Jaemin Oppa

277 24 0
                                    

Uyandığımda hava kararmıştı. Odadaki tek ışık kaynağı televizyondan gelen ışıktı. Yatakta diğer tarafıma döndüğümde Yukhei ile yüz yüze geldim. Bir elini başının altına diğer elini de bacaklarının arasına koymuştu. Bu büyük çocuğun büzüşüp yatması komiğime gitmişti. 

Bir süre yatakta yatarken ona baktım. Üstüne yattığı yanağı sıkışmıştı bu da dudağının büzülmesine sebep olmuştu. Uzun siyah kirpikleri yanaklarına gölge düşürüyordu.  Alnına düşmüş kahverengi saçları onu küçük bir çocuk gibi gösteriyordu.

Duvardaki saate bakınca çoktan gece yarısını geçmiş olduğunu gördüm. Uyandırmakla uyandırmamak arasında kaldım. Umarım yarın önemli bir işi yoktur. Ona bakmaya devam ederken Yukhei hafif bir mırıltıyla gözlerini kırpıştırarak açtı.

"Uyandırdım mı?"

"Saat kaç?"

"Bir buçuk."

Yerinden doğrulup sırtını yatak başlığına verdi. Parmaklarıyla gözlerini ovuşturdu. 

"Geç olmuş." Başımı salladım. Bir sessizlik oldu. Ben de doğrulup yanına oturdum. Kollarımız birbirine değiyordu. 

"Bu gece sende kalabilir miyim? Eve gidince daralıyorum."

"Tamam." 

Yine bir sessizlik oldu.

"Beni çok zorluyorsun Rhujin." 

Anlamaz gözlerle ona baktım. Ne yapmıştım ki?

"Senin yanına gelince her şeyi unutuyorum. O kadar huzurlu hissediyorum ki bu bana vicdan azabı çektiriyor. Yanımda olmayınca sürekli seni görmek istiyorum. Yanımdayken sürekli sana dokunmak istiyorum."

Ne dediğinin farkına varınca telaşlandı. 

"Dokunmak istiyorum derken sana sarılmak ve saçını okşamak istiyorum."

Bu hali karşısında güldüm. İki anlamda da bundan bahsettiğini biliyordum. Çünkü aynısını ben de yaşıyordum. 

İkimiz de gençtik ve birbirimizi seviyorduk. Birbirimizi arzulamamız tamamen doğaldı. Ama bunu kontrol altında tutmak önemliydi.

Daha önce birilerinden hoşlandığım olmuştu ama hiçbirini bu kadar önemsediğimi hatırlamıyordum. 

Aynı şuanda olduğu gibi Yukhei'nin hep dibimde olmasını istiyordum. Bu normal miydi?

"Sana rahatsızlık veriyor muyum?"

"O da nereden çıktı?"

"Bilmiyorum, sanki sürekli senin peşindeymişim gibi hissediyorum. Rahatsız olursan söyle."

"Yukhei. Asıl yanımda olmazsan rahatsız olurum." 

"Ne yapıyorsun bana böyle Rhujin?" Yukhei başını çevirip daha aşağıda olan bana baktı.

Uyku sersemi gözlerine düşen saçlarıyla mükemmel görünüyordu. Sağ elimle saçını yana kaydırarak alnını açığa çıkardım. Kafasını yavaş hareketlerle okşadım.  

Sevgimi kelimelere dökebilen bir insan değildim ama hareketlerimle gösterirdim. Uzanıp yanağını öptüm. Yukhei kendini aşağı doğru kaydırarak yatağa yattı ve beni de kendi yanına çekti. Belime kollarını sardı, başını boyun girintime soktu. 

Nefesleri boynuma değerken derin derin nefes aldım. Boynumda sıcak dudaklarını hissettiğimde ise nefesimi tuttum.

Boynuma birkaç tane daha öpücük kondurduktan sonra çenesini omzuma yasladı.

Belt [Lucas × Ryujin]Where stories live. Discover now