54. Bölüm: Beni Birakma

2.9K 92 14
                                    

     Uzun bir bölüm oldu. Bölümü okuduktan sonra hikayenin yeni gidisatiyla ilgili yorumlarinizi bekliyorum, mutlaka. Olumlu ya da olumsuz yöndeki bütün fikirlerinize ihtiyacim var. Herkese keyifli okumalar diliyorum. Votelemeyi de unutmayin lütfen ;))

    Multimedyada Arya var.

 

 

*

 

 

    "Nereye gidiyorsunuz, Arya?" diye sordu Beren, sertce.

    Arkami döndügüm anda Beren'le göz göze geldim. "Yalanlarla yüzlesme gezisine cikmaya karar verdik. Sen de gelmek ister misin, Beren? Ailelerimiz hakkinda ki gerceklerle yüzlesmeye cesaretin var mi? Fakat sunu bil ki, bu arabaya binersen artik hicbir sey eskisi gibi olmayacak!" diye bagirdim. Üzerine yürümeye basladigimda catilmis kaslari benimle Tony'nin arasinda dolasiyordu.

    "Ne demeye calisiyorsun, Arya?" diye bagirdi, Beren.

    "Bence ne dedigimi anladin. Gayet acik konusmustum oysa! Simdi sen bana, babalarimizin bir araya gelip puro icerken borsadan konustuklarini söyleyebilir misin?"

    "Aslinda onu da yapiyorlar." diye araya girdi, Tony.

    "Hey allahim ya!" avuc iclerimi sakaklarima dayadim ve Beren'den bir kac adim geri cekildim.

    Beren, yumruklarini sikti ve Tony'nin üzerine yürüdü. Gögsünün üzerinden yakasini tuttugu gibi bedenini sertce arabaya carpti. Elleri hala yakasini sikica tutarken "Ne söyledin ona?" diye kükredi.

    "Beren, bak onun da bilmeye hakki var." diye aciklama yapiyordu, Tony.

    Beren'i kolundan tuttum ve Tony'yi onun ellerinden kurtarmaya calistim. "Birak onu, Beren!"

    "Iyi bok yedin!" dedi, Beren tükürür gibi ve Tony'yi iterek birakti. Eliyle evin tarafini gösterdi. "Hadi git, digerlerine de anlat. Onlarin da ögrenmeye hakki var." diye konustu sinirle.

    "Hayir!" diye bagirdim. "Baska hic kimse birsey ögrenmeyecek. Derin ve Bartu, babalari sayesinde yeterince hayal kirikligi yasadilar. Asil Kutay, mükemmel babasinin ne haltlar karistirdigini ögrense büyük hayal kirikligina ugrar." Sesim gittikce fisiltiya dönüsürken bakislarimi bosluga cevirdim. "Mükemmel oldugunu sandigin babanin seni hayal kirikligina ugratmasinin nasil hissettirdigini artik cok iyi biliyorum." Bakislarimi yukari kaldirdim ve Beren'e baktim. "Bu yüzden ikinizde susacaksiniz ve eskiden oldugu gibi saklamaya devam edeceksiniz. Simdi! Konusacak seylerimiz olduguna göre; kimsenin bizi rahatsiz edemeyecegi, sakin bir yere gidelim. Bildiginiz herseyi, hic bir detayi atlamadan bana anlatacaksiniz." dedim isaret parmagimi üzerlerine dogrulturken.

    Tony, basini salladi ve arabasinin etrafinda dolasip söför koltuguna oturdu. Beren ise bana bakarak cene kaslarini sikmakla mesguldü. Artik sabrim tükenmek üzereydi. "Eger gelmeyeceksen cekil yolumdan!"

    "Tabii ki geliyorum!" dedi ve arabanin ön kapisini acip oturdu. Bende arabada ki yerimi alinca Tony, gaza basti ve yola ciktik.

    Hayal kirikligina ugramis miydin? Evet! Su an icimdeki öfkenin sonu var miydi? Hayir! O zaman neden böyle hissediyordum. Su an kafayi yemis ve babamla yüzlesmek icin coktan havaalaninin yolunu tutmus olmam gerekirdi. Oysa ben, sanki bunu bekliyormus gibi sasklinlik duymak yerine durumu kabullenmistim. Babama bunun hesabini soracak miydim? Evet, birgün soracaktim ama o gün bugün degildi.

Tesadüf Serisi 1: TESADÜFI SEYLERWhere stories live. Discover now