24.Bölüm : 'Aşık mı oldun sen?'

3.5K 164 481
                                    

✔Türkçe Altyazılıdır!

Göğe seferber ettim içimde uçuşan kuşları.Bir sen kaldın.Bir sen kaldın,özgürlükten çok yüreğime tutsak oldun.Benliğime ilmik ilmik işlendi ismin.Silinir mi sandın?Silinir mi sandın gülzarımın iki yamalı kapısından?Ruhuma nakşedildi ruhun.Dönülmez bu yoldan.Dönülmez bu yoldan,yorgunum ben sana dünümden...Yorgunum.

...

Her şey karman çorman olmuş,allak bullak olan birçok zihin.Bende onlardan sadece biriyim.Maziye dönük yaşayan onca insan şimdi ansızın geleceğe dönmüştüler.Kan dökmekten başka şeyler olacaktı sanırım...

Kan ter içinde uyandım.Gördüğüm kabustan nefes nefese kalarak,gözkapaklarımı aralarken tek bir isim sayıklıyordum.Karan,diye ağzımdan dökülen kelimeye kendimce mana yükledim nerede olduğumun farkında değilken.Ağır bir hareketle kendime geldim.Bembeyaz tavan ve kokusunu asla teğet geçemeyeceğim hastane sinyali veren koku.Hiçbir şeyi idrak edemeden omuzlarım üzerinde başımı götürüp getirdim.Tek başımaydım.

Boğazımın kurumuş olması fakat kolumdaki sızı ve dahası burada ne işim olduğunu bilmediğimden aklımdaki suallere kala kaldım.Bedenimi hareket ettirecek kuvveti kendimde bulduğumda hafifçe doğruldum.Zihnim bulanık görüntüleri netleştirince silahların patladığı anı tekrar yaşayarak içimde biriktirdiğim büyük Karan korkusuyla fevri hareketlerde bulundum.Kolumdaki serumu umursamadan yataktan çıkacağım vakit odanın kapısı açılarak o görünmüştü.

"Karan..."dedim sesim oldukça düşük ve ağlamaklı bir tını içindeyken.

"Uyanmışsın.İyi misin?"

"İy-iyiyim.Bayıldım mı?"

"Evet."

Gözlerim zemine çevrildi.Yatakta ayaklarımı uzatacak şekilde oturdum.Sonra aklıma ansızın düşen bir bomba misali ayrıntıyla elim karnıma çıkmış dolan gözlerim uç sınıra yaklaşmıştı.Hızla başımı kaldırdım,bana doğru yaklaşmıştı.

"Bebek...Bebeğim?"

"İyi...Düşük tehlikesindeymişsin ama."dedi boğuk çıkan sesiyle gözlerini kaçırdı.

"Nasıl?"

"Ne nasıl?Sana defalarca söylüyorum.Stres yapma,kafana takma,içine atma.Daha neler neler.Endişe ediyorsun,ani tepkiler veriyorsun ve dikkat etmiyorsun!"

Azarlar payda işaret parmağını bana doğrultarak korku içinde konuşan bu adam karşısında utanç hissedip başımı eğdim.Tüm her şeyi bebeğimizden ibaretti,bunu da şu an ki korkusundan anlayabiliyordum açıkca.

"Ben senin için endişe..."diye ona bakmak adına başımı kaldırdığımda sol omuzunun dışa bakan kısmında beyaz gömlek üstünde gittikçe yayılan kırmızı sıvıyı gördüm.Ellerim ağzımı bulurken parmaklarımın izin verdiği kadarıyla titreyen dudaklarımı kıpırdattım. "Kanıyor...Karan kolun kanıyor!"

"Hevi!..Hevi sakinleş.İyiyim ben.Ufak bir sıyırık ve pansuman yapıldı tabi seni azarlarken kolumu hızla oynatmamla pansuman içindeki dikişi unuttum."

"Enfeksiyon kapacak.Pansuman yeniden yapılmalı."

"Tamam ben yaptırırım birazdan.Rengin'i yanına yollayacağım sonra hemşireye yaptıracağım."

"Yok olmaz.Zaman yok."

"Neye zaman yok?"

"Enfeksiyona.Ben yaparım."

"Saçmalama!Kolunda serumla birde.Amacın kendi kolunuda mı kanatmak?"

Usulca dizlerim üzerine oturduğumdan ardımda kalan seruma baktım.Haklıydı.Bunda biçare bulamadığım için dediğini onaylamak zorunda kaldım.Pansumanı yapma isteğim etinin ne kadar parçalandığını görme isteğimdi.Ne nasıl oldu bilmeden böyle sorgusuz durmamla kendimi anlayamadım.Sormam gerektiği yerde susuyordum.Korkudan susuyordum.Aklım konaktaki çatışmadaydı hâlâ.

GÜL İLE BÜLBÜL |Bir Doğu Masalı| -TAMAMLANDI-Where stories live. Discover now