21 - aslan gölgeli kedi

712 84 107
                                    

Biz insanlar, özellikle lise yaşlarımızın ardından sıklıkla büyüdüğümüzü düşünmeye başlarız. Buna o kadar inanırız ki kendimizi bir yetişkinin yapabileceği her şeyi yapmaya zorlarız. Ama unuttuğumuz bir detay vardır; bırakın içi çocuk kalmış bireyleri, 'başarılı yetişkinler' bile bir yetişkinin yapabileceğini düşündüğümüz şeylerin hepsini yapamaz. Bu beynimizin bize oynadığı sayısız oyundan biridir. Şu ana kadar kimse karşınıza geçip genellemeler cinayettir dememiştir muhtemelen, bu yüzden ben diyorum: Genellemeler cinayettir. Farkında olarak ya da olmayarak, kendinize ve çevrenize ettiğiniz en ağır işkencelerden biridir. Kafaya çok takarsınız bir süre sonra herkesin her şeyi yapabildiğine fakat sizin hiçbir şey yapamadığınıza inanmaya başlarsınız.

Ben bir psikolog değilim, bu genelleme işlerinin sizi hangi ruhsal bozuklara kadar götüreceğini söyleyemem. Ama bunun bir nevi ruhunuzun şah damarına dayanmış bir bıçak olduğunu biliyorum. O bıçakla yaşamak zorunda değilsiniz; kitap kurdu olmanız bütün popüler kitapları okumak zorunda olduğunuz anlamına gelmez. Çalışkan olmanız her notunuzun mükemmel olmasını gerektirmez, hayranı olduğunuz kişinin her şarkısını beğenmek zorunda değilsiniz, özgüvenli olmanız sınıf içinde her zaman kekelemeden konuşabileceğinizi göstermez. Hayvanları sevmenize rağmen onlara dokunamıyor olabilirsiniz, bundan doğal ne var? Yeri geldiğinde bakışlar, sevgiyi ifade etmek için oldukça güçlü bir araçtır. Hiçbir konuda kusursuz olmak zorunda değilsiniz. Birinin bunu fark etmenize yardımcı olması ya da sadece hatırlatması gerekiyor olabilir belki, bilmiyorum. Benim kendime hatırlatmam gerekiyordu, eğer hatırlatmazsam farkında olmadan kendi canımı çok yakabiliyorum.

Geç keşfedip sık unuttuğum şeyler listesinin başını çekiyor bu konu. Zannediyorum ki ben bir şeyler başarmazsam var olamam, hayalet gibi geçer giderim bu evrenden. Sanıyorum ki insanlar beni Byun Baekhyun olduğum için sevemez, işlerine yaramam gerek. Dertlerini dinlemem, çözüm üretmem, onlarla eğlenmem gerek. Bir iz bırakmam gerek, birilerinin aklında yer etmem ya da bir ağaç kabuğuna adımı kazımam gerek. Budala gibi görünebilirim size ama bence artık beni tanıyorsunuz ve ne demek istediğimi çok iyi anladınız. Çünkü bazen bazılarınız tıpkı benim gibi hissediyor. Biliyorum ve bunu bilmek iyi geliyor. Yalnız değilim, siz de değilsiniz.

"İyi hissettiğine emin misin? Hissetmiyorsan hala yurda dönebilirsin." Kaşlarımı kaldırıp yanımda tereddütle bana bakan Jongin'i inceledim.

"Jongin, bu on beş dakikalık yolda aynı soruyu dokuzuncu soruşun. Ayrıca binanın önüne kadar geldik, neden buradan yurda döneyim alnımda enayi mi yazıyor benim?" Jongdaelerin eviyle yurt arası tam otuz dakikaydı, okulu tam ortamıza aldığımızda bizim yurt ve onların evi diğer iki uca yerleşiyordu. Okuldan çıkıp geldiğimiz için yol yarı yarıya kısaydı ve bunun beni ne kadar mutlu ettiğini tahmin dahi edemezsiniz. Bugünlerde müthiş derecede agresif olmaya eğilimliydim, bu da kimsenin canını sıkmamak için kendi canımı normalden de fazla sıkmama sebep oluyordu. Çok fazla konuşmamaya çalışıyordum, bütün yolu sessiz sedasız yürümem de bu yüzdendi. Jongin'se içimde yaşadıklarımdan bir haber olduğu için kafasında bin bir soru işaretiyle dolaşıyordu haliyle.

"Dokuz kere sordum ama sen bir kere bile iyiyim demedin." İyi olmadığım doğruydu ama yurtta oturmak da hiç yardımcı olmamıştı son birkaç gündür. Gitgide daha kötü hissediyordum, yurt odası dar geliyordu gözüme. Her geçen dakika daha da ufalıyordu sanki, içinde nefes alamaz hale gelmiştim en sonunda. Bunun dışında, bir de Chanyeol'ün yurt odasını boşaltıp boşaltmadığını bilmemem beni büyük bir bilinmezliğe sürüklüyordu. Anlamsız beklentiler içine giriyordum ve bu hallerime katlanamıyordum. Bu ilişkiyi ben kesip atmıştım, mantığım kalbimden çok daha üstün gelmişti. Bu beklentilere bir anlam yüklemenin bir anlamı yoktu, tereddüde düşmeden kafamı dağıtmalıydım. En azından Minseoklarda vakit geçirmek, problemlerimi gereğinden fazla düşünmemi engelleyebilirdi.

iyiyi anlamlandırma safhası // chanbaek Where stories live. Discover now