8.AteşDağlı "Yalvaracaksın!"

31.1K 1.5K 175
                                    

Yavaşça Yaklaşan yüzüne gözlerimi kapatıp, dudaklarımı araladım. aramızdaki bu çekime artık engel olamıyordum..

Ve o an yüzüme çarpan nefesi.. "Kabul ediyorum.. " dedi.

**********

Yusufun vermiş olduğu cevaba gözlerimi kırpıştırıp başımı iki yana salladım. " Sen.. " dedim. sustum.

nasıl konuşacağımı ne cevap vermem gerektiğini bilmezken avuç içim terliyor dizlerim titriyordu.

Neler oluyor bana neden böyle hissediyorum. bakışları dudaklarıma kayması ile Yusufu ilk kez böylesine yoğun ve istekli bakışlar altında görmenin şaşkınlığa anlam veremiyordum.

yavaşça yaklaşan dudağı nefes mesafesine kadar gelirken, tepkisiz bir şekilde hipnoz edilmiş gibi öylece bakakaldığımda Gülümsedi.

Geri çekilerek tepeden bakan gözleri dudak kenarının kıvrılması ile devam ederken, alaycı bakışları sürdürmesi ile gözlerimi sıkı sıkı kapatıp derin nefes aldım.

O an yapmak istediğinin aslında beni sınamak olduğunu anlamakta geç kaldığımın farkına varırken Kapının aralanması ile deli gibi çarpan kalbim yerinden çıkacak gibiydi.

Sırıtarak içeri giren adamların Yusuf'la göz göze gelmeleri üzerine, o an başımdan aşağıya kaynar su dökülmüş gibi hissettip utançla, "Dı..Dışarıda olanlar sizlermiydiniz " dedim.

Aptal yerine konuldun bakışını gözlerinde görmenin utancı ile Yusuf'la göz göze geldim.

yüzündeki gülümsemenin kesilmiş olması aynı anda adamlarınında o yüzündeki gülümseme silinirken Yusufun, " Adamlarımı senin peşine düşen katillere benzetmen benim suçum değil" dedi.

Kaşlarımı çatıp, dişlerimi bir birine bastırdım. şimdi anlıyordum. Yusufun neden dışarıda o adamlar olduğu halde öyle rahat davrandığını..

" Benimle Dalga geçtin.. " dedim. ve göğsünden ittirerek ardıma bakmadan Kapıda olan adamlarının arasından geçip yağan yağmura aldırmadan dışarı fırladım.

ıslanmayı göze alarak nereye gittiğimi bilmeden caddeye doğru sinirli adımlarla ilerlediğimde kolumdan tutulduğum gibi ardıma çevrildim.

" Dokunma bana !!" diye avazım çıktığı kadar bağırdım.

Kaslarını çatmasını Umursamayarak gitmek için tekrar bir adım attım.

" Nereye gittiğini zannediyorsun bu yağmurda !" diye bağırması ile sorduğu soruyu duymazdan gelerek tekrar kolumdan tuttu.

" Ne o şehirli seni kızdırdım mı ?" dedi.

Daha fazla dayanamayıp içimdekileri kusarcasına bağırmaya devam ettim.

"Ama benim şehirli olmam Seninde züppe, şımarık, kendini bir halt zenneden ağa bozuntusudan başka birsey olmadığını değiştirmiyor Yusuf AteşDağlı ! " dedim.

Son söylediğim cümleyi iğrenir bir şekilde söyleyip konuşmaya devam ettiğimde, " Ağasın öylemi Peh !! Sen anca Baba parası yiyen ve bununla gezinen herkesin poh pohladığı kendini birşey zanneden işe yaramazın tekisin!" diye bağırdım.

Yaşadığım öfkeyle birlikte kalbim göğüs kafesinden çıkacak gibi hızla atarken, Nefes nefes kalmış bir şekilde uzun zamandır içimde tuttuğum sözcüklerin söylemenin rahatladığını hissediyordum.

Yusufun söylediklerime kızmasını beklerken iki kaşı ahenkle havalandı ve ifadesiz bir şekilde gözlerime öylece bakakaldı.

" Amacım seni korkutmak değildi." dedi. Omuz silkerek söylediklerime oralı bile olmamıştı.

ATEŞDAĞLIWhere stories live. Discover now