"Ve işte senin kalacağın oda burası" diyerek kapının önünde duran görevliye doğru bakan Jimin sayesinde sarayın geri kalan odalarından daha az işlemelere sahip olan büyük kapı görevli alfa sayesinden iki yana doğru açılmıştı. Yoongi bir anda yüzüne çarpan boğuk hava ile birlikte yüzünü buruştururken birçok alfanın karışık feromon kokusu burnuna gelmeye devam edince kendinden beklemediği bir şekilde bir adım geriye çekilmişti. Asla böyle bir yerde kalacağını düşünmemişti, evet kendisine çok mükemmel bir odanın verilmeyecek olduğunu biliyordu fakat ağzına kadar alfa ve o sikik alfaların lanet feromonları ile dolu olan bir odada kalacağını da hiç hayal etmemişti doğrusu.
"Kendi ellerinle beni vahşi kurtlara atıyorsun haberin yok." Kendilerine bakmakta olan üniformalı alfalardan bakışlarını çekerek konuştuğunda Jimin hiçbir baş sallaması ile karşılık vermeden bizzat omegaya dönerken "Bu da bir nevi güç gösterisi" diyerek bakışlarını onun üzerinde gezdirmeye devam etmişti çünkü Yoongi alfanın verdiği kıyafetleri sahiden giymemiş ve onun aksine yine şu kısa şortları ile beraber bol bir tişört giymekte karar kılmıştı. Jimin'in gördüğüne göre yanına aldığı sadece iki şey vardı ve bunlardan biri kendisinin hediyesi olan hançer olurken diğeri de eski bir kağıt parçasına yapılmış renksiz çizimdi. Omeganın kısa şortunun herhangi bir cebi bulunmadığı için iki şey de şortunun bel kısmındaki sıkı lastiğin arasına sıkıştırılmıştı.
Jimin'in görmediği çizimde ise Yoongi'nin seneler öncesinde Baekhyun ile ilk tanıştıkları zamanlarda çizdiği bir karalamaydı. İki omeganın yan yana durduğu çizimi kendisi çizmiş hatta aynısından bir tane daha çizerek arkadaşına hediye etmişti ve o günden bu yana da bu eski kağıt parçasını saklamışlardı. Yoongi arkadaşının bedenini şu anda yanında hissedemese bile küçük el yapımı bir resimlerinin yanında olması onu mutlu ediyordu.
"Karşı koymanın güç gösterisi olduğunu sanmıyorum, zaten ben izin vermedikten sonra kimse bedenime dokunamaz çünkü." Kendinden emin bir şekilde odanın bir köşesinde bulunan boş yatağa doğru ilerlerken hemen yanında yürüyen Jimin'e sesini duyurarak konuştuğunda etrafta bulunan askerler neler olduğunu anlamak için sessizleştiklerinden dolayı yeni gelen omegayı gayet net bir şekilde duymuşlardı. "O zaman sana dokunmalarına izin verme" diyerek boş ve temiz olan yatağın önünde duran Jimin rastgele bir askere doğru baktığında alfa hemen oturduğu yerden kalkarak bir elini geriye götürürken diğer elini yumruk yaparak kalbinin hemen üzerine yerleştirmiş ve "Sizi dinliyorum efendim" diyerek komutanı ile göz temasından kaçınmıştı.
"Temiz çarşaflar ve uygun bir kıyafet getir." Asker duruşunu hiç bozmadan Yoongi'nin dinlemediği bir şeyler söylediğinde Jimin düz ifadesi ile alfaya dönmüş ve onun "O yatakta zaten kimse yatmıyordu efendim temiz çarşaflara ihtiyacımız olduğunu sanmıyorum" diyerek komutandan gelen emirlerin bir kısmına karşı geldiği için Jimin, "Fikrini önemsiyor olsaydık emir veren taraf ben olmazdım" dediğinde alfa yine duruşunu bozmamıştı. "Evet efendim" dedikten sonra komutanın istediklerini getirmek için yanlarından ayrılan alfaya karşı Yoongi kendini tutamayarak güldüğünde bulundukları ortamda bulunan Jimin hariç diğer her bir alfa onun daha ilk günden büyük bir azar yiyeceği hakkında endişelenirken korkuyla tüm ilgilerini bir köşede dikilen ikiliye vermişlerdi.
"Neden gülüyorsun?" Jimin bir kez bile kendilerine dikkat kesilen alfalara bakmadan konuştuğunda Yoongi gülümsemesini bozmadan ona bakmış ve "Benim kadar olmasa da sen de bu işlerde iyisin sanki Jimin, yanlış mıyım?" diyerek cevap vermeyeceklerini bilse dahi bakışlarını geri kalan alfalarda gezdirirken zihinlerinden geçen düşünceleri neredeyse biliyordu. Hepsi birazdan kıyamet kopacakmış gibi bir ifadeyle izliyordu çünkü tüm bu olanları.
"Burada Jimin değilim Yoongi, aynı senin bu sınırlara girdiğin an asker olacağını bilmen gerektiği gibi bunu da öğrenmelisin."
"İş mevkiye gelince kendini kaybedenlerdensin yani. Tamam, hiç sorun değil o zaman biz de senin istediğine göre oynarız komutanım" diyerek gülümserken az önce giden alfanın yaptığı gibi bir kolunu arkaya atarak belinde tutmuş ve sağ kolunu da kaldırdıktan sonra elini yumruk yaparak kalbinin üzerine doğru hafifçe vurarak bırakmıştı.
"Kafayı sıyırmış bu, kellesi hakkında hiç mi endişesi yok da komutanın karşısında böyle konuşuyor" diye bir ses geldiğinde onu onaylayan birkaç homurtunun da yayılması ile beraber Jimin bakışlarını etrafta gezdirerek fısıltılar ile konuşan ve konuşmaya hazırlanan herkesi susturmuştu. "Komutanım! Benim kellem hakkında bir endişem var mı sizce?" diyerek Jimin'in ve diğerlerinin bakışlarına tekrar üzerine çeken Yoongi bundan hoşlanıyordu. Olduğu ortamda herkesi şaşırtacak şeyler yaparak ilgiyi toplamayı ve hakkında konuşulan şeyleri dinlemeye bayılıyordu, bunlar tuhaf bir şekilde oldukça hoşuna gidiyordu.
"Olmadığını biliyorum. Fakat bana lazım olman ağzından çıkan her lafa tahammül edeceğimi göstermez." Bir komutan olduğu ve sağladığı otoriteyi devam ettirmesi gerektiği için bu tartışma uzayıp giderse ilerleyen dakikalarda karşısındaki omegaya istemediği şeyleri de yapmak zorunda kalabilirdi fakat gelin görün ki bu durum Yoongi'nin umurunda değilmiş gibi görünüyordu. "Tahammül etmeni kim istedi ki? Öyle bir şey istediğimi sanmıyorum." Yoongi bunun devamında eğer bir şey yapabileceksen buyur yap demeyi de göze almıştı fakat şu anlık kimseyi askerlerinin yanında daha fazla küçük düşürmek ve daha ilk günden bu kadar havalanmışken yere çakılmayı istemezdi.
"İstediklerinizi getirdim efendim" diyerek tam anlamı ile odada bulunanların imdadına koşan alfa sayesinde Jimin ona doğru dönmüş ve yatağı hazırlamasını söyledikten sonra Yoongi'ye küçük bir gülümseme ile bakmıştı. Daha çok onun tam olarak kişiliğini çözmeye çalışıyordu fakat karşısında bulunan omega o kadar farklıydı ki bir an bile olsa ne yapacağını asla kestiremiyordu.
Yoongi dağılmış topuzundan kaçan saç tutamları ile oynadığı sırada hemen karşısında duran alfaya bakarak gözlerini devirmiş ve "Çalışmalara ne zaman başlıyoruz?" diyerek aklına gelen ilk soruyu dile getirmişti.
"Şafak sökmeden önce diğer askerler ile alana geleceksin ama sen sağ tarafta diğerlerinden uzakta bekle, eğitmeninin ben olduğumu söylemiştim zaten."
"Ne ile başlıyoruz peki?"
"Zamanı gelince öğrenirsin" diyen Jimin çoğu zaman peşinde dolanarak herhangi bir önemli emri diğerlerine bildirmekte görevli olan alfa ile odadan çıkmadan önce hazır olan yatağa doğru bakmış ve hemen ardından da kendi çalışma odasının yolunu tutmuştu.
"Neden sadece sana eğitim veriyor?" Yoongi yeni yatağının üzerine oturduğu an etrafını saran alfalara bakarken gülerek omuz silktiği sırada "Çürükler ile uğraşmayı sevmediğinden bahsetmişti" dediğinde kendisi ile beraber güldüğü için kafasına sert bir tokat yiyen alfaya bakmıştı. "Peki tam olarak neden buradasın? Genelde omegalar askere alınmıyor ve birliğimizde hiç omega yok."
