8- SABAH

53.6K 3.5K 1.5K
                                    

Sabahın erken saatlerinde benden önce uyanan bir şey daha vardı.

Tüm gece gördüğüm sıcak rüyaların etkisiyle ereksiyon olmuş bir vaziyette uyanmıştım.

Gözlerimi açtığımda pencereden sızan gün ışığı yüzümü buruşturmama sebep oldu. Perde açık uyumuştuk, tabi uzun süredir hiçbir şey yapmadığımız için perdeleri çekme gereği bile duymamıştım. Gerçi ikinci katta olduğumuz için pencereden bizi görecek hiç kimsede yoktu.

Derin bir nefes alıp yataktan destek alarak kalktım. Çarşaf tamamen benim üzerindeydi. Kafamı yana çevirip Filiz'e baktım, yüzü bana dönüktü ve güzel bir uykudaymış gibi görünüyordu. Aşırı derecede güzeldi.

Rüyaların etkisi ile sızlayan aletime uyarak ona biraz yaklaşıp ilk başta dudağına küçük bir öpücük kondurdum. Ardından geceliğinin açık yakasından elimi sokup sağ göğsünü avucumun içine aldım. Yumuşak ucuna parmağımı sürerken yetmeyeceğini anlayıp diğer elimide aşağıya yönelttim.

Diz kapağına gelen eteği yukarı sıyırdım. İç çamaşırından bile belli olan kadınlığına kısa bir bakış attım, uzun süredir emmiyordum. İhtiyaçla elimi iç çamaşırına sokup kendiliğinden şişkin olan kadınlığını okşadım. Deliğinin üzerinde gezinen parmağımı ufakça soktuğum sırada Filiz yerinden kıpırdandı.

Uykulu gözlerini açıp bana baktığında geri kapattı ve ardından kafasını diğer tarafa çevirip daha rahat bir uyuma pozisyonuna büründü. Ulan insan bir tepki verirdi be.

Sinirle bir parmağımı tamamen soktuğumda hafifçe inledi ama istemediği her halinden belli olduğu için mecburen daha fazla ileri gitmeden ellerimi çektim. İçine soktuğum parmağımı emerken sinirle yataktan kalktım.

Karımın içine girmeye hasret kalmıştım, bir insanın libidosu bu kadar mı düşük olurdu?

"Sigara içeceğim, sen de uyan kızmasınlar yine." dedim paketimi alıp kapıyı açarken.

"Tamaam." uykulu sesiyle mırıldandı, umursamadan kapıyı açıp çıktım.

Sigara paketini elimde tutarken hızla banyoya ilerledim, normalde evin içinde içmek yasaktı ama gizli saklı banyoda içebiliyordum. Şimdi hiç balkona ya da dışarıya çıkamazdım. Banyonun kapısını açacağım sırada arkamdan seslenen Ayla ile durdum. İso'nun hanımı.

"Abi, İsmail içeride duş alıyor." dedi aceleyle aşağı inerken, kahvaltı hazırlayacaktı sanırım.

"He," dedim yanımdan geçip giden kadına bakarken. "Sigara içip çıkacağım zaten."

O bir şey demedi, tabi ikimizin seviştiğini bilmedikleri için iki bacanağın aynı banyoda olması çok bir problem yaratmazdı. Daha doğrusu iki erkeğin.

İso'nun banyoda olduğunun bilincinde istekle kapıyı açıp içeri girdim, ardından ise ne olur ne olmaz diye kapıyı kilitledim. Duşakabinin ardından su sesleri geliyordu.

"Ben buradayım!" diye bağırdı İso, gelen kişi sanki seni fark etmeyecekti mal.

"Benim, korkma." dedim sırıtarak. Birkaç saniye ses çıkarmadı, afallamıştı muhtemelen.

"Apo" diye sordu şaşkın bir sesle.

"Evet." paketten bir sigara çıkarıp dudaklarımın arasına koydum ve ardından ucunu tutuşturdum.

"Lan asıl şimdi korkuyorum." dediğinde tam dumanı içime çekerken güldüğüm için öksürük tuttu.

Birkaç kere öksürdüm, ardından duşakabine yaklaşıp sürgülü camı açtım. Karşımda arkası bana dönük, çırılçıplak İso'yu gördüğümde keyifle sigarayı dudaklarımın arasına koydum. Yukarıdan gelen sular ilk siyah saçlarına daha sonra da bedenine değip yere düşüyordu.

Ben kapıyı açtığım an arkasını döndü, bir yerini kapatma gereği bile duymadan çatık kaşları ile bana baktı. Sikine gözlerim değdi,inik hali bile büyüktü piçin.

"Lan biri görecek, çık dışarı." biraz geriye çekildim.

"Merak etme, kimse yanlış anlamaz." dedim lavabonun önüne gelip, ardından elimi eşofmanımdan içeri sokup kalkmış olan aletimi çıkardım. Tam bir şey diyecekken gözleri aletime kaydı.

"Piç." dediğinde güldüm.

"Hadi arkanı dön, yıkanmaya devam et." sigara dumanı gözüme girdiği için sağ gözümü kıstım. Ardından boşta kalan elimle sigarayı parmaklarımın arasına aldım.

"Tövbe estağfurullah..." dedi ama arkasını döndü.

Önceden senin boylarında, kazık gibi herife bakıp kendini çekeceksin deselerdi inanmazdım.

Esmerimsi teninde su damlacıkları vardı, omzu genişti ve vücudu yapılı duruyordu. Kalçası vücuduna göre çok hafif daha beyazdı ve dolgundu.

Elime tükürük gözlerimi kalçasından ayırmadan aletime sürdüm ve kendimi çekmeye başladım. Elim ilk yavaş daha sonra da hızla hareket ederken diğer yandan yavaş yavaş sigaramı içiyordum.

"Eğilsene biraz." dedim tahrik olmuş sesimle.

"Siktir lan." dedi kafasına bir şampuan sürerken.

Ona aldırmadan kendimi çekmeye devam ettim, İso kendini durularken yavaştan geleceğimi hissedip sigarayı söndürdüm ve yanına gittim. Birden kalçasını ellediğimde irkildi ama bir şey demedi.

Tek elimle kalçasını aralayıp hafif tüylü kalça arasından deliğine bakarken daha da hızlandım. Dolgun kalçaya her dokunduğumda sallandığı için daha da tahrik oluyordum. Gelmeye yakın dayanamayıp ıslak kalçasına sert bir şaplak attım. Sudan dolayı bu ses çıkmıyordu.Birkaç kez şaplakladığımda kalçası hafifçe kızardı.

Geleceğimi anladığımda yaklaşıp kalçasına ve belinin üstüne yoğun beyaz sıvıyı boşalttım. Nefes nefese kalmıştım.

"Ulan daha yeni temizlenmiştim yav." dedi elini kalçasına atıp menimi yoklarken.

"Bir daha temizlen, nolacak." dedim elimin tersiyle kalçasına vurup. Ardından hâlâ akan suya avucumu tutup aletimin ucunu temizledim.

"Seni ben bir yerde yakalarım." diye tehdit ettiğinde güldüm.

"Yakala." dedim o menimi temizlerken. Aletimi geri baksırımdan içeri soktum.

"Ben kahvaltıya iniyorum." dedim arkamı dönüp elimi havluyla kurularken.

"Paketi burada bırak." dedi umursamaz bir sesle.

Hiçbir şey demeden paketi orada bırakıp kilidi açtım. Kapıdan çıkarken aşırı derecede rahatlamış hissediyordum.

Ama bu rahatlamanın ardından gelen pişmanlığa da engel olamıyordum.

BİRADER Where stories live. Discover now