Çekimler boyunca üyelerin çalışanlar ile olan uyumuna hayran kalmıştım hepsi herkese karşı saygılı ve seviyeli davranıyordu , sahne arkalarında anlatılan idollar şöyle idoller böyle durumlarının tam tersiydiler.

İşlerimizi bitirdiğimizde bütün çalışanlara teşekkür edip emekleri için tekrar tekrar önlerinde eğilmiştik onların işi de gerçekten kolay bir iş değildi.

Otele dönüp herkes valizlerini aldığında ben de çıkış işlemleri için uğraşıyordum, henüz Bai ile hala karşılaşmamıştık ama sanki her yerden çıkabilirmiş gibi hissediyordum. Tedirgin geçen işlemlerin ardından arabamız gelmiş ve ben alelacele çocukları arabaya bindirip havaalanının yolunu tutmuştum.

Otele arkamı dönüp baktığımda bir daha karşılaşmamak için dua ediyordum, havaalanında bizi karşılıyan Ahgaseler eşliğinde havaalanına giriş yapmıştık,
hala bazı fanların beni ve Jackson olayını unutmamış olmaları beni şaşırtmıştı  çünkü bana laf atmışlardı.

Fanlar hala unutmamışken aynı gruptan farklı bir üyeyle adım çıkarsa neler olabileceğini düşündüm muhtemelen bu sefer dayak ile kalmaz ölürdüm.

Uçak için işlemleri halletiğimizde bekleme kısmına geçip beklemeye başladık.

"Min-ah hala uçaktan korkuyor musun?" Youngjae'nin beni düşünmesi gerçekten ince bir davranıştı.

"Ah hayır eskisi kadar değil." Dedim elimde ki pasaportu çantama sıkıştırırken.

"Sevindim bir sıkıntı yaşarsan bana söylemen yeterli." Dediğinde bana her zamanki gülümsemelerinden birini yolluyordu.

"Bıktım senden Youngjae sana kaç defa daha söylemem gerekiyor o benim kızım."

"Hyung ben de senden bıktım çok büyük bir tesadüf , sizce de öyle değil mi?" Elinde tuttuğu telefonuyla üyeleri gösterirken konuşmuştu.

"Sabrımı zorluyorsun Choi Youngjae." Jackson ona cevap vermekten asla bıkmıyordu.

"O benim arkadaşım aramızdaki ilişkiye karışamazsın." Evet biz iki iyi arkadaştık ve Youngjae'nin bana saçma sapan yürümelerine çok takılmıyordum sadece
eğleniyorduk.

"O benim sevgilim istediğimi yaparım."

Dediğinde dizimdeki elimi sıkıca tutup kendi kucağına koymuştu , kahkaha atmadan duramamıştım aslında elim onun avcuna çok yakışıyordu ama biri bizi görebilirdi elimi çabucak geri çekmiştim.

"Tekrar bir fotoğraf vakası istemiyorum." Dedim fısıldayarak beni başıyla onaylamıştı.

Uçak saatimiz geldiğinde hep birlikte uçağa binip yerlerimize geçtik yaklaşık iki saat kırk dakika kadar uçacaktık ama uçakta inme ve binme işlerini de hesapladığımızda en az dört saatimiz havaalanında ölüyordu. Şimdilik geri döndüğümzde pratiklerine devam edip klibin düzenlenmesini bekleyecektik.

Yeni comebackleri için fotoğraflar çekilmiş belli tarihlerde yayınlanmaya başlayacaktı, şu an tek sorumluluğum gibip haber işini ve Soe'yi halletmek olmalıydı.

Kore'ye vardığımızda havasını içime çektim nereye gidersen git insanın memleketi hep başka hissetiriyordu, tanıdık ve bildiğin bir yerde olmak insana güven veriyordu.

Bizi bekleyen arabamıza atlayıp şirkete doğru giderken hava çoktan kararmıştı çocukları yurda bırakıp Jaebum ile ikimiz şirkete konuşmaya gidecektik, üyelere eve gideceğimi söylemiştim muhtemelen gidip bu konuyu halletmeye çalışacağım desem Jackson ve Yugyeom peşime takılır diğer üyeler öğrenir başıma bir sürü iş açardım.

BENİMLE KAL | Jackson WangWhere stories live. Discover now