii!" diyerek Demir'e koştu.

  Demir'de yere çöküp kollarını iki yana açtı. Ece'ye sarılır sarılmaz onu kucağına aldı. Demir'e şöyle bir baktığımda kucağındaki Ece'yle çok tatlı görünüyordu.

  Ece tatlı sesiyle konuşmaya başladı. "Demir abi bak ben Ada ablayla tanıştım bugün. O beni salıncakta salladı sonra da kaydırağa bindirdi. Eğer abim olsaydı 'hadi gidelim artık Ece' derdi ama Ada ablam hiç sıkılmadı benden."

  Demir, Ece'nin önüne gelen bir tutam saçı arkaya atarak "öyle mii? Anlaşılan sen çok sevdin Ada ablanı ha?" dedi.

  "Evet, çok sevdim ben Ada ablamı. Sende onu seviyor musun Demi abi?"

  Ece'nin bunu demesiyle Demir'le göz göze geldik. Demir bana bakarak "tabi ki, bende onu çok seviyorum." dedi.

  Ben utancımdan gözlerimi Demir'den kaçırdım. O sırada Demir Ece'yi aşağı indirip elini tuttu. Diğer boşta kalan elini de tutmam için bana uzattı.

  Ne kadar utansam da buna alışmam gerektiği için Demir'in elini tuttum. Ege ve Didem'e doğru yürüyorduk. Onların yanına gittiğimizde ikisininde bakışları hemen birbirine kenetli olan ellerimize kaydı.

İNTİKAM ATEŞİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin