19.Bölüm : 'Benim canım acımaz.'

3.3K 178 878
                                    

Bu soğukluk.Bu donmuşluk hangi zemheriye ait?Bu sıcaklık.Bu kavuruculuk hangi çöle ait?..Girbaplara kapatılmış ruh.Delik deşik edilmiş kalp kime ait?Dönen değirmen taşı kaç kurak toprağa su verebildi?Kaç cana can oldu..Peki yüreğimizdeki bu ıstırap hangimizin?Gidene miydi ahımız yoksa kalana mıydı acımız?Kimeydi bu vahımız?..

...

Anlık durulmuştu dünya içimde.İçimde bir can taşıyan bedenim donmuştu.Ne hüzünlü ne mutlu.Karmakarışık duygular arasında kalmışım.Ne ondan çıt çıkıyor ne benden.İkimizde sus pus olmuş kara kara karanlık içinde düşünceliyiz.Anne olmak...Nasıl bir şeydi?Anne olabilecek miydim,peki bu yaşımda onu muhafaza edebilecek miydim?Nasıl bakılırdı bir bebeğe?..Daha nice sorular aklımı istila etmişti.

Anlam veremiyordum belli ki buna.Elim karnımın üzerini bulup bulup duruyordu.Bazen çocuksu bir heyecana kapılır karın boşluğumun acısına tanık ederdim.Bazende yüreğimdeki sızıyla kalırdım.Anne sevgisini hiç tatmamış bir kadınken şimdi anne olacaktım.Bu kanayan tarafıma merhem olacaktı bariz bir şekilde.Bir bebeğe bakmak ise elimi kolumu şimdiden birbirine geçirmişti.

Bugün olanların gerginliği yetmemiş gibi benim bayılmam üzerini tamamlamış bu hamilelik olayı sürpriz gibi ortaya düşmüştü.Konağa geldiğimizde hala dağılmamış iki aşiret bizlere merakla bakarken verdiğimiz cevaplarla kimisi sevinçten ateşe hava açmış,kimisi burun kıvırtmakla yetinmeyip küstahça tebrik etmeye çalışmıştı.Ağabeylerime bakmaya çekiniyor,hele Karan'ın yüzüne hiç bakamıyordum -hoş onunda baktığı yoktu ya.Mirhan Ağanın gösterdiği mutluluk daha bir meydana yayılırken ziyafet verilmesini emretmesiyle konak canlanmıştı.

Bu sabah geçmiş tatsız olay unutulup,tatlıya bağlanırken ortalıktan yine ansızın kaybolan Berzê Hanımın adından dahi söz edilmemiş,güvenleri birbir sarsılan ağalar mahçup bakışlarını teker teker konaktan gidene kadar sürdürmüştü.Rengin'in telaş arası karışık mutluluğu hala olacağını duyduğundan beri üstünde olup ha bire benim elim kolum olmaya çalışıyordu.Bu sahte mi gerçek mi bilmem çoşkunun içinde biz ikimiz tek garipsiyor gibiydik.Korkuyorduk belki de.Canımı yakmak için bana dokunduğu o geceden bir tohum filizlenecekti.Belki de gün boyu benden köşe bucak kaçması kendisine göre bu aptallığındandı.Fakat zihinine aksedilmiş gerçekliğe dirayet edemediğini ikimizde vurulduğu gece çok güzel idrak etmiştik.Kendi canına kıymaya meyilli bu adam o gece kendisini durduramamışken olup bitmiş bir şeye ne denilirdi ki artık?

Tıklanan kapıyla kendime geldiğimde sol gözümden ağırca yanaklarıma süzülen yaşında yeni farkına varıyordum.Ben yatağın üzerinde öyle aval aval ayaklarıma bakarken o da sağ tarafımı karşısına alacak kadar kapı arkasındaki tekli koltuğa oturmuştu.Benden bir eksiği yoktu,bir gözyaşı dökmüyor ve derin derin düşündüğü belli oluyordu.

"Girebilirsin."dedim boğazımı temizleyerek.

Duyduğu sesle elinde içi dolu bir bardak sütle Rengin gelmişti.Gülümsemesi bir saniye olsun güzel çehresinden düşmüyor,şen sesi kulakları dolduruyordu.Pek bir neşeli olmuştu.Müessir halinden muamma bir başkaldırya geçmiş gibiydi.Çoğunlukla duygularını dış dünyaya yansıtmayıp odasına kapanan bu kız açılmıştı da.Karnımda daha hayata tam anlamıyla bağlanmayan doğacak bu bebek şimdiden can olmuştu.Garipsiyerek tebessüm ettim.

Elindekini bana doğru tutup odanın içine göz gezdirdi.

"Annem ballı süt gönderdi gelinine...Bu arada hanzolu paltolu ağabeyim nerede?"

Dudaklarıma değdirip birkaç yudum içtiğimde bu soruyla öksürerek avucumu ağzıma bastırmış ve onun hemen yerinden kalkıp bana yardım etmesiyle Rengin kaskatı kesilmişti.Karan bana kızarak biraz daha yavaş içmemi tembihlerken Rengin atan benzinin içinde tövbe bismillah,çekmeye girişip,başparmağını üst dişlerine koydu damağını yukarı ittirirken.

GÜL İLE BÜLBÜL |Bir Doğu Masalı| -TAMAMLANDI-Where stories live. Discover now