💜 BÖLÜM 33 💜

43.6K 2K 445
                                    

"Detayları bilmek istiyorum." dedim akmasına mani olamadığım yaşlarımla birlikte.

"Bundan tam 20 sene evvel, babamın ağa olduğu dönemde bir yanlış anlaşılma ile başlayan kan davası bu." dedikten sonra tüm detayları anlatmıştı.

Hiç sesimi çıkarmadan sonuna kadar dinlemistim anlattıklarını. Tüm bunları anlatırken bir kez olsun ellerimden ayırmadığı elleri buz gibi olmuştu.

"Peki Hulusi ağa hiç mi kendi evlatlarını düşünmedi bunları yaparken? Bu nasıl bir sorumsuzluktur?"

"O da şimdi çok pişman fakat elinden bir şey gelmiyor."

"Peki şimdi bu anlattıklarına göre neler olacak?"

"İşte asıl sorun burada.
Benim, Cihan'ın ve Barış'ın doğacak erkek evlatları bu sorun çözülene kadar riskte olacak."

"Ben o kabusu boşuna görmemiştim Araf.
Taa o zamandan belliydi."

"Aslına bakarsan bu herkesin unuttuğu bir olaydı. Babam bundan yalnızca bana bahsetmişti. Sen o kabusunu anlatana kadar bu durum aklımıza hiç gelmedi. Hatırlarsan, o gün herkesi alıp toplantı yapmıştık. Bu durumu anlatmıştım herkese."

"Peki ya Hale?
Bu olaydan haberi var mı? Onlar anlaşırken, Barış bu durumu öğrenmiş çünkü."

Başını sallayarak onayladığında kızmıştım.

"Bunu bildiği halde bana söylemedi mi?"

"Barış, Hale'ye karşı olan duyguları ciddi boyuta geçince onu karşısına alıp her şeyi anlattı.
Bunları bilerek gel bana dedi. Söylemek zorundaydı anlayacağın fakat sen hamileydin. Bir de bunu öğrenmen seni iyice sarsacaktı. Kendini Hale'nin yerine koysana.
O hamile olsaydı, böyle bir şeyi ona söyler miydin?"

"Hayır." diyerek mırıldandığımda yerinden kalkarak yanıma gelmiş ve koltuğa geçmiştik.

"Daha bitmedi. Bu gece her şeyi anlatacağıma söz verdim. Devam etmemi istiyor musun?"

"Evet."

"Hale ve Barış'ın nikah günü apar topar oradan ayrılmak zorunda kaldım. Söylediğim bahaneye inanmadığını elbette biliyorum.
O gün şirketten aradılar ve benimle görüşmek isteyen biri olduğunu söylediler. Gelemeyeceğimi söylediğimde gelen kişinin 'Beni Haşmet ağa gönderdi' dediğini ilettiler.

Aklımı yitirecek gibi hissettim o an. Araca binip son hızla şirkete vardım. Adam odamda beni bekliyordu.
Beni görünce ona tembihlenmiş şeyleri söyledi yalnızca.

'Unuttuğunuz bir anda çıkageleceğim demiştim. Şimdi tetikte olun. Soyunuzunu kurutacağım.'

Adamın yakasına yapışıp Haşmet'in nerede olduğunu öğrenmek istedim fakat konuşmadı. Gitmesine izin verip peşine takıldım. Uzaktan aracı takip ediyordum fakat fark edildim sanırım. Adam araçtan inerek gözlerime baka baka beynine sıktı.
Elimdeki tek bağlantı o an yok oldu."

Derin bir nefes çekerek bir süre ciğerlerinde hapsetmişti.

"Peki ya son birkaç aydır? Başka şeyler mi oluyor?"

"O günden sonra peşini bırakmadım hiç fakat nerede olduğuna dair elimde hiçbir bilgi yok. Son zamanlarda kedinin fare ile oynadığı gibi oynuyor benimle. Notlar, zarflar, eşyalar gönderiyor."

"Ne gibi?"

"Boşver güzelim."

"Araf!"

Ferfecir (ZOR AŞKLAR SERİSİ - 1) (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now