26.AtesDağlı "Geçen Zaman"

10K 512 18
                                    


Elimi midemin üzerine yerleştirdim. Gözlerime inanamayarak hafifce dışarı taşan göbeğime baktım. Şu bir kaç gündür midemin hiç böylesine dışarı sarktıgını görmemiştim.

Bana iyi bakıyordu farkındaydım.

Bu düşünceme gülümsedim.

Öyle tıka basa kahvaltı yapmıştım ki şuan mide fesatından neredeyse ölmek üzereydim.

"Herşey çok güzeldi" dedim.

Tam karşımda oturan Yusufa bakarak gülümsedim.

Sırtımızda taşıdığımız sırt çantalarının içinde Yusufun hazırladığı sandviçler, ufak saklama kaplarına konulan kahvaltılıklar ve benim için en önemlisi içimi ısıtan termosta sıcak çay vardı. Şimdi anlıyordum çantaların neden bu kadar ağır olduğunu.

"Seni doyurmuş olmama sevindim.." dedi alaycı ses tonuyla.

Kaslarım ahenkle havalandı. "Çok komik."dedim. Gözlerimi devirdim. Çayımı tazelemek için termosa uzandım.

Sıcak çay sayesinde artık eskisi gibi üşümediğimi anladım. üzerimde Yusufa ait olan kapşonluyu çıkartıp ona uzattım.

"Artık ihtiyacım kalmadı" dedim.

Başını olumlu anlamda salladı. uzattığım kapşonluyu aldı. Masanın üstüne bıraktı.

"Üşüdüğünde zaman tekrar giyersin öyleyse" dedi.

"Sen neden giyinmiyorsun?" diye anlam veremediğim bir ses tonumla sorarken yüzümü ekşittim. Bilseydim üşemediğini üzerimden çıkarmazdım diye düşündüm kendi kendime.

Oysa o bu halime sadece tebessümle karşılık verdi.  "Aciliyeti varmı" dedi.

Söylediğinden birşey anlamadım. Aciliyeti var mı derken !  

Farkında değildi sanırım biraz daha böyle kısa kollu gezerse hasta olacağının.

yoksa benim yüzümden mi ? ben giyindim diye mi?  Hani olur ya başkasının giyindiği şeyi veya kullandığı şeyi bir daha giymeyen ve kullanmayan takıntılar.

Olabilir mi ?

Kaşlarımı çattım. hafif terlemiştim yürürken acaba ter kokusu sinmiş olacağını mı düşünüyordu. Masanın üzerine bıraktığı kapşonlusunu elime aldım. burnuma götürdüm.

Hayır herhangi bir ter kokusu da yoktu !

Ozaman neden ? derdi neydi de bu soğuk havada inatla giyinmiyordu.

"Ne yapıyorsun ?" diye sorması ile 

Başımı olumsuz anlamda salladım.

"Yok bir şey ?" dedim.

Aklımdan geçenleri anlamış olmalı ki bakışları yüzümde asılı kaldı.

"Söyle.." dedi. Gözlerinde yanan cehenem ateşinin kıvılcımları yükseldi.

"Sadece kuruntu. birşey yok"diye karşılık verdim. 

"o yüzden mi o güzel yüzünü öyle astın?" demesi ile çattığım kaşlarımı ahenkle havalandırdım.

yüzümü güzel buluyor düşüncesi midemin içindeki kelebekleri uçurdu.

"güzel yüzüm derken.." diye sordum.

şeytansı gülümsemesi yüzüne yayıldı. "Bunu biliyor olman gerek.." dedi.

yutkundum. işte yine başlıyordu. "Elbette biliyorum !" dedim burnumu havaya dikip. "Hem Herneyse, Bunu Giyinip giyinmemek senin sorunun. ama bil diye söylüyorum. Eğer ben giyindim diye giyinmiyorsan,  hastalıklı biri değilim. kötü ise hiç kokmuyorum !" dedim. nefesimi dışarı salıp rahatladım.

ATEŞDAĞLIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin