Asgarte 2.Kitap Bölüm 28 - Konuşmak İsteyen Tanrı

437 42 21
                                    

Asgarte 2.Kitap
Bölüm 28 - Konuşmak İsteyen Tanrı

Tron'un meditasyondaki başarısının ardından bir ay geçmişti.Başrahip en iyi ihtimalle iki ay içinde dönecekti ama üç ay olmasına rağmen hala bir ses yoktu.

Tron,geçen üç ay içinde bayağı gelişmişti.Hem fiziksel formunu kazanmıştı hem de elementini daha aktif kullanabiliyordu.Bu sayede kullandığı büyüleri artık daha da güçlüydü.

Öte yandan geçen aylara rağmen Leila'yı bir kez bile görmemişti.Kendisini buraya bıraktıktan sonra gitmiş gibi gözüküyordu.Yine de Tron en azından veda etmesini bekliyordu.En azından kendisi de ona teşekkür edebilirdi.

Güneş yavaştan batmaya başlarken Tron tapınakta başlayan hareketlenmeyi farketti.Rahipler hızlı adımlarla büyük salona doğru ilerliyorlardı.

Elbette Tron buraya geldiğinden beri yaşananlara pek dikkat etmemişti.Shing Tzu dışında kimseyle konuşmadığı için de burada olanlar hakkında bir fikri yoktu.Oysa bütün bu olanlar Tron'un buraya gelmesi yüzünden oluyordu.

"Tron!"

Shing etrafta bağırarak Tron'u ararken onu ilk fark eden Tron olmuştu.

"Shing?"

Tron'un sesini duyunca rahatlayan Shing Tzu eliyle büyük salonu gösterdi.

"Seninle konuşmak isteyen bir Tanrı var."

Tron şaşkınlıkla Shing'e baktı.Burasının bir tapınak olduğu doğruydu ama Tanrıların biriyle konuşmak için böyle yerlerde ortaya çıkabildiklerini bilmiyordu.

Daha önce sadece bir kez onlarla konuşma fırsatı bulmuştu.O da öldükten sonra onların bulunduğu yere gidinceydi.Dolayısıyla böyle konuşabilecek olmak ona tuhaf gelmişti.

"Acele et!"

Tron'u daldığı bu düşüncelerden uyandıran sesten sonra koşarak Büyük Salon'a vardı.Yeniden bir Tanrı ile konuşabileceği için heyecanlıydı.Üstelik gelen kişi Gregor olursa ondan birçok şey öğrenebilirdi.

Büyük Salon'un kapısına vardığı zaman önündeki iki rahip aceleyle kapıyı açtı.Bu daha önce görülmemiş bir şeydi.Tapınaklarında bir Tanrı vardı ve özel olarak biriyle konuşmak için gelmişti.

Tron açılan kapıdan içeri adımını attıktan sonra dev kalabalığı gördü.Anlaşılan bütün tapınak sakinleri buraya toplanmıştı.Tron bacaklarına yoğunlaştırdığı Ki enerjisi ile zıplayarak çok rahat bir şekilde bu kalabalığı es geçebilirdi.Yine de bu,Tanrıya bir saygısızlık olabilirdi.Bu yüzden kalabalığın içinden geçerek en öne ilerlemeye başladı.

Kalabalık iç içe olduğu için aralarından geçmek zor olsa bile Tron bir şekilde ilerlemeyi başarabiliyordu.Arada biraz güç kullanıyor olsa bile başarıyla yoluna devam ediyordu.

Sonunda en öne geldiği zaman arkası dönük bir halde kalabalığın ortasındaki Tanrıyı gördü.

"Atsushi?"

Tron arkasından ancak yeşil saçlarını görebilmişti ama bunun Atsushi olduğuna emindi.

"Tron!"

Atsushi koşarak Tron'un yanına geldi.Heyecanı her halinden belli oluyordu.

"Burada ne işin var?"

Tron hala şaşkındı.Gelecek Tanrının Atsushi olabileceğini hiç düşünmemişti.

"Öyle görünmüyor olsa bile en büyük destekçin benim!"

Atsushi elini göğsüne koyarak gururlu bir şekilde söyledi.

"Ne destekçisi?Burada neler oluyor?"

ASGARTE (1-2) (Durdurulmuş Durumda)Onde as histórias ganham vida. Descobre agora