18.AteşDağlı "Sıra Bende"

15.1K 910 51
                                    

Başımı dik tutarak herşeye inat gülümsedim. "Korkmadığımı en iyi Sen bilirsin AteşDağlı.. Benim bundan sonra hırla gürle işim olmaz.. Sadece sabrediyorum. Çünkü Eğer Ben gürlersem.. Hırlayacak it kalmaz !.."

***

Arkamdan duyulan sesleri umursamadan Ibrahimin desteği ile dış kapıya yöneldim.

Şuan öfkenin doruklarında hissediyordum. Patlama noktasındaydım. Sabrımda gücümde artık kalmamıştı. Son demlerimi yaşadığım bu anlarda Sadece sabırlı olmalıydım. doğru hamleler yapmalıydım.

Bu duygu karmaşası ve içinden çıkamadığım tüm bu olaylar karşısında kendimi öylesine yorgun hissediyordum ki Sonu gelmeyen  sokaklarıma bir yenisi eklendiğini hissediyordum.

'Nereye düşmüştüm ben böyle'

Bu Koskoca şehre bir ben mi fazlaydım !

Peki ya şimdi eve nasıl gidecektim, Kızlar benden iyi haberler beklerken onlara bu durumu nasıl anlatacaktım.

'Aptal kafam nasıl inandım nasıl kandım aptal aptal aptal..'

Ama benimde Adım Azra Demircioğlu ise bu yaptıklarını yanlarına bırakmam !

'Bırakmayacağım!'

"Azra iyi görünmüyorsun.." diye İbrahimin konuşması ile düşüncelerimden sıyrıldım.

"Daha kötülerinide gördüm merak etme iyiyim ben." dedim. derin soluk aldım.

Araçtan yansıyan görüntümü görebilmek için aynaya baktığımda gördüğüm şeyle şok oldum.

'Resmen ucube gibi görünüyorum..'

Üzerimdeki katılaşan boyaya iğrenir gözlerle baktım.

İbrahimde benim baktığım yöne bakıp yüzünü ekşittirken acıyan gözlerle süzdü. "Seni evine benim bırakmamı istermisin?"

"Buna hayır Diyemem!"dedim ve ekledim. "Ama senin aracınla gitmeyelim olurmu ? Birde benim yüzünden aracın kirlensin istemiyorum."

"Saçmalama o nasıl söz !" dedi. itiraz etmeme fırsat tanımadan aracının olduğu kısma omuzlarımdan tutarak yaklaştırdı.

"Pekala ittirme gidiyorum" dedim. Bu durumda bile gülümsete bilmesine biraz olsun içimi rahatlattırken, düştüğüm bu küçük düşürücü durum içinde psikolojimde artık gel gitli olmuştu.

Başımı çevirdim, karanlığın içinde
O an gözlerim bizi izleyen Yusufla kesiştiğinde, damarlarımdaki kanın donduğunu hissettim. 

Karanlığın içinde parlayan gözleri ve
yüzünde anlam veremediğim sert ifadeye tüylerimin ürperdiğini hissettim.

Gözlerim gözlerinde kısa bir süre gezinmesi sanki bir ömür boyu sürecek gibi hissettirken, hayatımda ilkkez o an buralardan kaçıp çok uzaklara gitmek istedim.

İbrahim nereye baktığımı anlamaması için Gözlerimi zorda olsa Yusufun gözlerinden kaçırdım.

Aracın kapısını açan İbrahime yoğunlaşıp kendimi bir an önce aracın içine attım. Sırtımı koltuğa yasladım.

Karanlıkta bile ateş gibi yanan gözlerin yansımasıması dizlerimin titremesine neden olurken, yaşadığım bu duygu karmaşası içinde sanki kaybolmuştum.

"Sıra sanada gelecek Yusuf.." diye içimde biriktirdiğim nefretle mırıldandım.

"Efendim ?"

ATEŞDAĞLIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin