Bölüm 20 - Quantrau'ya Dönüş (3)

2.8K 258 11
                                    

Dinlemek isteyen dinlesin neden bilmiyorum ama ekleyesim geldi bölümle alakası yok.

Bölüm 20 - Quantrau'ya Dönüş (3)

Tron,Leon ve Mischa atla ilerlemekte olduklarından bir gün sonra Quantrau'ya gelmiş olacaklardı.Leon yol boyunca etrafına bakıyordu bu durum Mischa için pek önemli olmasa bile Tron neler olduğunu merak ediyordu.Bu yüzden Leon nereye bakarsa Tron oraya gidip kontrol ediyordu fakat ya bir büyülü yaratık çıkıyordu yada sadece rüzgar'ın salladığı çalılıklar oluyordu.Tron yaşlı bilge'nin sözlerinin hatırlayınca olduğu yerde durup sırıtmaya başladı çünkü buralarda haydutlar yada eşkıyalar yoktu tamamen olmasa bile kısmen güvenli bir yoldu.Leon ileride bir göl görünce hızlı bir şekilde oraya ilerlemeye başladılar atlar gerçekten yorulmuştu haliyle suyu görünce onlarda mutluluktan daha hızlı koşmaya başlamışlardı.

Leon göle varınca attan inip etrafına bir göz gezdirdi güvenli olduğunu anladığındaysa elini Mischa'ya uzattı."Hadi gel bakalım burada biraz dinlememiz lazım."Mischa elini Leon'a uzatıp aşağıya doğru atladı dengesini kaybetse bile Leon sayesinde yere düşmemişti."Dikkat et!"Leon bir ordu kumandanı edasıyla bağırmıştı her ne kadar bir refleks olsa bile Mischa biraz ürkmüştü.Mischa'nın korktuğunu gören Leon birkaç öksürük atarak boğazını temizledi ve konuşmaya başladı."Özür dilerim ama biraz dikkat etmelisin."Leon toparlayabildiği kadarını toparladığını düşünüyordu ama Mischa kin besleyemediği için onu "özür dilerim" kelimesini duyduğu gibi affetmişti.

Mischa susamış olmanın verdiği hisle gölden su içmek için göl'ün kenarına gitmişti.Leon ise atların yularından tutmuş göle su içmeye götürüyordu."Su nasıl Mischa tatlı mı?"Mischa avuçlarının içine doldurduğu suyu içerken gelen soruya karşılık başını çevirdi be onaylar biçimde salladı.Birkaç avuç daha su içtikten sonra çekilde ve atların su içmesini izlemeye başladı."İstersen yıkanabilirsin Mischa etrafta kimse yok."Mischa banyo lafını duyunca biraz sevinmişti etrafta kimse olmadığından ve güvendiği birisi yanında olduğundan kabul etmesi gerektiğini düşündü."Peki o zaman ben yıkanırken sende ateş yakar mısın?"Leon birşey demeden yakınlarda bulunan bur ağaca atları bağladı.Mischa ise üstünü çıkarmış göl'ün serin sularına kendini bırakmıştı.

"Bam çatırt kıırtt"Mischa sesin geldiği yöne baktığında 5 metrelik bur ağacın yere düştüğünü gördü hemen ardından bir kırılma sesi daha geldi ve bir tane böylelikle yedi kere gelen kırılma seslerinden sonra ağaç sekiz parçaya ayrılmıştı bunu yapan kişi ise Leon'un ta kendisiydi.Leon ağacı kırdıktan sonra yapraklı kısmı hiç almadan diğer beş parçayı aldı ve ateş yakmak için dizmeye başladı.dizme işlemini bitirdikten sonra arka cebinden kızıl renkli bir kese çıkardı.Kesenin ağzını açıp içinden kızıl renkli bir kum gibi görünen maddenin birazını avucuna döktükten sonra keseyi yerine koydu.Mischa bir yandan yıkanıyor bir yandan ise Leon'un yaptıklarını izliyordu.Mischa onun güçlü olduğunu biliyordu ama bu kadar güçlü olmasını beklemiyordu.

Leon elindeki tozu odunların üzerine serpti ve biraz önce normal bir şekilde duran odunlar şu anda alev alıp yanmaya başladılar.Mischa hayran olmuş bir şekilde ona bakarken Leon iki tane ağaç parçasını ateşin kenarlarına koydu bunlar oturmak içindi.Mischa ondan çok etkilenmişti ama Tron bunlardan hiç etkilenmemiş gibi bakıyordu.Ondan güçlülerini gördüğü için mi etkilenmemişti yoksa gerçekten yaptıkları onu etkilemediği için mi bunu kendisi bile bilmiyordu.Mischa gölden çıktığı gibi kıyafetlerini alıp ateşin yanına gitti.Leon ise onun çıkacağını anladığı gibi arkasını döndü."Giysilerini giydikten sonra haber ver."Leon ileriye doğru boşboş bakarken Tron'da onun gibi arkasını dönmüş başka yere bakıyordu.

Mischa biraz ısındıktan ve kuruduktan sonra giysilerini giymeye başladı.Bu süre Leon ve Tron için gerçekten işkence gibiydi ikiside birşey yapmadan onu bekliyordu."Bitti."Mischa'nın sözlerinin ardından Leon ona doğru döndü."Hadi bakalım yola çıkıyoruz gece burda kalmak istemiyorum.Mischa dinlenmeyi düşünürken Leon ona yola çıkacaklarını söylemişti."Peki o zaman ben hazırım."Mischa üzüldüğünü belli etmeyen bir ses tonuyla konuştuktan sonra Leon ile beraber atlar'ın yanına yürüdüler."Yardım eder misin?"Leon kafasını çevirdi Mischa'ya baktıktan sonra belinden tuttuğu gibi at'ın üzerine çıkarttı."Teşekkürler Leon."Leon önemli değil anlamında başını salladıktan sonra atlar'ın iplerini çözdü ve kendiside atına atladı.

Mischa ile gece boyunca yol alan Leon şafağın ilk ışıkları ile beraber Quantrau'ya varmış oldu.Tron Quantrau'yu gördüğünde içini tuhaf bir his kaplamıştı şu an 2 aydır görmediği kasabasını görüyordu.Leon ise uzun zamandır aradığı şehri bulmuş gibiydi.Mischa ise çok yorgundu eğer hareket etmeseydi at'ın üzerinde uyuyabilirdi.Leon Quantrau'yu görmesiyle beraber adın karnına ayakları hafif bir tekme attı."Deh!"Leon'un atı hızlanarak ilerlerken Mischa birşey anlamamış bir şekilde Leon'a bakarken atını ileri doğru sürmeye başladı.Tron ise onları bir anlığına unutmuş kasabası ile ruhani bir bağ kuruyordu.Bir süre daha olduğu yerde kaldıktan sonra kendine geldi.Gözleri ile etrafa kısa bir bakış attıktan sonra Mischa'yı görünce onu takip etmeye başladı.

Leon ve Mischa kasabanın sonuna kadar geldikten sonra biraz ilerideki şato'ya doğru ilerlemeye başladılar ama bu şato Trion'un ve dolayısıyla Tron'un yaşadığı şatoydu."Burada ne işleri var ki daha önce Leon'u gördüğümü sanmıyorum."Tron buraya neden geldiklerini düşünürken Leon atından inip Mischa'yı beklemeye başladı.Mischa geldiğinde yorgunluktan bitmiş bir halde atından indi.Mischa atından indikten sonra baygınlık geçirerek düşmeye başladı.Leon orada olduğu için Mischa'yı kucaklayıp şato'nun girişine doğru yürümeye başladı.Kapıdaki muhafızlar nöbetleri bitmek üzereyken gelenlere bakınca ilk başta tanıyamamıştı.Leon kapıya kadar geldikten sonra muhafızlar'ın sesiyle durdu."Kimsin ve buraya ne için geldin yabancı?"Leon bu kelimelerden sonra gülümsemeye başladı.

"Yabancı olduğumu pek sanmıyorum."Leon bunları söyledikten sonra göğsünün sol kısmındaki Ulukurt Ailesinin broşunu gösterdi.Muhafız broşu görür görmez Leon'un önünde eğildi."Affedersiniz efendim geceden beri nöbette olduğumuz için sizi tanıyamadık lütfen bağışlayın."Muhafız yerden kalkmadan Leon'un sözlerini bekledi Leon ise birşey demeden içeri girdi.Muhafızlar dışarıda olanları duydukları için içeri giren kişinin önemli biri olduklarını biliyordu.Muhafızlardan biri Leon'un yanına geldi elini göğsünün üzerine koyup eğilerek selam verdikten sonra doğruldu."Bir isteğiniz var mı efendim?"Leon bu sorudan sonra Mischa'yı muhafız'a doğru uzattı."Kardeşimi misafir odasına yatır ve bir hizmetçiye onunla ilgilenmesini söyle."Muhafız kollarına almış olduğu Mischa'ya baktı ardından Leon'a dönerek başıyla selam verdi ve evin içerisine doğru girdi.

Leon evi çok iyi biliyormuş gibiydi en azından Tron'a göre önce banyoya gitmiş orada elini yüzünü yıkadıktan sonra ise mutfağa giderek birşeyler yemişti.Leon mutfaktan çıkarken yanına yine aynı muhafız gelmişti.Muhafız elini göğsüne koyup selam verdikten sonra tekrar doğruldu ve birkaç sefer öksürdü."Efendim emirleriniz yerine getirildi başka bur isteğiniz var mı?"Leon yanına gelen muhafız'a baktıktan sonra tekrar önüne döndü ve bir süre düşündü."Amcam Trion'u çağırabilirsin."Muhafız şaşkın bir şekilde Leon'a baktı.Biraz önce amcam Trion'u çağır demişti yani o Ulukurt Ailesinin liderinin oğluydu.Muhafız hızlı bir şekilde merdivenleri çıktı anlaşılan Leon'u beklemek istemiyordu.

-------------------------------------------------------------

Toplu Bölüm #3

Bu bölüm kısa ama tanışmayı bur bölüm yapmayı düşündüm bu yüzden böyle yani bir sonraki bölüm tanışacaklar ondan sonra atacağım bölümde ise Tron ve Arto uyanacak bu arada Arto'yu özleyen var mı?

Leon liderin oğlu mu yoksa başka kardeş mi var?

Mischa'yı Trion'a nasıl açıklayacak?

Tron kuzenini nasıl tanıyamaz?

****
1054
****

ASGARTE (1-2) (Durdurulmuş Durumda)Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon