❂ 51 | Hayaller ve Gerçekler

En başından başla
                                    

"Sakin ol," diye mırıldandı Selene. "Bundan haberin yoktu, değil mi?"

Kate başını histerik bir şekilde iki yana salladı. "Nükleer santraller yerine kullanılacak enerji türlerini araştırdığımızı sanıyordum. Aman tanrım! Ne yaptım ben?"

"Bilimin riski bu Kate, bu her zaman karşımıza çıkacak bir durum." Selene, onun sakinleştiğinden emin olunca geriye yaslandı. "Bunu söylemek istemezdim ama şu durumda sen de şüpheli konumunda bulunuyorsun. Suçsuzluğunun ispatı için Matthew Jones'un ya da profesörün yakalanması gerek, o zamana kadar tutuklanmayacaksın ama burada bizimle kalman gerekiyor. Bileklikler şimdilik gücünü baskılıyor. Wanda ve Vision sana güçlerini kontrol etmen için de yardım edebilirler."

Kate derin bir nefes alıp verdi. "Ben de mi şüpheliyim?"

"Bu almak zorunda kaldığımız bir önlem," diye mırıldandı Jemma.

Kate, bir dakika boyunca sessiz kaldıktan sonra gözlerini Selene'e çevirdi. "Annemi arayabilir miyim?"

Selene, hırkasının cebindeki telefonu çıkartarak masanın üzerine bıraktı. "Telefonun parçalanmıştı, bütün verileri bu telefona aktardım. Annenle konuştuktan sonra Jones ve Primo hakkında ne biliyorsan onları öğrenmemiz gerek. Yüzbaşı seninle konuşacak."

Kate, dolmuş gözleriyle başını sallarken Selene ayağa kalktı. Ellerini kotunun arka cebine koyarak bakışlarını Kate'in iki ton solmuş yüzünde dolaştırdı. Uzanıp Kate'in elini sıktıktan sonra istediği zaman onu çağırabileceğini söyleyerek Jemma ile beraber odadan çıktı. Jemma, tableti kapatarak iki koluyla sıkıca sardı.

"Yerinde olmak istemezdim. Sence HYDRA için çalıştığını biliyor muydu?"

"Mevzu insanlar olunca kesin konuşamıyorum." Selene yüzünü buruşturarak yanından geçen iki görevliye baktı. "Değişkenliğimiz çok fazla, sıfırlar ve birlerden ibaret olsaydık her şey çok daha kolay olurdu."

Jemma hafifçe gülümsedi. "O zaman duygulara sahip olacağımızı sanmıyorum, bizi insan yapan her şeyi yitirirdik."

Selene yüzüne buruk bir gülüş yaydı. "Dünyanın geldiği noktaya bakınca ne kadar insan olduğumuzu düşünüyorsun, Simmons?"

"Olabildiğimiz kadar," diye mırıldandı Jemma. "Bu arada dün Daisy ile aranızda geçenler hakkında konuşmak istiyordum. Sanırım bunu hiç kimse yapmadı. Daisy zor bir dönemden geçiyor ve öyle olması yanlış olsa da bu çok fazla kişiyi etkiliyor. Zor şeyler yaşadı ve biraz zamana ihtiyacı var."

Selene, gözlerini ona çevirdi. "Karşılıklı birbirimizi kışkırttık, sadece ilk saldıran o oldu. Kimsenin bu durum için özür dilemesi gerekmiyor. Konuşma hızıma yetişebiliyor olsaydı Rogers bunun için bana güzel bir nutuk çekerdi. Yine de Melinda'nın onu bir süreliğine görevden almasını istemezdim."

"Sadece o yüzden değil," dedi Jemma adımlarını durdurarak. "Kendisinin güvenliği içinde bunu yaptı, görevlere dikkatini vermekte zorlanıyor."

"Belki de tatile ihtiyacı vardır," dedi Selene dudaklarını büzerek kolundaki saate baktı. "İki saat sonra film gecesi yapacağız. Katılmak isteyeniniz olursa ki bu davet hepiniz için geçerli, sinema odasındayız. Patlamış mısır makinemiz bile var. Önce kiler odasına gidip abur cubur alabilirsiniz."

"Bobbi ve Hunter göreve gideceklerdi ama diğerlerine sorarım," dedi Jemma gülümseyerek. "Doğru düzgün bir film gecesi yapmayalı uzun zaman oldu, umarım Fitz'in işi yoktur."

Selene, onunla vedalaştıktan sonra hızlı adımlarla Steve'in odasına yürüdü. Süper askere Kate'in durumu hakkında bilgi verdikten sonra laboratuvarına inerek büyük masanın başına oturdu. Artemis'e ekranları açmasını söyledikten sonra maillerini kontrol etti. Pepper'ın gönderdiği iki maili dikkatle inceledikten sonra AR-GE departmanının çıkardığı raporu inceledi.

PANDORA ║ StarkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin