Hüzün Denizi

16.Bölum ; Sevgi

Yatsı ezanı okunuyor.Cami yakınlarda olmalı ses o kadar yakın ve candan geliyor ki...Tabi ben kalkıp cama bile yaklaşamıyorum...Gözlerimden yaşlar süzülüp iki ince şerit oluşturuyor soluk tenimde,kapı açılıyor silemiyorum gözlerimi.Ufak sevimli ve paytak adımlar duyuyorum.Daha sonra bir sandalye sesi sonra yatağımda minik eller hissediyorum ve birde ilaç kokusu.

"Abi"

Prenses bu.

'Efendim Rana'

Kucağima çıkıyor.

"Gelmeyince merak ettim abim bana küstümü diye annemde gelmedi."

O kadar çocuksu o kadar sevimli ki yıllardır duymadığım kardeş hasretini körükledi içimde tek çocuksan yalnızlığını paylaşacak bir kardeş olmuyor hayatında.Ne sevimli kız.

”Abi cevap vermeyecek misin?Küstün mü neden ağladın iğneler mi yaktı canını?Neden konuşmuyorsun?Abicim uyuyor musun? Olsun ben yine gelirim.Senin geldiğin gibi bak aldığın bebekte yanımda.Biliyor musun her gün sarı saçlarını tararken konuşuyoruz onla senden bahsediyorum.Odalar soğuk ama bebeğe sarılınca ısınıyorum.Onu öpüyorum o uyuyunca yalnız kalıyorum .Seni bekliyorum gelmiyorsun. Ama iyi ki varsın iyi ki verdin onu bana adını 'Sevgi' koydum neden biliyormusun? Sevgi hiçbir zaman tükenmez  ve en büyük ilaçtır.Abicim ben gideyim artık annem bugünde gelmedi ama dayım geliyor. annen çalışıyor gelemiyor diyor ama ben ona inanmıyorum.Sadece başımi sallıyorum. Annemi çok özledim.Sevgide sana geçmiş olsun diyor"

Rana ufacıksın ama  hastalık seni nasıl olgunlaştırmış...İlk ufak bir öpücük konduruyor suratıma sonra oyuncak bebeğinin suratını değdiriyor yüzüme.İlk sandalyeye atıyor mini mini adımlarını  ardından yere zıplıyor sandalyeyi yerine itip yine paytak paytak yürüyüp parmaklarının ucunda yükselip  kapının kolunu çeviriyor.

"Güle güle abicim sende gel olur mu?"

Kapının gıcırtısıni ardından kapandığını duyuyorum.Bir uyku bastırıyor.Uyursam ölürüm diye korkuyorum.Kalbim sıkışıyor derin bir soluk alıyorum son nefes olmasından korkarken. Morgtaki yaşadıklarım şeritler halinde geçiyor gözümün önünden gözlerimi kapatamıyorum.Bir süre uykuyla boğuşup yenik düşüyorum...