3| healer

433 48 29
                                    

Bir şeye yaklaştığınızı düşünürken aslında daha da uzaklaştığınız olmuştur. Hayat insanların ayağını kaydırmayı sever. Doğru bildiklerini yanlış, yanlış bildiklerini doğru çıkarır. Bu artık hayatın parçası haline gelmiş kaçınılmaz bir teoridir. Yaşamak, bu hayatta var olmak tamamen bir mücadeledir. Ama ne için mücadele ettiğinizi siz seçersiniz, hayat size seçme şansını verir. Kim için, ve ne için yaşayacağınız size kalmıştır. Değişmeyen tek şey yaşayacak olmanızdır. Bu yüzden her insanı aynı kefeye koyarak sizinle aynı şartlarda yaşamasını bekleyemezsiniz. Herkesin mücadelesi başkadır, herkesin amaçlarının farklı olduğu gibi. Onun mücadelesini vermeden asla onu yargılayamazsınız.

Hal böyleyken, kralın büyük salonda yankılanan bağırışlarının ardı arkası kesilmiyordu. Kasabada olan kargaşayı ona bildirmeye gelen askerlere bağırıyor, sinirden kuduruyordu.

"Ne demek kasabaya iblis girdi? Bu kadar kolay iş mi bu, iblis içeri nasıl girebilir ha? Nasıl!?" Ellerini arkada birleştirmiş oradan oraya dolanıp duruyordu. Neyse ki kızının bugün kasabaya indiğinden haberi yoktu, o zaman kesinlikle daha da sinirlenir ve kızının tek başına kasabaya gitmesine bile izin vermezdi.

"Sasuke, Sasuke nerede!?" Kralın öfkeli sorusunun ardından, sanki onu işitmiş gibi sarayın büyük kapıları gürültüyle açıldı. Ardına dek açılan kapıların ardından içeri Sasuke girerek kralla karşı karşıya geldi. Kralın deliye dönmüş halinin aksine o, ellerini cebine sokmuş, suratında rahat bir ifade taşıyordu.

"Sasuke!" Diye gürledi kral onu gördüğünde. Zaten onu bekliyordu ama sanki onu gördüğünde gerginliği bir nebze dinmişti.

"Kralım," Diyerek onu selamladı Sasuke.

"Neler oldu, Sasuke? Bir iblis kasabaya nasıl girebilir? Nasıl olur bu?" Kralın ardı ardına sıraladığı sorularını cevabını önceden hazırlayan Sasuke,

"Bunun cevabını biliyorum efendim, çünkü iblisle bizzat kendim dövüştüm."

Kral tüm olayı zaten askerlerden öğrenmiş olsa da, bir de Sasuke'nin ağzından duymayı tercih ediyordu. Bunun sebebi iblisle dövüşenin o olması değildi, eğer iblisle dövüşen başka biri olsaydı yine Sasuke'den duymak isterdi. Çünkü kral kendisi olsa da, kendinin eksik kaldığı yerlerde Sasuke'nin onu tamamladığını düşünürdü. Ona ve dediklerine güveniyordu.

"Seni dinliyorum," Dedi kral ve üzerindeki gerginliği atarak tahtına oturdu. Bacağını diğerinin üzerine attı ve kolunu tahtın kenarına koyarak yüzünü eline yasladı.

"Benim gözlemlerime göre, iblisler mutasyon geçirmişler efendim. Kasabanın surlarında herhangi bir güvenlik açığı yoktu, yani sıradan bir iblis o duvarı aşamazdı. Ama bu iblis nitelik olarak diğerlerinden farklıydı.
Dövüş esnasınsa vücudunun bir kısmını taşlaştırabildiğine şahit oldum, bu da dediklerimin kanıtıydı."

Sasuke'nin söylediklerini bir şakaymış gibi dinleyen kral, Sasuke'nin tamamen ciddi olduğunu görünce paniğe kapıldı, "N-nasıl olur, imkansız bu! Böyle bir şey nasıl gerçekleşmiş olabilir?"

"Eminim ki sizin de bir tahmininiz vardır." Dedi Sasuke imayla. Onun düşündüğü şeyi kralın da düşündüğünden emindi çünkü.

"Evet," Kral onu onayladı. İkisi de aynı şeyi düşünüyordu.

Dış ülkelerin on dokuz yıl önce ki gibi Avantia'yı iblislerle savaşa sokmak istemesini ve bunun için iblisleri güçlendirdiğini.

"Neyse ki şu anda bu mutasyonun yayıldığını zannetmiyorum."

Kralın sözlerine katılıyordu Sasuke, bu mutasyon daha yeni ortaya çıktığından tüm iblis ırkına yayılmış olamazdı.

"Bende öyle düşünüyorum. Ama mutasyon er geç yayılmaya başlayacaktır, bunun önüne nasıl geçeceğiz?"

demon | sasusakuTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon