TÖRE SONUCU EVLİLİK

Bölüm 14

perdenin arasından yüzüme çarpan güneş ışınlarıyla açtım gözlerimi. hava ılıktı bahar havası gibi. o yüzden çok kalın şeyler giymek istemedim sarı kareli gömleğimle altına bol paça pantolonumu giydim saçlarımıda toplayıp at kuyrugu yaptım güzel görünüyordum. emir aşağıya inmişti hayret normalde erken kalkmazdı . demekki uykusunu almış . bende aşağıya bahceye kahvaltıya indim yine neşeli bir yüz ifadesi vardı yüzlerinde . ben masaya emirin yanına geçip '' günaydın''

dedim . onlarda hep bir ağızdan günaydın dedi. sonra kahvaltımızı yaptık emir ve kayınbabam işe gitti baranda biraz evde vakit geçirip gidecekmiş işe. bizde nurşen ablayla çardakta oturuyorduk . yarın abim gelecek diye yarın kendi evine geçeceğini söyledi . biraz üzülmüştüm aslında sonuçta onunla iyi vakit geçiriyordum . kötü görümcelerden değildi bana iğneleyici laflar kullanmıyodu kibirli değildi beni seviyodu e tabi bende ona karşı öyleydim. bana bebeğini abime nasıl açıklayacağını söylüyordu abim çocukları sever eminim sevincinden havalara uçacaktır . biz sohbeti iyice koyulaştırınca baran geldi yanımıza ablasının yanağından bir makas aldı ve bize ben işe gidiyorum diyerek çıktı konaktan biraz rüüzgar esince bizde içeriye geçtik sonuçta nurşen abla hamile hasta felan olursa ilaçta kullanamaz mahvolur valla. içeriye geçip biraz televizyon izledik . ben telefonu kurcalarken nurşen ablada elinde şiş ve yünle bebeğine yelek örüyordu benimde ilgiimi çekti açıkçası

''aaa nurşen abla sen iş işlemeyi biliyomuydun''

''tabi ya ne sandın biliyorum ''

''ne güzel keşke bende bilseydim . canım sıkıldıkça bende örerdim''

''bir ara öğretirim sana merak etme''

''gerçekten mi . çok teşekkür ederim. cinsiyeti belli olunca daha güzel renkli şeyler örersin''

''evet şimdilik beyaz örüyorum inşallah öğrenince daha güzel daha farklı şeyler örerim''

''isim düşündünmü ''

''bilmem yani hiç aklıma gelmedi abine söyleyince birlikte karar veririz heralde''

''evet daha doğru olur''

biraz daha sohbetten sonra ben mutfağa gitmiştim biraz ordakilerlede konuşup birlikte yemekleri taşımaya yardım ettim . sofra tam hazır oluncada masaya oturduk . sofra sadece halil ağa nihal hanım nurşen abla ve ben vardık yine baran ve emir ortalıkta yoktu . sofra toplandıktan sonra bahçede oturuyorduk hepimiz sonra kapı açıldı ve baran geldi nihal hanım ayaklanıp oğlunu karşıladı.

''hoşgeldin oğul gel bak bizde çardakta oturuyorduk. hayırdır abin arabayımı parkediyo''

''yoo ben kendi arabamla geldim ''

''nasıl abinin yanında değilmiydin''

''yok ana ben biraz şirkete geçtim ordanda arkadaşlarımın yanındaydım şimdide eve geldim''

''hıı biz sizi birlikte zannettik . neyse geç otur hadi ''

Emir ve baran birlikte değillerse nerde bu adam telefonunada ulaşılamıyo kayınbabam aramıştı. yine heralde geç gelecek . EMİRİN AĞZINDAN

işten geç çıkmıştım birşeyler içmek içinde bir bara gittim bekarken almanyaya hem gezmeye hemde iş için gitmiştim ve orda mari adlı bir kızla tanıştım sevgili olmuştuk . mari türkçe biliyodu ve bir kaç kerede türkiyeye gelmişti şuan gördümki yine türkiyede ve bu barda çalışıyo. bir kaç kadeh birşeyler içtim diye kafam güzeldi . ben mariden ayrılıp türkiyeye gelmiştim kız beni deli gibi seviyodu. marinin yanına gidip oturdum . sarhoşum diye dediklerimi bilmiyordum

