28. BÖLÜM (PART 1)

4.4K 253 41
                                    

Sevmek bazen susmaktır... Ve o giderken ardından gidişini izleyebilmektir.


🍀🍀🍀🍀🍀

6 AY SONRA

KEREM'İN AĞZINDAN

Gözlerim yaşlı bir şekilde 6 ay boyunca yaptığım şeyi yapıyordum yine. Adel Melek'in odasında, onun o güzel fotoğraflarına bakıyordum. Elimde ki çerçeveye dolan gözlerime rağmen yine de yüzümde ki gülümsemeyle bakmaya başladım.

Çok güzel gülümsüyordu. Onun her hareketi güzeldi gerçi. Sadece yüz hatları çekilmişti fotoğrafta. Onu yavaşça yerine bırakıp başka bir çerçeve aldım elime.

O lanet günün ardından tam 6 ay geçti. Öyle bir çöküş, yıkılış olmuştu ki bizim için. Resmen bitmiştik. Hiç bir kadın için gözyaşı dökmemiş olan ben her gece akıtıyordum gözyaşlarımı. Geceleri ne uyuyabiliyorum, ne de doğru düzgün bir şey yiyorum. Tek ben değil, onu seven herkes böyleydi. Ben de bu 6 ay içinde sürekli onun evinde alıyordum soluğu. Hatta geceleri de Adel'in odasında duruyordum sabaha kadar. Ve işte o günlerden biri de bu sabah. Yine sabah sabah soluğu burada, odasında aldım. Annesi ve babası da artık alıştıkları için bir şey söylemiyorlardı. Arel'gil de benimle birlikte gelmişlerdi. Ama onlarla daha fazla yakınlaşmıştık. Arayı kapatmıştık. Çok iyi anlaşıyordum hepsiyle de. Arkadaş olmuştuk. O kadar iyilerdi ki. Birbirimize destek olduk bu 6 ay da. Hepimiz de yeni aldığımız villa da kalıyorduk.

Lise de bitmişti 2 ay önce. Zar zor bitirmiştik. Ama hiçbirimizde üniversite sınavına giremedik. Adel'in ölümü varken üstümüzde, o sınava nasıl girebiliriz ki. Konsantre olamayacağımızı bildiğimiz için boşu boşuna girmek istemedik sınava.

Sevdiğim kızı o kadar çok özlüyorum ki. O ölmüş olabilir ama benim kalbimde hâlâ yaşıyor. Benim hayat merkezimde sadece Adel vardı. Sevgili olamadan, hislerimi söyleyemeden kaybettim onu. Ellerimden kayıp gitti. Hiç bir şey yapamadım. Henüz bir beraberliğimiz olmasa da, ben daima onu seveceğim. Ölmüş olması onu sevmeme engel değil. Ama, nedendir bilmiyorum bir his var içimde. Sanki, sanki yaşadığını hissediyorum gibi. Fakat o zaten benim kalbimde yaşıyor hâlâ. Dilimi tuttumda, yüreğim durmadı be mübarek. Özlüyorum işte. Her bir detayını iliklerime kadar özliyorum...

Bazen onu bu odanın içinde görüyorum. Bana bakıyor, gülümsüyor, konuşuyor... Ama, ona sarılmaya kalktığımda, yok oluyor.

Şimdi açsam pencereyi, beklesem. Sen gelsen. Olamaz ya hani geliversen. Hiç bir şey sormasan, hiç bir şey söylemesen.

Sussam
Sussan
Sussak

Onun o saçlarının kokusunu, kendisine has kokusunu, o masmavi, deniz gibi gözlerini, yüzünün her bir hatlarını o kadar çok özlüyorum ki. Özlemini iliklerime kadar hissediyorum. Bu nasıl bir histir böyle? Nasıl sevgi, bu nasıl bir aşktır? Bilmediğim bir şarkının delice dilime takılması gibiydi ona olan hislerim. Bilmiyorum. Sorsalar, söyleyemem ne olduğunu. Ama sürekli zihnimde...

Ben ilk defa böyle bir şey hissediyorum. İlk defa bu hisleri yaşıyorum ama ilkim, sonum olamadan öldü. Gözlerimden yaşların akmasına izin veriyordum. Erkekler ağlamaz sözü dibine kadar yalan. Erkekler ağlamaz mı? Onlar kendinden, canından çok sevdiği kızlar için ağlarlar. Bunu da saklamaktan hiç çekinmezler.

İNTİKAM MELEĞİ (TAMAMLANDI) Where stories live. Discover now