"Size bir sır vermemi ister misiniz?" diyerek fısıldadığında karşısında dik duran alfalar birbilerine bakarak başlarını salladığı için Yoongi işaret parmağını hareket ettirerek onlara yaklaşmalarını söylediğinde hepsi öne doğru eğilmiş ve omeganın kendilerine söyleyeceklerini dinleyebilmek için iyice yaklaşmışlardı. "Şöyle ki, sizin bu komutanınız tam bir" derken duraksadığı için bakışlar kendisine döndüğünde gülümsemiş ve sanki çok önemli bir sır verecekmiş gibi bu sefer Yoongi onlara yaklaşmış ve diğer hepsi onun konuşmasını beklerken omega hızla öne atılarak kollarını sarabildiği tüm alfaları kendine çekerken bacaklarını da geri kalan birkaç kişinin kafası ve gövdesi arasında bir yerlere sararken kendini büyük bir güç kullanarak ileriye itmişti.
Alfaların büyük bir kısmı üzerlerindeki Yoongi ile yeri boyladıklarında omega kollarını kendine çekerek düz bir pozisyon alarak altında kalan alfaların üzerinde oturmaya devam ederken az önceki sözlerini "..baş belası" diyerek bitirdiği sırada bulundukları odanın kapısı açıldığında perişan halde yerde uzanan alfalar o tarafa bakmak için hiçbir hareket dahi etmemişlerdi.
"Neler oluyor burada!"
İkinci komutanlarının sert sesini duydukları an hepsi aynı anda ayağa fırladığında Yoongi yuvarlanarak yere düşmüştü bu yüzden kaşlarını çatmışken selam veren diğer alfalara bakıyordu. "Burada neler olduğunu sordum." Az önce konuşan ses tekrar duyulduğunda Yoongi derin bir nefes vererek tanımadığı alfaya dönerken "Sana neler olduğunu hemen söyleyeyim" demiş ve bakışlarını başları yere eğilmiş bir şekilde hâlâ saygı duruşunda duran alfalarda gezdirdikten sonra "Kimse ayağa kalkmam için bana el uzatmıyor. İşte, tüm olan bu" demişti.
Kapıda dikilen komutan sinirlerinin yavaşça arttığını hissettiği sırada onun arkasından beklenmeyen bir şekilde odaya dalan Jimin önce her an yiyecek oldukları azarları dinlemeye hazırlanan askerlere baktıktan sonra yerde kaşları çatık bir şekilde oturan Yoongi'nin yanına yaklaşmıştı. Ayak sesleri yüzünden bakışlarını kaldırarak Jimin'e doğru bakan Yoongi ondan sonra geride kalan diğer komutana doğru baktığı sırada Jimin bugün ikinci defa elini omegaya uzatmıştı.
Yoongi kendine uzanan eli fazla bekletmeden kavrayarak ayağa kalkarken gülümseyerek diğer komutana doğru dönmüş ve "Sorunumuz çözüldü" diyerek başını sallamıştı. Sinirden kızarmış olan tanımadığı komutan "Sen de kimsin" diyerek sert ses tonu ile tam olarak Yoongi'ye yönelik konuştuğunda Jimin'in bakışları diğer komutana doğru dönmüştü.
"Kim olmamı istersiniz? Bir asker veya başka herhangi bir şey?" Jimin'in bakışlarının bu sefer de kendisine döndüğünü fark edince parmakları ile dudaklarına hayali bir fermuar çekiyormuş gibi yapmış ve sessiz kalarak geriye çekilmişti.
"Jimin tüm bunlar neyin nesi?" Normalde kendi aralarında olsa bile askerlerin önünde resmi bir hitap şekliyle konuşmamaları gerekse dahi ikinci komutan siniri yüzünden tüm bunları unutmuş gibiydi. Jimin ise ona elde etmek istediği cevabı vermek yerine sadace "Gizli bilgi" demek ile yetinmiş ve bakışlarını Yoongi'nin üzerinde dolaştırmıştı. "Başka bir olay daha istemiyorum, sakin kal ve beni bugün bir daha seni kurtarmak zorunda bırakma" dediğinde bir de omegadan herhangi bir onaylama beklediği sırada Yoongi isteksizce başını sallamış ve "Bu alfa çok gergin, bu gidişle birkaç seneye kalmaz ölür bu" diyerek ikinci komutanı işaret etmişti.
Jimin derin bir nefes alırken Yoongi'yi yakınına çekmiş ve odadan onun ile beraber ayrılmak için yürümeye başlarken "Birkaç saat yanımdan ayrılmasan iyi olur" diyerek diğerinin ardından gelip gelmediğini kontrol etmişti.
"Siz isteyin yeter ki komutamın, sizinle her yere gelirim ben."
Attack on titan izleyen var mı bilmiyorum ama bu bölümde o animeden minik bir detay var, eğer hâlâ izlememiş olanlar varsa da izlemelerini tavsiye ederim