''mari''

''emir , ne arıyo sen burda''

''birşeyler içmeye geldim hayırdır. beni görünce aşkın mı depreşti'' (kahkaha atar)

''ne saçmalıyo sen emir. iyi diilsin evine git, ama bu halde asla gidemessin. ben gidip bi taksi çağırıyo .bekle burda''

kız tam kalkacakken kızı ani bir hareketle oturtur ve kızı kendine çekip dudaklarına yaklaşır

''yapma emir, ben seni unutana kadar çok acılar çektim. şimdi bana daha çok yaklaşıpta beni kendine bağlama''

kız emirin parmağındaki yüzüğü görür ve kendini emirden yavaş yavaş çeker.

''kalk hadi seni karına teslim edeyim, tek başına arabayı kullanamazsın seni sağ salim evine bırakayım''

arabaya binerler . arabayı mari kullanır ve konağın önüne gelirler. mari emirin kolunun altına girmiş yürümesine yardımcı oluyordu.

Emir yüksek bir sesle bağırmıştı

''HANZADE AİLESİİİ!''

EDANIN AĞZINDAN

odalara dağılmıştık saat gece 12yi geçiyordu ben tam üstümü değişmeye kalkarken emirin sesiyle aşağıya koştum sadece ben değil tüm konak sesi duymuş ve bahçedeydi bir kız emirin kollarının arasında onu taşıyordu sarmaş dolaş görünüyorlardı . benim için koskocaman bir şok olmustu. bütün dünyam yıkılmıştı . gözlerim dolmuştu hala karşımdaki görüntüyü çözemiyordum . sarhoş emir ve kollarında kız. kaynanam söze girdi

''oğlum bu ne hal''

''ne varmış halimde ana ''

kayınbabam sert bir ses tonu ile barana şunları söyledi

''baran al şunu odasına çıkar''

baran tam abisini almaya doğru bir iki adım atarken emir şunları söyledi

''hayır hayır hayır bir dakika . mari beni karıma teslim edecekmiş . EDAAA gel hadi gel . ne duruyosun hadii''

ben yıkılmış bir şekildeydim hayal kırıklıklarıyla sallana sallana ve gözümdeki dolu akmamış yaşlarla emirin yanına gittim emiri aldım be mari denen kızda ''kötü haldeydi fena sarhoştu başına birşey gelmesin diye getirdim iyi geceler'' diyerek hızlı adımlarla konaktan çıktı . kayınbabam emirin yanına gelip bir tokat attı ama iyi bir tokattı oldukça sert ve kuvvetli . kaynanam nurşen abla ve baran gelip emirin kalkmasına yardım etti emir hala sarhoştu az önceki gibi saçmalamıyordu ama hala alkolün etkisi geçmemişti kayınbabam ciddi bir ses tonu ile ''seninle yarın görüşeceğiz emir ağa'' dedi ve odasına çıktı bende emiri odaya çıkartıyordum herkes yeniden odasına çekilmişti . kaynanam rojdaya kahve yapıp odaya getirmesini emretmiş rojda kahveyi bana verip gitti ve bende emirin yanına gittim emir elini saçlarının arasına almış dirseklerinide dizine koymuş yatakta oturuyordu

''al''

''ne bu''

''kahve alsana''

''içmiycem uykum var''

dedi ve yatağın içine girdi uyudu. bende puf koltugun üstünde oturmus ağlıyordum sinirlerim boşalmıştı hayal kırıklığına uğramıştım resmen eve kızla geldi hala inanamıyordum umarım bu yaptığının mantıklı bir açıklaması olur . elimi yüzümü yıkadım ve yataga girdim emire sırtımı döndüm ve uyudum