Çocuklara Nasıl anlatmalıyız Peygamberimiz

30 4 9
                                    

Eskiden dedelerimizden, ninelerimizden dinlediğimiz tatlı hikayelerle tanışırdık Peygamberimizle (صَلَّى اللهُُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ). Şimdi bu görevi daha çok çocuklara yönelik kitaplar alsa da ilahiyatçılar, psikologlar, yazarlar O'nu (ﷺ) hikâyelerle tanıtmanın önemine değiniyor.

Beş yaşındaki Azra'yı dedesinin kucağında elinde Peygamberimiz'i (صَلَّى اللهُُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ) anlatan bir kitapla görünce Necip Fazıl'ın dizeleri geliyor aklımıza:

"...Üçüncü katta, bizim yatak odamızın karşısındaki büyük yatak odasında, kocaman bir ceviz karyolada büyük babamın yanında ve kürkünün içindeyim. Hazret-i Ali'ye (رَضِىَ اللهُ عَنْه), onun misilsiz kuvvet şecaatine dair bir menkıbe dinlemiş bulunuyorum.

Soruyorum:
'Büyük baba, Hazreti Peygamber mi daha kuvvetliydi, Hazreti Ali mi?'

Beş-altı yaşındaki çocuk saffetinin içinden fışkıran bu sual, büyükbabama hem çocuklara, hem büyüklere verilebilecek cevapların en güzelini verdiriyor:

'O (ﷺ) kimseyle ölçülmez, O'nda (ﷺ) peygamber kuvveti vardı.'

Büyükbabamın 'O'nda peygamber kuvveti vardı.' sözünü, hecesi hecesine hiçbir an unutmadım."

Kimbilir, Azra büyüyene kadar dedesi Arif Pamuk'tan Efendimiz (صَلَّى اللهُُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ)'e dair daha nice kıssa dinleyecek. Belki Üstadınki kadar heybetli olmayacak ama yıllar sonra o da "Büyükbabamın sözlerini hiçbir an unutmadım." tarzı cümleler kuracak.



"Çocuklara Peygamberimiz'i nasıl tanıtmalı?" diye sorduğumuz ilahiyatçılar, psikologlar, yazarlar;

O'nu (ﷺ) hikâyelerle tanıtmanın önemine değiniyor.

Çocuk, hayal gücüne seslenen hikâyelerle hem rahatlıyor, hem O'nu (ﷺ) tanıyor.

O'nun (ﷺ) bütün yaratılanlara karşı sevgisi, sıkıntılar karşısındaki sabrı, güzel ahlakı, erdemli tavırları bir film gibi canlanıyor gözünde. Ve zamanla hayatına düstur edineceği örneklere dönüşüyor.

Önce kendileri örnek almalı

"Çocuk, gördüğünü değerlendiren bir mercek gibidir." diyor ilahiyatçı yazar Reşit Haylamaz. Sözleri, çocuklara yalnızca Efendimiz (صَلَّى اللهُُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ)'e ait hikâyeleri anlatmanın yetmediğinin kanıtı.

Evet, anne-babaların çocuklarının hayatını bu tür hikâyelerle renklendirmesi önemli. Ancak hikâyelerdeki yaşam tarzını ve güzel davranışları gündelik hayatlarına taşıyarak çocuklarına örnek olmaları da gerekiyor.

Haylamaz'a göre, anne-babanın eğilimleri, gündemleri, evde konuştukları, verdikleri tepkiler, hatta hareketleriyle onayladıkları meseleler, kısacası onlardan tezahür eden her görüntü çocuğun geleceğine yön veren deniz fenerleri gibi. Yani çocuğuna Efendimiz (صَلَّى اللهُُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ)'i tanıtıp sevdirmeyi düşünenlerin öncelikle kendilerine bakması, varsa eksiklerini telafi etmesi şart.

Psikolog Farika Teymur Artır'a göre anne-babanın hassasiyeti, çocukta sevgi ve güven duygusunun gelişmesi için de önemli. Çünkü çocuk hikâyeler içindeki güzel davranışları örnek alırken, anne-babasının da aynı kişiyi örnek aldığını görmesiyle sevgi ve güven duygusu gelişiyor.

Ne tür hikâyeler anlatılabilir?

Prof. Dr. Mehmet Emin Ay, Hazreti Peygamber (صَلَّى اللهُُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ)'in çocuklara sevgisinin örneklerle verilebileceğini söylüyor.

KISSADAN HİSSE 2 Où les histoires vivent. Découvrez maintenant