XVI- Morning Look

1.9K 243 617
                                    

Umarım hâlâ buradasınızdır 🥺

- -

İthaf: larrystylnsonforever

Sabahın erken vakitlerinden birinde, kuşlar henüz gökyüzünde tiz sesleriyle uçuşurken ve çoktan uyanmış olan halk dışarıda güne hazırlık yaparken, Harry uykusunu tamamen aldığını hissederek gözlerini araladı. Saniyeler sonunda uyku mahmurluğunu üzerinden attığında, aslında bir bedenin göğsüne uzandığını hissederek şaşkınca başını kaldırdı. Çoktan uyanmış olan ve kendisine tebessüm eden Kral Louis, Harry'nin başı altından geçirmiş olduğu kolunu bükerek parmaklarını dolgun ve parlak bukleler arasında gezdirdi.

"Günaydın, prens."

"Günaydın," diye gülümsedi. Kralın göğsünde uzandığına inanamıyor ve utanmaktan kendini alamıyordu. Oysa dün gece birlikte evlilik konulu sohbet bile etmişlerdi ama şimdi onun utanmasına neden olan asıl şey, bu kolların arasında uyumuş olmaktı.

"Rahat uyumuşsundur umarım."

"Çok rahattım," diye itiraf etti kolu üzerinde doğrularak. Böylece Louis'nin eli onun saçlarından indi ve hafif dikelmiş beline dokundu. İpek geceliğin altından bile belli oluyordu sırt çizgisinin kıvrımları. "Asıl sen nasıl uyudun? Baksana, kolunda uyuyakalmışım. Tüm gece uyuşmuş olmalı."

"Hiçbir şey olmadı," diye güvence verdi.

"Ne zaman uyandın ki?"

"Bilmiyorum, epey vakit oluyor."

Kaşlarını kaldırdı. "Ve sen kalkmadın?"

"Kolumdan kalkmanı isteseydim uyanmak zorunda kalacaktın. Uyandırmak istememiştim."

"Ama işinden geri kalmanı istemem," diye fısıldayıp, uysal bir kedi gibi tekrar eski konumuna girerek onun kolu altından göğsüne sokuldu. Böylece Louis'nin kolu da onu omzundan sararak kendine bastırdı, dolgun pembe dudaklar kendisi için gülümserken ve o yeşil gözler uzun kirpikleri arasından bakarken.

"Seni izlemek daha önemli bir işti."

Utandığı için dudaklarındaki gülücük büyürken, yanağında görünen gamzeyle Louis de gülümsedi. "Utanç verici... Kim bilir ne kadar tuhaf davrandım."

"Kusursuzdun, her zamanki gibi."

"Yalancı..."

"Sana ne zaman yalan söyledim?"

Harry, sırıtmasına engel olmak için alt dudağını ısırdı. Haklıydı. Kral Louis her koşulda doğruyu söyleyen biri olmuştu. Dolayısıyla kendine duyduğu özgüven artmış, iltifatı sayesinde mutlu olmuştu. "Teşekkür ederim."

"Her zaman," diyerek, baş parmağıyla onun omzunu okşadı. Bir insan uyurken en savunmasız ve bilinçsiz olduğu durumda olurdu. Ne yaptığını bilemezdi ama Harry bir şekilde bilinçli hareket eder gibi o kadar uysal ve sakindi ki, Louis onun mucizevi güzelliğini seyrederken hayran olduğunu hissetmişti. Eğer kirpikleri birbirine geçmemiş ve karmaşık olmasaydı, Harry uyanana kadarki zamanı o minik telleri sayarak geçirebilirdi. Oysa Harry, bunun utanç verici olduğunu düşünüyordu.

Harry bu sessizlikten sıkılarak işaret parmağının ucunu onun göğsünde gezdirdi. "Ee, bugün ne yapacağız?"

"Ne yapmak istersin?"

"Gün boyu kucağında uzanmak isterim!" Kolunu onun karnından sarıp iyice göğsüne gömüldü ve gözlerini yumdu. Louis'nin güldüğünü sarsılan göğsünden anlamıştı. Dayanamayıp kendi de kıkırdadı ama oradan hiç ayrılmadı. Kuş tüylerinin arasında uzanmak gibiydi onun kollarında olmak. Huzurlu ve rahat hissettiriyordu.

Constantinople | Larry ✔Where stories live. Discover now