361.Ders Furkân Sûresi 21-32

12 3 3
                                    

361. Ders :

19. Cüz, 25. Sûre, 361. Sayfa
Furkân Sûresi
21-32. Âyet-i Kerîm'eler.

 بِسْــــــــــــــــمِ اللهِ الرَّحْمـٰـنِ الرَّحِيــــــمِ



21

 وَقَالَ الَّذِينَ لَا يَرْجُونَ لِقَاءنَا 

"Bize kavuşmayı ummayanlar şöyle dediler:"

Ayetten murat, öldükten sonra dirilmeyi inkârları sebebiyle Allaha kavuşmayı ummayanlar veya kötü bir şekilde Ona gelmekten korkmayanlar.

Ayet metnindeki likâ, bir şeye vasıl olmak ve onu görmektir. Burada likâdan murat Allahın amellere karşılık vermesine kavuşmaktır. Bununla rüyetullahın murat edilmesi de mümkündür.

لَوْلَا أُنزِلَ عَلَيْنَا الْمَلَائِكَةُ 

"Keşke bize melekler indirilseydi."

Bunlar dediler ki: Keşke bize melekler inse de, Muhammedin doğru söylediğini bildirseler!

Denildi ki: Bundan murat, "keşke bize Peygamber olarak melekler gelse!" manasıdır.

أَوْ نَرَى رَبَّنَا 

"Yahut Rabbimizi görseydik!"

Veya Rabbimizi görsek de Muhammedi tasdik etmemizi ve O'na uymamızı bize emretse!

لَقَدِ اسْتَكْبَرُوا فِي أَنفُسِهِمْ 

"Andolsun, onlar kendi iç dünyalarında büyüklük tasladılar."

Böyle diyerek kendilerini çok yüksekte tuttular. Allahın en mükemmel kulları olan peygamberlere en kâmil vakitlerde verilen hallerin kendilerine verilmesini istediler, hatta "Rabbimizi görsek" diyerek daha da ileri gittiler.

وَعَتَوْ عُتُوًّا كَبِيرًا

  "Ve büyük bir taşkınlık gösterdiler."

Zulümde en ileri noktaya ulaştılar. Öyle ki, gözleriyle mu'cizeleri gördüler, ama bunlardan yüz çevirdiler. Kendi habis nefisleri için, kudsî nefislere bile kolayca nasip olmayan şeyleri talep ettiler.





22

 يَوْمَ يَرَوْنَ الْمَلَائِكَةَ لَا بُشْرَى يَوْمَئِذٍ لِّلْمُجْرِمِينَ 

"Fakat melekleri görecekleri gün, işte o gün mücrimlere hiçbir müjde yoktur."

Bundan murat, ölüm meleği veya azap meleği olabilir.

Ayette geçen "mücrimler" ifadesi ya geneldir, delil yoluyla diğer mücrimlere de o gün bir müjde olmayacağını ifade eder. Ama melekleri görecekleri o günde kendilerine bir müjde olmayacağının söylenmesi, başka bir vakitte af veya şefaatin onlar için söz konusu olmayacağı anlamına gelmez.

Veya buradaki "mücrimler" ifadesi, "o mücrimler" anlamında kıssası anlatılan mücrimlere hastır. "Onlar" demek yerine "O mücrimler" denilmesi,

-Cürümlerini tescillemek,

-Melekleri görmenin kendileri için müjde sayılmamasının sebebini bildirmek,

-Onları görmenin değil müjde, tam zıddı olacağının sebebini göstermek içindir.[1>

وَيَقُولُونَ حِجْرًا مَّحْجُورًا 

✔️2- Kur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz 📚Where stories live. Discover now