BÖLÜM 9

68 30 1
                                    

Keyifli okumalar... ❤️

Demir'den

  Aşk insana asla yapmam dediği şeyleri yaptırır. İnsan aşık olunca kendini bulutlarda gibi hisseder. Sevdiğinin yanında olması herşeye bedeldir. Ama benim sevdiğim yanımda değil.

  Ada'yı seviyorum ama bunu ona söylemiyorum daha doğrusu söyleyemiyorum. Ya da plotonik aşık olmaktan korkuyorum.

  Ben bu düşünceler arasında boğulurken Ege ve Doruk ellerinde cips ve bisküvi tabaklarıyla yanıma, salona geldiler. Ege'lerin evinde toplanmıştık. Bugün cumartesiydi okul olmadığı için rahattık. Doruk elindeki tabağı ve kola bardağını önümdeki sehpaya koyup yanıma oturdu, pardon hayvan gibi zıplayıp üstüme çıktı. Ani bir hareketle Doruk'u ittirip "napıyosun lan hayvan?!" dedim. Doruk'da masum olduğunu sanıp ama aksine itici bir yüz ifadesiyle "ya benim nerem hayvan ya? Aşk olsun Demir adam ben hayvan mıyım?" dedi kız gibi sesle.

  Ben de sert bir ses tonuyla "evet, hayvansın" dedim. Karşı koltukta oturan Ege sırıtarak "ya Doruk oğlum ne uğraşıyosun şu Demir adamla. Yazık depresyonda rahat bırak, adam rahat rahat depresyonunu yaşasın kıyıda köşede yav." deyince hiçbir şey demeyip sinirli sinirli arkama yaslandım.

  Yanımda duran şempaze ay aman Doruk "ne depresyonu lan?" diye Ege'ye sorunca bunlar başladı koyu muhabbete.

- Ya bak şimdi kanka, bizim bu Demir adam var ya gitmiş sırılsıklam aşık olmuş.

- Oha ne diyosun?! Sen ciddi misin? Bizim, Demir, adam, aşık, olmak.

  Doruk şu son söylediği cümleyi kelime kelime duraksayarak söylemişti. Hayır niye şaşırıyorlar bu kadar anlamadım ki. Doruk şebeği konuşmaya devam etti.

- Eee kanka, sonra?

- Sonrası işte kıza gidip söyleyemiyor. Kızın onu sevmediğinden aşkının plotonik olmasından korkuyor. Ha bi'de kızın babası bizim bu Demir'den kıllanıyor.

- Nasıl yani?

- Ya işte kıza 'Demir'le görüşmeni istemiyorum' falan diyormuş.

- Kanka bu kız kim?

- Ada.

  Ege'nin pişmiş kelle gibi 'Ada' demesiyle benim yaslanmak için arkama koyduğum yastığı Ege'nin suratına fırlattım ve büyük bi' sitemle konuştum. "Yeter lan artık! Aşk meşk yok! Ben kimim de aşık oluyorum lan! Mal mısınız oğlum siz?!"

  Ayağa kalkarak bu sefer daha çok bağırdım ve "oğlum bu dünyada annem bile beni terk ettiyse başka kim terk etmez lan beni! Ada tanımadığım daha dün gelen bi' kız! Ona aşık olsam ne yazar lan! Beni doğuran kadın, öz be öz annem terk etmiş Ada mı yanımda kalacak?! Bi' daha sakın ama sakın Ada ile ilgili tek kelime duymak istemiyorum anladınız mı beni?!" deyip montumu aldım ve sinirli bir şekilde kapıyı çarpıp evden çıktım.

  Gözlerim yaşlı bir şekilde merdivenlerden inip nereye gideceğimi bilemeden yollarda yürüyordum. Her zaman yaptığım gibi yokuşa gitmeye karar verdim.

  Yokuşa geldiğimde oturmuş karşıma öylece bakarak ağlıyordum.

  Neden ya neden? Neden bi' insan evladını bırakıp gider ki? Neden bu kahpe dünyanın zorluklarına tek başına atıp gider ki? Ya da ben küçükken yaramaz bir çocuk muydum? Annemi üzdüğüm için mi annem beni bırakmıştı?

  Ben bunları düşündükçe ağlıyordum. Anneme çok sinirliydim ama karşıma çıksa ona karşı koyamayıp sıkı sıkı sarılırdım. Buna adım gibi eminim.

İNTİKAM ATEŞİ Where stories live. Discover now