ASGARTE (1-2) (Durdurulmuş Durumda)

Bölüm 28 - Tron'un Hisleri

+3000 sahneler içerir aman diyeyim dikkat..!

Bölüm 28 - Tron'un Hisleri

Tron oku atan kişiye doğru kafasını çevirdiği gibi üzerine doğru şimşek gibi gelen kılıcı farketmesiyle birlikte hızlıca sol tarafa doğru yuvarlanarak kaçtı.Kılıcı ıskalayan mavi pelerinle ve yine pelerinine bağlı olan mavi kapüşonlu kişi hızlıca toparlanarak Tron'a doğru tüm hızıyla koşmaya başladı.Tron ise elini tam çantasına atacaktı ki o anlık şaşkınlığı ile çantasını yere bıraktığını farketti.Tüm hızıyla koşmaya devam ederken elindeki kılıcı tüm gücüyle savuran mavi kapüşonlu kişi bu sefer Tron'u öldüreceğine kesinlikle emindi ki beklemediği bir anda Tron hafifçe sol tarafa çekilerek kılıcın boşluğa gitmesine izin verirken yumruk yaptığı elini hızlı bir şekilde kılıcı savuran kişinin tam yüzünü doğru savurdu.

Tron'un ustaca yapmış olduğu bu ani hamleyle birlikte afallayan kapüşonlu kız elindeki kılıcı bırakarak hızlı bir biçimde kendisini korumaya çalıştı fakat Tron'un yumruğu oldukça hızlı gelmesinden dolayı bu fazla bir işe yaramamıştı.Yumruğu karşısında bulunan kişinin tam olarak karnına savuran Tron ileri doğru eğilmiş olan kişinin kolunuda arkada birleştirerek onu yüz üstü yere yatırmıştı."Şunu söylemeliyim ki oldukça hızlısın belki seninle birkaç ay önce karşılaşmış olsaydık beni kesinlikle öldürebilirdin ama ne yazık ki ne ben iki ay önceki kadar güçsüzüm ne de sen beni yenecek kadar güçlüsün!"Tron yerde yatan kişinin birşey demesini bekliyordu yada en azından demesi gerektiğini düşünüyordu fakat karşısında bulunan kişi yenilgi aldığı için susmuş ve beklemeye başlamıştı.

"Bakalım bu kapüşon'un altında kim var?"Tron boşta kalan elini mavi kapüşona atarken yerde yatan kişi hala en ufak bir tepki bile vermemişti Tron'a göre ya şu an birşeyler planlıyordu yada iyi bir savaş eğitimi alarak yenilgisine boyun eğmişti.Tron tuttuğu mavi kapüşonu birden çekti ve gördüğü manzara karşısında hızlı bir şekilde ayağa kalktı."A..ama sen bir kızsın!"Tron şaşırmış ve birazda öfkelenmiş bir şekilde bağırırken yerde yatan kız yavaş yavaş ayağa kalkmıştı."Evet öyleyim fakat seni bu kadar şaşırtan şeyin ne olduğunu anlamadım yoksa beni bir kız olarak görmeyi beklemiyor muydun?"Tron hiçbir şey demeden doğruca çantasına doğru yürümeye başladı onun gerçekten bir kız olabileceğini hiç düşünmemişti.

"Böyle birşey demeden çekip gitmeyeceksin değil mi?"Tron çantasını yerden alarak beline astı ve biraz önce hiç beklemediği bir şekilde kız çıkan mavi kapüşonluya baktı."Kız olmanı beklemiyordum bu doğru ancak ne demem gerektiğini bilmiyorum kabalığımı bağışlayın fakat avlanmam gerek yoksa Engel beni öldürecek."Tron elini göğsüne götürerek saygıyla eğilmiş ve tekrardan ormanın içlerine doğru yürümeye başlamıştı."Bir saniye Engel derken heralde ondan bahsediyor olamazsın değil mi?"Arkasını dönerek kızın dikkat etmediği yüzüne bakan Tron güzelliği nedeniyle ufak bir dalgınlık yaşamıştı.Kızın altın sarısı saçları ve mavi gözleri onu oldukça güzel gösterirken bir de olaya dahil olan hafif kırmızı ama daha çok pembeyi andıran dudakları onu yaşından daha büyük ve göründüğünden daha güzel yapıyordu ayrıca küçük ama sevimli burnu onu çok şirin gösteriyordu bir de açık ten rengi olunca herkesin rüyalarını süsleyen bir periye dönüşüyordu.

"O dediğin kişi Engel van die Dood ise evet ondan bahsediyorum fakat sen onu nerden tanıyorsun?"Kız koşarak Tron'un önüne kadar gelmiş ve dizlerinin üzerine çökmüştü."Engel ustanın öğrencisi ile tanışmak benim için bir onurdur efendim!"Kız zaten yüksek olmayan sesi ile bağırmış ve boğazının ağrımasına neden olmuştu fakat karşısında Engel'ın öğrencisi olduğunu sandığı biri vardı."Ben onun öğrencisi değilim sadece bana yardım ediyor ve sürekli çalıştırıyor."Kız yüzünü sinirle kaldırarak Tron'a doğru bir tokat savurdu.Tron gelen tokadın yüzüne çarpmasıyla birlikte yüzünün sol yanının yandığını hissetmeye başladı fakat bunu umursamadan arkasına doğru dönerek ormanın içlerine doğru ilerlemek için yürümeye devam etti.