Tesadüf Serisi 1: TESADÜFI SEYLER

50. Bölüm: En Cok Kötü Kizlar Eglenir

    "Asla hayir diyemem."

    Derin, önündekilerle ugrasmaya basladiginda gözüm Tony'ye kaydi. Elindeki telefonla hizli hizli biriyle mesajlasiyordu. Kendini öylesine kaptirmisti ki onu izledigimin bile farkinda degildi. Belki de kiz arkadasiyla konusuyordu. Önemli bir konu oldugu tahmin ettim.

     "Iste hazir. Al bakalim." dedi, Derin ve Margarita'mi önüme uzatti.

    "Tesekkürler!" dedi, Beren ve önümden kaptigi gibi dudaklarina götürdü.

    "Beren! O benimdi." diye tepki gösterdim ona.

    "Artik benim." dedi ve göz kirpti.

    Iyi senin olsun, kendini begenmis ego yigini!

    "Ellerine saglik, Derincim. Harika olmus." dedi, Beren.

    "Bir kac siki barmenle takilmisligim olmustu. Birseyler kaptim iste." dedi, Derin.

    "Bende istiyorum." dedim dudaklarimi uzatarak.

    Beren'in gözleri dudaklarima kayarken ickisi elinde kaldi. Firsat bu firsat deyip, bu dalginligindan yararlanip ani bir hareketle elindeki bardagi kaptigim gibi dudaklarima götürdüm ve büyük bir yudum alip mideme indirdim.

    "Ohh, buz gibi. Mmm gercekten cok güzel olmus." derken, Beren'e omzumun kenarindan baktim.

    "Begendiginize sevindim. Ikinizinde!" derken gözleri bir benim bir Beren'in üzerinde dolasiyordu.

    Beren, aniden irkilmis gibi "Hey o benim ickimdi!" dedi aniden.

    "Cok gec, artik benim!" dedim onu taklit ederek. O da bana ayni seyi söylemisti daha 30 saniye önce.

    Beren, gözlerini kisarak yüzüme bakti. Sonra önüne döndü ve hemen yanimdaki tabureye kuruldu. "Daha yok mu?" diye sordu, Derin'e.

    Derin, gülümsedi. "Bir sürahilik hazirladim."

    "Süpersin." dedim ve ickimden bir yudum daha aldim.

    "Yalniz, hizmetimiz aksama kadar devam etmez, söyleyeyim." diye uyardi, Derin.

    "Merak etme, zaten seni yormayi düsünmüyorum. Bir saate kadar bunun icin ve yemek hazirlamak icin birileri gelecek." dedi, Tony elindeki telefonu cebine koyarken.

    "O zaman güneslenme vakti!" birden sevincle yerinde sicradi, Derin.

    "Önce denize, sonra da dogruca chaiselonguelara!"

    *

    Günün geri kalani yüzerek, güneslenerek ve sonradan gelen barmenin hazirladigi ickileri tüketmekle gecti. Tony, böyle bir teklif yaptiginda ilk basta cekimser kalmistim, ne yalan söyleyeyim. Ancak günümüz o kadar keyifli -bazi durumlar haricinde- gecmisti ki, simdi buraya geldigimiz icin ne kadar dogru bir karar verdigimizi düsünüyordum. Aksam yemegi yedikten sonra mayomu cikarip üzerime cantamdaki kiyafetlerimden birini giydim. Evin önündeki kumsalda ates yakilmisti ve herkes etrafinda oturmus sohbet ediyordu.

    Bart, bosalan bira siselerinden birini daha yan tarafina koyarken vaz gecti ve önüme atti. "Hadi sise cevirmece oynayalim!" dedi.

    "En son 13 yasimdayken oynamistim, sanirim." dedi, Tony'nin arkadaslarindan biri.

    "Onu daha sonra oynayabiliriz ama su an benim aklima daha iyi bir fikir geldi. Hadi su oyun var ya, adini simdi hatirlayamiyorum. Biri ben bunu yapmadim der ve grubun icinde eger o kisinin yapmadim dedigi seyi yapmis olanlar varsa elindeki kücük kadehlerdeki Teaquila'yi kafasina diker." dedi, Derin.