53. Bölüm

3.8K 124 4
                                    

Beyaz, masumiyetin en güçlü temsiliydi sanki. Kusursuz bir renkti. Siyah kadar asil miydi? Orası tartışılırdı ama beyaz olan herşey anlamlıydı. Bana göre uyum demekti, beyaz.
Her rengin yanına yakışıyor, herşeyle bir olabiliyordu.

"Rahat ol biraz, bu kadar heyecana gerek yok."

Dedim, arabayı süren Baran'ın arkadan omzunu sıkarak.

"Nasıl rahat olayım yenge? Birkere evleniyorum sonuçta."

Dedi, dikiz aynasından bana bakarak.

Bugün, genç çiftimizin düğünü vardı. Arya'yı babasının evinden almaya gidiyorduk. Baran'ın heyacanı ve telaşı her halinden belli olurken, Emir bütün tecrübesiyle gayet rahattı. Arada sırada Baran ile uğraşsada eğer arya onun için doğru kişiyse evlilik hayatının güzel olacağını da söylüyordu. Gerçekten de en önemlisi, doğru kişiyi bulmaktı.

"Baran bey, artık gece hayatı bitti."

Dedi Emir, yanında arabayı süren kardeşine bakarak.

"Bitsin, ben hayatımın kadınını bulduktan sonra karıyla kızla ne işim olur? Yıllardır bu günün hayalini kuruyordum ben."

Baran'ın söyledikleriyle ona hayran olurken alkışlayıp 'adaaammmm' diye bağırasım geldi.

"Helâl be, kardeşim."

Diyince Emir, Baran gözlerinin ucuyla abisine bakarak konuşmaya devam etti.

"Tabi ya, ne sandın Emir Hanzade? Çapkınlıkta bir yere kadar."

"Benim küçük kardeşim büyümüşte, akıllanmış. Keşke şuanki aklını ergenken kızlarla buluşup, babalarını üstümüze göndermeden önce kullansaydın."

Diye, iğneleyici bir tonla konuştu Emir.

"Geçmiş geçmişte kalmıştır abi, doyumsuzduk işte."

''Doyumsuzluk değil abiciğim o, yavşaklık.''

Baran dik dik abisine bakınca Emir dayanamayıp 'ne var?' dercesine kafasını salladı.

''Sen neden hergün başka kızlarla takılıp, gönül eğlendiriyordun o zaman?''

Dedi Baran bana da kısa bir bakış atıp gözlerini yola çevirirken,

''Ya! Neden geçmişi açıyorsunuz? Biriniz evlisiniz, diğeriniz saatler sonra resmi bir evli olacak. Şuan burada eski zamanlardaki abazalığınızı konuşuyorsunuz, çocuklarınızdan utanın!''

Diyip arkama yaslandığımda, bu ani çıkışıma ben bile şaşırmıştım.

''Senin dilin bu aralar fazla uzadı sanki,''

Emir'in ters ters bakıp söylediği cümlenin devamını;

''Kafamı bozma benim.''

Diyerek tamamlamıştı.

Kaşlarımı çatıp, kollarımı göğsümde birleştirdiğimde Baran araya girdi.

''Kadın haklı abi, evli ve çocukluyuz tartıştığımız meseleye bak.''

''Tamam Baran. Herneyse, geçmiş geçmişte kalmıştır. Anlaşıldı mı Eda Hanım?''

Diyip bana döndüğünde, gözlerimi kaçırıp cevap vermedim.

''Sana söylüyorum!''

''Anlaşıldı!''

Diye, sesimi yükselttiğimde

''İyi, aferin.''

dedi ve önüne döndü.

Ben erkek olsam ve bir kadına aşık olsam ona bağırmazdım, emir vermezdim, terslemezdim. Pekala benim kocam sinirliydi fakat işine gelince süt dökmüş kedi gibi şirinlik yapıyordu. Dengesiz ruhuna deli oluyordum, her ne kadar severse sevsin kendinden asla taviz vermiyordu.

TÖRE SONUCU EVLİLİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin