24 | Killed Someone For You

8.1K 905 515
                                    

[Alec Benjamin - If I killed someone for you]

Hey, selam?

Nasılsınız? Ben iyiyim.

Ve 25k için teşekkürler💜🤸‍♀️

İyi Okumalar...

24 | Senin için birini öldürdüm

Son sözlerimin üzerine Junwoo, sinirle yanımdan ayrılmış ve beni depoda yanlız bırakmıştı. Korkmuyordum fakat endişeliydim. Taehyung, büyük ihtimalle kaçırılmamın kendi hatası olduğunu düşünüyor ve kendini suçluyordu. Ve şuan beni bulmak için tanrı'ya yalvardığına emindim.

Etrafa göz gözdirdiğim zaman boşlukla karşılaşmıştım çünkü etrafta benim oturduğum koltuktan başka bir şey yoktu. Etraf tozlu ve iğrenç kokuyordu. Ne kadar süre burada kaldım bilmiyordum. Karşımda aniden iki beden belirmişti. Bunlardan biri Junwoo iken diğerini tanımıyordum.

"Biliyorsun Jeongguk, sana zarar veremem. Ama o verebilir." demişti. Kırmızı gözleri ile yanındaki koyu mavi gözlü kadını göstererek. "Seni Jisoo ile tanıştırayım. Kendisi Heseok'un kuzeni olur ve özel gücü acıdır. Biz ona acı getirici diyoruz." demişti. Jisoo, kollarını göğsünde bağlamış ve bana acıyan bakışlar atarken "Yazık olacak, güzel çocuksun." demişti. Ağzında olan ve benim yeni fark ettiğim sakızını büyük bir gürültü ile patlatmış ve "Ne zaman başlamalıyım." demişti.

... (biraz saat atlaması🤭)

Acı bütün vücudumu esiri altına alırken acıyla bağırmaktan ve yaşlarımı akıtmaktan başka bir şey yapamıyordum. Jisoo, sadece şuan için karnımda, göğüsümde, kafamda ve neredeyse bütün uzuvlarımda içten bir acı hissetmemi sağlıyordu.

Vücudumda hissettiğim ağır acı ve omzumdan koluma kadar giden ıslaklık ile burnuma metelik kan kokusu gelmişti. Diğer omzumda da aynı acıyı hissetmem ile acıyla inlemiştim. "Onu öldür, Jisoo." Junwoo'nun konuşması ile karnımda derin bir acı ve bir ıslaklık hissetmiştim. Ağzımdan acı bir hıçkırık kaçmıştı. Gücümün tükendiğini hissediyordum.

Jisoo, aklından nasıl acı çekmem gerektiği hakkında hayaller kuruyor ve hemen gerçek oluyordu. "Hım, vücudunun her yerinde küçük kesikler olsa nasıl olurdu acaba?" diyen Jisoo'ya, yarım yamalak açtığım gözlerimle bakmam ve aynı anda her yerimde hissettiğim acılar ile bağırmış ve hareket etmeye çalışmıştım ama nafileydi. Gram hareket edemiyordum.

"Beni öldürdüğün zaman Taehyung'la ayrılacağımızı mı sanıyorsun. Onu asla unutmayacağım seni kaltak." acı inlemelerimin arasında zorlukla kurduğum cümleler ile histerik bir gülüş atmış ve "Acı çekmesine gerek yok, Jisoo. Onu hemen öldür ki, bakalım sözü gerçek olacak mı?" dediği an, nefesimin kesildiğini ve boğazımda bir yumru hissetmiştim.

Nefes alamıyor, kalp atışlarımın yavaşladığını hissediyordum. Nefes almak için çıkardığım seslerin haddi hesabı yoktu. Sonunda yavaştan gözlerim kararırken aklıma ve gözümün önüne düşen tek süliet Taehyung'du.

***


Siyah saçlı, gergince dudaklarını dişliyor ve melek kızın, Ha Rin'in onu yönlendirmesine izin veriyordu. Sevgilisinin kaybolması üzerine bir gün geçmişti. Bu bir gün boyunca, kardeşinin kaybolduğu haberini alan Jimin mahvolmuş ve Namjoon, ne kadar üzülsede bu durumda güçlü kalmak zorunda olduğu için sevgilisini teselli etmişti.

Satan | TaekookWhere stories live. Discover now