ASGARTE (1-2) (Durdurulmuş Du...

By Oguz_Han51

196K 15.5K 2.7K

Kapak Yapımı:Atom_Yayinevi Hep ünlü olduğumu düşündüm,hep güçlüyüm sandım,ne kadar yanılmışım,ne kadar çabukt... More

ÖNSÖZ
GİRİŞ
Bölüm 1 - Abim Size Göstericek
Bölüm 2 - Doğum Günü
Bölüm 3 - Düello
Bölüm 4 - Gregor Adına
Bölüm 5 - Öfke
Bölüm 6 - Aralıksız Çalışma
Bölüm 7 - Alışveriş
Bölüm 8 - Sen!
Bölüm 9 - Yeni Arkadaş
Bölüm 10 - Yolculuk (1)
Bölüm 11 - Yolculuk (2)
Özel Bölüm - YARADILIŞ
Bölüm 12 - Tuhaf Adam
Bölüm 13 - Benliğe Dönüş
Bölüm 14 - Saldırı!
Bölüm 15 - Meditasyon (1)
Bölüm 16 - Meditasyon (2)
Bölüm 17 - Meditasyon (3)
Bölüm 18 - Quantrau'ya Dönüş (1)
Bölüm 19 - Quantrau'ya Dönüş (2)
Bölüm 20 - Quantrau'ya Dönüş (3)
Bölüm 21 - Trion ve Leon
Bölüm 22 - Uyanış
Bölüm 23 - Eskisi Gibi
Bölüm 24 - Takım Çalışması
Bölüm 25 - Eski Efsane
Bölüm 26 - Eski Efsane (2)
Bölüm 27 - Dronidas Anıtı
Bölüm 28 - Tron'un Hisleri
Bölüm 29 - Özgürlük
Bölüm 30 - Ayrılık
Bölüm 31 - Sözde Han
Bölüm 32 - Sözde Güç
Bölüm 33 - Baltacı Antholos
Bölüm 34 - Senin İçin Gelmedim!
Bölüm 35 - Bunun İçin Değer Mi? (Tam Bölüm)
Bölüm 36 - Güç Testi
Bölüm 37 - Güç Testi (2)
Bölüm 38 - Küçük Kardeş
Bölüm 39 - Dünyamıza Hoşgeldin!
Bölüm 40 - Yeşim Ejderhaları
Bölüm 41 - Yeni Arkadaşlar
Bölüm 42 - Yeni Arkadaşlar (2)
Bölüm 43 - Ders Zamanı
1. Kitap Finali - Aile Katliamı!
Asgarte 2. Kitap Bölüm 1 - İdam
Wattpad e olan inancım
Asgarte 2. Kitap Bölüm 2-Kovalamaca
Asgarte 2.Kitap Bölüm 3 - Kaçışa Devam!
Asgarte 2.Kitap Bölüm 4 - Burası Çok Tanıdık
Asgarte 2.Kitap Bölüm 5 - Uzun Zaman Oldu
Asgarte 2. Kitap Bölüm 6 - Ormandaki Lanetlenmiş! (1)
Asgarte 2.Kitap Bölüm 7 - Başımız Belada Olabilir!
Asgarte 2. Kitap Bölüm 8 - Tanrıların Yanından!
Asgarte 2.Kitap Bölüm 9 - Ölüm Sadece Ölümdür!
Asgarte 2. Kitap Bölüm 10 - Bir Daha Düşün!
Yeni Kurgum
Asgarte 2. Kitap Bölüm 11 - Hatırlamıyorum!
Asgarte 2. Kitap Bölüm 12 - Yolculuk Başlıyor
Asgarte 2.Kitap Bölüm 13 - Sınır Şehri Toriana
Asgarte 2. Kitap Bölüm 14 - Mazi (1)
Mutlaka Okuyun
Asgarte 2. Kitap Bölüm 15 - Mazi(2)
Asgarte 2. Kitap Bölüm 16..?
Ses Deneme 1...2...3...
Asgarte 2.Kitap Bölüm 18 - Bedeli Ödenmemiş Suçlar
Asgarte 2.Kitap Bölüm 19 - Sıradaki Durak
Asgarte 2.Kitap Bölüm 20 - Eski ve Yeni
Asgarte 2.Kitap Bölüm 21 - Güç Testi
Asgarte 2.Kitap Bölüm 22 - Güç Testi Başlıyor
Asgarte 2.Kitap Bölüm 23 - İki Gekies'in Savaşı
Bölüm Bölüm Bölüm
Asgarte 2.Kitap Bölüm 24 - Beni Küçümseme!
Asgarte 2.Kitap Bölüm 25 - Son Yenilgi
Asgarte 2.Kitap Bölüm 26 - Yol Ayrımı
3.Kitaba Yaklaşırken Prolog Tadında Bilgiler
Özel Bölüm 2 - Genç Dahiler
Asgarte 2.Kitap Bölüm 27 - Ateş Ruhu
Asgarte 2.Kitap Bölüm 28 - Konuşmak İsteyen Tanrı
Asgarte 2.Kitap Bölüm 29 - Tron'un Durumu
Asgarte 2.Kitap Bölüm 30 - Duygusal Çöküş
Asgarte 2.Kitap Bölüm 31 - 60 Saniye
Asgarte 2.Kitap Bölüm 32 - Kimsin Sen?
Asgarte 2.Kitap Bölüm 33 - İç Savaş!
Asgarte 2.Kitap Bölüm 34 - Ziyafetin Sürprizi
Asgarte 2.Kitap Bölüm 35 - Issız Karanlığın İçindeki Yalnız Beden
Asgarte 2.Kitap Bölüm 36 - Kargaşa
Asgarte 2.Kitap Bölüm 37 - İhanet
Ufak Bir Soru
Asgarte 2.Kitap Bölüm 38 - Bugün Efsaneleşeceğim!
Asgarte 2.Kitap Bölüm 39 - Bire Karşı Bin (1)
Asgarte 2.Kitap Bölüm 40 - Bire Karşı Bin (2)
Asgarte 2.Kitap Bölüm 41 - Bire Karşı Bin (3)
Asgarte 2.Kitap Bölüm 42 - Teke Tek
Yeni Platform Arayışı ve Wattpad
Son Durumlar ve Dönüş Tarihim
Asgarte 2.Kitap Bölüm 43 - Dostumun Dostu
Asgarte 2.Kitap Bölüm 44 - Sandığın Kişi Değilim
Asgarte 2.Kitap Bölüm 45 - Kuzey Karışıyor
Asgarte 2.Kitap Bölüm 46 - Sürgün Vasal ve Hain Kral
Asgarte 2.Kitap Özet ve Analiz

Asgarte 2.Kitap Bölüm 17 - Hilekâr

673 55 4
By Oguz_Han51

Asgarte 2.Kitap
Bölüm 17 - Hilekâr

Arenada yeni bir karşılaşmanın zili çalıyorken rakipler karşı karşıya geldi.14 yaşlarında gözüken bir çocuk ile seviyesi açıklanmamasına rağmen oldukça güçlü duran beyaz bir aslanın arasında geçecek bir dövüştü.

Tron bu sefer sadece bir kılıç kullanıyordu ve önceki seferde olduğu gibi zırhı yoktu.Diğer tarafta beyaz aslan herhangi bir zırh giymiyordu ancak pençeleri çelik ile kaplanmıştı.Büyük ihtimalle saldırılarını daha ölümcül yapması içindi ancak bu, hareket kabiliyetini azalttığı için iki ucu sivri bir kılıçtı.

Tron sağ elindeki kılıcını sola doğru çapraz bir şekilde tutuyordu.Gözleri aslanın ayaklarındaydı ve sakince bekliyordu.Aslan Tron'a nazaran daha hırslıydı ve içi içine sığmıyordu.Gözleri mavi mavi parlayan aslan atılmaya hazır bir pozisyon aldı ve dövüşün başlama sinyalini beklemeye başladı.

Tron hala beklemedeydi.Kafasında binlerce soru vardı,ancak en önemlisi şüphesiz karşısındaki kutsal yaratığın ne kadar güçlü olduğuydu.Karşılaştıkları Lanetli Yaratık kadar güçlüyse başına büyük bir bela almıştı.Eğer karşılaştıkları yaratıktan çok daha güçlü ise zaten bu dövüşün sonucu belliydi.Tron şüphesiz yenilecekti.

Aslan heyecandan,Tron ise tedirginlikten dolayı titriyordu.Sonunda tepelerinde patlayan fişek ile dövüşün başlama sinyali verilmiş ve titremeleri geçmişti.İlk hamle beklendiği gibi Tron'un rakibinden geldi.Hızla Tron'a doğru koşan aslan düz bir şekilde Tron'un üzerine atıldı ancak bu hareketi Tron'un yana çekilmesi ise boşa gitmiş oldu.

Tron saldırıdan kurtulduğuna sevinemeden aslan keskin bir dönüşle sağ pençesini Tron'a salladı.Kılıcıyla bu saldırıyı kılpayı ile durdurmayı başarmıştı ancak bu aslan çok hızlıydı.Hızlı bir şekilde geriye çekilen aslan yeniden Tron'a doğru hücuma geçti ancak Tron artık  saldırıları savuşturmak yerine doğrudan savunmaya karar verdi.Bunun iki nedeni vardı.Öncelikle aslanın hızı yüzünden savuşturmasından sonra toparlanması onun yeniden saldırmasından daha uzun sürüyordu.İkincisi ise savuştururken saldırmasına olanak tanıyacak bir zaman bulamıyordu.

Tron'un bu cüretkar tavrı kendisine çok güvendiğini gösteriyordu bu yüzden aslan küstahça bulduğu bu davranışı ağır bir şekilde cezalandırmaya karar verdi.Aslan koşarken etrafını sarı bir aura sarmaya başladı.Bu onun bir teknik kullanmaya başlayacağını gösteriyordu.Tron kendisini gelecek olan saldırıya hazırlarken Aslanın vücudu tamamen sarı aura ile kaplandı.

Bu bir güç artışı mıydı yoksa özel bir saldırı tekniği miydi diye ikilimde kalan Tron saldırısını beklerken aklına gelmeyen bir şey oldu.Aslan gözden kayboldu ve bir anda Tron'un arkasında belirdi.Tron aniden arkasında hissettiği ürperti nedeniyle kendini yere attı.

Aslanın pençeleri Tron'un kafasını kılpayı teğet geçerken arenadakilerin ağzı açık kalmıştı.Tron sol eliyle yere düşmekten kendini kurtarıp sağ elindeki kılıcı aslana doğru savurdu mükemmel bir karşı saldırıydı ancak Aslan kılıcı ağzında parçalayınca Tron silahsız kalmış oldu.

Tron ileri atılarak aslanın saldırı mesafesinden kurtuldu ancak bu mesafe hemen kapanabilirdi.Üstelik silahını kaybettiği için aşırı avantajsız bir durumla karşı karşıyaydı.Aslan artık bir şey yapamayacağını düşündüğü Tron'un pes etmesini bekledi ancak Tron'un ona cevabı hiç beklemediği bir şekilde oldu.

"Ateş Oku!"

Tron'un büyüsü önünde patlayınca istemeden birkaç metre geri çekildi.Bu çocuğun büyüde de iyi olduğu belli oluyordu.Yine de bu kadarla onu yenemezdi.Tron ile savaşmak için aralarındaki dumanın dağılmasını beklerken seyircilerden çığlıklar yükselmeye başladı.Aslan bu yükselen çığlıkların nedenini duman geçince anca öğrenmişti.

Tron'un dövüş başlamadan  önce bıraktığı bıçak elinde alevler içinde duruyordu.Tron elindeki bıçağın ucunu yere gelecek şekilde tutarken sol eliylede de demin kullandığı büyüden oluşturmuştu.

Tron sol elindeki alev topunu aslana fırlatıktan sonra ona doğru koşmaya başladı.Aslan kendisine gelen alev topunu kükremesiyle dağıttıktan sonra o da Tron'a doğru koşmaya başladı.İkisinin arasında neredeyse dört metre kalmıştı ki Tron bir anda hızlanarak aslanın göğsüne bıçağını sapladı ve aynı hızla oradan uzaklaştı.

Hem seyirciler hem de aslan şaşkına dönmüştü.Birden bu kadar hızlanmasına sebep olan şeyin ne olduğunu merak ediyorlardı.Hala göstermediği hareketleri olacağını tahmin ediyorlardı ama bu kadar hızlanması normal değildi.Aslan etrafını saran mavi aurası ile hızla iyileşmeye başladı.

Bıçak yere düştüğü zaman aslan tamamıyla iyileşmişti.Tron boşa giden bir başka saldırının daha ardından dişlerini sıktı.Rakibi hem hızlıydı hem de kendini iyileştirebiliyordu.Tron kesin bir darbe vurmadıkça bu dövüşü kazanamayacağını anlamıştı ancak böyle bir darbe vurabilmesi için bu dövüşü olabildiğince uzatması gerekiyordu.

Karşı saldırılarla geçen onlarca dakikaya rağmen iki tarafta birbirine ciddi bir darbe vuramamıştı ancak baskı altında olan taraf bariz bir şekilde belliydi.Tron nefes nefese kalmıştı ve hareketleri öncesine göre iyice yavaşlamıştı.Buna nazaran rakibi herhangi bir yorgunluk belirtisi göstermiyordu.

Arka arkaya gönderdiği alev topları bile aslan için artık rüzgarda savrulan bir yapraktan farksızdı.Bu savaş son bulucaksa şimdi tam sırasıydı.Tron kendisine doğru hareketlenen aslanı iyice izlemeye başladı.Hareketlerinde bir boşluk,bir fırsat arıyordu.Ancak karşısında bir profesyonel vardı.Herhangi bir açıklık bulması olası değildi bu yüzden bütün gücüyle saldırması gerektiğinin farkındaydı.

Tron bu saldırıdan kurtulduktan sonra saldırıya geçen taraf olacaktı.Aslan iyice yaklaştığında ardı ardına 8 pençe darbesi savurdu.Her bir pençe darbesiyle saldırıları daha da hızlanıyordu.İlk dört darbesi boşa gittikten sonra beşinci darbesi hafif bir sıyrık attı ve sonraki üç saldırısı tam anlamıyla Tron'u ezip geçti.Altıncı darbe sağ omzunu, yedinci darbe sol böbreğine ve sekizinci darbe sağ dizine isabet etmişti.Uzuvlarına doğru gelen iki saldırı kemiklerini paramparça ederken,böbreğine gelen saldırı iç organına büyük zarar vermişti.

Tron aldığı darbelerin ardından sol ayağıyla kendini geriye doğru fırlatmayı başarmıştı.Ancak hemen o anda sağ dizinin üzerine düştü ve hissettiği mükemmel acı nedeniyle bağırdı.Sağ bacağını herhangi bir şekilde oynatamıyordu aynı durum sağ kolu içinde geçerliydi.Gelen darbeler yüzünden ikisinin kontrolünü de kaybetmişti.

Aslan olduğu yerde durarak Tron'a öylece baktı.Yaşadığı şoku atlatmasını ve pes etmesini bekliyordu.Tron da bunu yapmak üzereydi çünkü bu durumda savaşması imkansızdı ancak o anda aslanın sahibi kahkahalar atmaya başlayınca Tron bundan vazgeçti.Burada savaştığı kişi aslan değildi bu aslanın sahibiydi.

Aslan sahibine doğru öfkeli bir bakış atınca kahkahalar sustu.Bu dövüşe devam etme niyeti olmayan Tron yine de devam etmeye karar verdi.Bunun tek sorumlusu ise biraz önce kısa bir süreliğine de olsa duyduğu küstahça kahkaha olmuştu.

Tron sol ayağında topladığı var gücü ile zar zor doğrulmayı başardı.Sağ dizi hafif bükülmüş olsa da sağ bacağını da hafiften ayağa kaldırmış oldu.Sağ omzunu sol eliyle sıkıca sıkarken sağ eliyle de sol karın boşluğunu tutuyordu.

Emilia telaşlı bir ifade ile arenaya atlamak için yeltendi ancak demin atılan küstahça kahkahanın sahibi tarafından engellendi.Emilia öfkeyle ona bakarken adam kulağına eğilerek bir şeyler fısıldadı.Emilia'nın yüzü öfkeden kıpkırmızı olmuştu.Adamsa keyifli bir şekilde gülerek Emilia'yı bıraktı ve yeniden Tron'a odaklandı.

Yaraları oldukça ağırdı.Silahı yoktu,zaten olsa da tutamayacaktı.Rakibi hala dövüşe ilk başladıkları zaman olduğu gibi görünüyordu.Tüm bunlar birleşince kaybedecek olan taraf kesinlikle Tron gibi gözüküyordu ancak arena da büyük bir şeyler olmak üzereydi.Bunu bilen veya hissedense Tron ve rakibi olan Aslandan başka kimse değildi.

"Ağır yaralandığın için çekilmeyi düşünmelisin!"

Aslan soğukkanlı bir şekilde Tron'a öğütte bulundu ancak pozitif bir cevap alamayacağı belli oluyordu.

"Söylememe gerek bile yok ama pes edemem!"

Tron bunu dedikten sonra vücudu sarı bir aura saçtı ve Tron bütün acılarının dindiğini hissetti.Esasında yaralar hala oradaydı ancak onları hissetmiyordu.Üstelik dövüşe başladığı zamankinden daha güçlü hissediyordu.

"Hoooo!Daha her şeyini göstermedin demek!"

Tron gülümseyerek Aslan'a baktı.

"Bunu daha önce kendime bile göstermedim."

Bu Tron'un yeni içgüdüsü Aberd oluyordu.Savaş boyunca öldürdüğün rakipler,aldığın yaralar ve kazanma hırsın ne kadar fazla ise devreye girdiğinde kullanıcısına o kadar fazla güç veriyordu.Üstelik acıya dayanıklılık sağlıyor ve olağanüstü bir farkındalık sunuyordu.

Tron'un aurası hala kaybolmamıştı ve etrafında parlamaya devam ediyordu.Bu da demek oluyordu ki bu geçici bir durum değildi yani gücü savaşta olduğu süre boyunca artmaya devam edecekti.Aslan hayretler içerisinde kaldı ancak bir gariplik vardı.Bu durumdan mutlu gözüküyordu.

Sonunda bu durgunluğu bozan Aslan olmuştu.Tron'a doğru saldırıya geçerek bu yeni gücünü test etmek istiyordu.Arka arkaya pençelerini savuruyordu ancak Tron sanki önceden saldırıların geleceği yerleri biliyormuş gibi bütün saldırılarından sıyrılıyordu.

Sonunda bir açıklık bulunca elini çenesinin altına götürerek yakın mesafeden alev topunu kullandı.Aslan geriye doğru savrulurken Tron biraz sürüklenmişti o kadar.Aslan afallayarak Tron'a baktı.Daha önce kullandığı büyüydü bu ve bunu yaparken sözleri söylememişti.

"Demek sözlere ihtiyaç duymadan büyü kullanabiliyorsun.Daha önce aniden hızlanıp bana saldırabilmeni açıklıyor bu.Bir hız tekniği kullanmıştın değil mi?"

"Daha önce farkedersin sanmıştım ama görüyorum ki seni gözümde fazla büyütmüşüm."

Tron soğukkanlı bir şekilde cevap verdi.Gerçekten de daha önceden anlamasını bekliyordu ancak bunu yeni anlamış olması onu, bu sözleri söylemeye sevketmişti.

"Yani bu demek oluyor ki şu an bütün saldırılarımdan sıyrılmanı sağlayan da bir teknik,yanılıyor muyum?"

Tron başıyla onayladı.Bu aslan geç fark etse bile çabuk öğreniyordu.

"O halde bu dövüşü uzatmanın bir anlamı yok."

Aslan bunu dedikten sonra hakeme döndü ve orada ki herkesi şaşırtan şu kelimeleri söyledi.

"Pes ediyorum!"

En başta sahibi ve sonrasında Emilia olmak üzere arenadaki herkes şaşkına dönmüştü.Dövüş bittiği için Tron içgüdüsünü kapattı ancak bunu yapmasıyla yere yığılması bir oldu.Yaralı olmasına rağmen yaptığı hareketler onu mahvetmişti.

Aslan yavaş adımlarla Tron'un yanına geldi.Kulağına eğilerek şunları söyledi.

"Bir sonraki durağınıza gitmek için hazırlanın.Buradaki işiniz bitti."

Bunları dedikten sonra geri dönerek arena kapısına yöneldi.Ancak Tron'un sözleri onu durdurdu.

"Buradan ne kazanmış olduk?"

Aslan arkasına bakarak cevapladı.

"Gücünün farkında olmak ve gücüne inanmak farklı şeylerdir Tron.Burada tam tersi bir ders vermem gerekiyordu ancak ders alan ben oldum.Sen gücünün farkında olduğun için dövüşü o kadar uzattın ve beni çaresiz bıraktın.Öte yandan ben gücüme inanarak karşına çıktım ve sonuçta beklemediğim şeyler gerçekleştiği için çaresiz kaldım."

Aslan yanına daha fazla yaklaşarak şunları ekledi.

"Eğer dövüşe devam etmiş olsaydım hangi çeşit büyüleri ne zaman kullanacağını ve nerede ne yapacağını tam olarak bilemezdim.Öte yandan sahip olduğun farkındalık yüzünden bütün saldırılarımdan da kurtulabilecektin.Düşününce kim böyle bir dövüş ister ki."

Tron tatmin olmuş bir şekilde Aslan'a baktı.Gerçekten de bu Tron için oldukça değerli bir dersti.Ayrıca böyle bir yerde gücünü test etmek ona harika hissettirmişti.

"Bu arada şu kızı yanındaki serseriden çekip alsan iyi olur."

Tron kafasını çevirince Emilia ile Aslanın sahibinin tartışmasını gördü.

"O senin sahibin değil miydi?"

Aslan kahkahalarla karşıladı.

"Sana bu dersi vermek için onun kutsal yaratığı gibi davranmak zorunda kalmış olduğumu anlarsın diye düşünmüştüm evlat."

Tron gülümseyerek ayağa kalktı.Yaraları umrunda değildi, sadece şuradaki serseriye gününü göstermek istiyordu.

Tron birkaç adım atmıştı ki arenanın içerisine muhafızlar doluşmaya başladı.Anlaşılan o ki Tron'u tanışmışlardı.

---------------------------------------------------------

Ses Deneme 1 2 ve 3.

Selamlarımı sunuyorum ve yeni bir sayfa açıyorum.

Bu sefer ki dönüşüm istiyorum ki temelli olsun.Beklettiğim için kusura bakmayın.

Hazırsanız come back atıyorum.

*****
1584
*****

Continue Reading

You'll Also Like

11.6K 549 21
Kaderin bana oynadığı o cilveli oyundu karnımdaki bağ. İki krallığın acımasız savaşının ortasında kalmış hamile bir kadın mı? Ondan hamileydim...
191K 8K 15
"MARDİN'DE AŞK" Birbirlerine olan aşklarını ifade etmek için konuşmaya gerek yok . Belki de sessizlik, kalplerinin birbirine daha da yakınlaşmasına...
1.1M 69K 85
Hiç bilmediğiniz bir yerde, tanımadığınız varlıkların arasında bir şeytana bağlı olduğunuzu öğrenseniz, ne yapardınız? Üstelik tüm varlıkların soyu s...
3.8M 310K 85
Ölüm uşaklarını peşime salmıştı. Soluğum korkunun soluğuna karışmıştı. Koşuyordum. Sivri dalların berelediği bacaklarım hiç durmadan hareket ediyor...