{7}

5.2K 196 32
                                    

Evet yeni bölümle karşınızdayım. Emeğe saygı duyup yorum ve vote vermeyi unutmayın. İyi okumalar.

Bölüm şarkısı: Duman- "Aman-Aman.

Medya: ATEŞ MERTOĞLU

            "DÜZENLENMİŞTİR"

Ben bir öksüzüm. Dallarımdan kopan yaprağım. Yetim kaldım. Daha ilk başlarda hayata 1:0 yenik başladım. Ben bir cahilim. Anne kelimesininin anlamını kavrayamadım. Ben bir sağırım. Baba nasihetini dinleyemedim. Ben bir körüm. Sevgi göremedim. Ben bir sakatım. Hayallerime yürümekte zorlanıyorum. Ve ben bir dilsizim. Hiç kimseye "seni seviyorum, iyi ki varsın" diyemeyecek kadar.....

Ateşin ağzından

Anne ve babamı kayb ettiyimde daha çocuktum. Önce İzmirde ninemin yanında kalsam da sonra halam beni kendisiyle İstanbula getirdi. Halam bana hep çok iyi baksa da, her ne istediysem alsa da, yine de anne ve babasız olmam beni hep yaralamıştı.  Hatırlıyorum çocukken her akşam odama gelip yatarken halam beni öpüp gittikten sonra balkona çıkar, semaya bakarak sanki annem ve babam ordan bana bakıyormuş gibi ağlardım. Öyle sanırdım ki, ağladığımı görünce bana acır ve yanıma gelirler.  Çocuk aklı işte. Gelmediler...
Bi gece yine halam beni öperek odadan çıktığı gibi bende adeti üzere balkona çıkıp ağlamaya başladım. Bu defa halam benim hıçkırıklarımı duymuş yanıma gelmişti. Elimden tutup beni yatağa oturttu ve yanağımdan öptü. Bana o gece hayata karşı dimdik durmayı öğretti. Bana hiç kimseye fazla güvenmemeyi, ağlamamayı her ağladıkça daha çok ezileceğimi, dim dik durmamı aklıma kazırcasına söyledi. Ve ben her dediğini kendime nasihat ettim. Zaman geçti ve ben 18 yaşıma geldim ve halam babamdan kalma şirketi bana devr etti. Çok genç olmama rağmen şirketi her geçen yıl daha da büyüttüm. Başarılarım sayesinde dünyada tanındım. Ama bunun için az çalışmadım değil. Hani derler ya, başarının anahtarı çok çalışmaktır. Yani baba parası yiyenlerden olmadım ben. Bu yolda bana Ali de destek oluyordu. Ali bizim komşumuzdu. Onunla çocukluktan arkadaştık ve üniversiteyi de beraber okuduk. Şimdi kendisi benim sağ kolum. Onunla her sırrımı paylaşırım çünkü güvendiğim tek insan o. Kadınlara güvenmemeyi de Aliden sonra öyrendim. Biliyorsunuz Leyla sürtüyü kardeşimi zamanında az incitmedi. O zamandan kadınlardan nefret ederim, zaten hep ettim. Çünkü gördüğüm kadınların hepsi hep bana bir sürtük gibi yaklaştılar ve bende onları hep bi gecelik gördüm. Neden görmeyeyim ki zaten kendileri istiyorlardı ve bende değerlendiriyordum. Ve bu yüzden de kadınlar hep benim gözümde bi sürtüktü. Tabii ki hepsi değil. Sadece benim karşıma iyisi hiç çıkmadı. Annem gibi birini bulmadım mesela. İstediğim her kadını elde ederdim. Hepsi bir bakışımla yatağımda olurdu. Şimdi Züleyha denen bu kıza takmıştım. Onun da aslında başka kadınlardan farkı yoktu. O da beni elde etmeye çalışıyordu. Ama tek fark onun kimsesiz olmasıydı. Aslında ona yardım etmezdim ama ona fazla kötülük yapmıştım sanırım. Ve bunun içinde ona yardım etmek istiyordum. Sadece yardım etmek istiyordum. Çünkü onun bi kimsesiz olduğunu duyduğumda dünya başıma dönmüştü ve ona yardım ederek vicdanımı rahatlatacaktım. Ama bu onun bi sürtük olmasını değiştirmiyordu. Yani hala onun iyi ve ya temiz olduğuna inanmıyordum. Sanırım hiç bi zaman inanmayacağımda. Ona sadece benim yüzümden evsiz kaldı diye yardım edecektim. Ha bide halamın "seninle gurur duyuyorum" ifadesi vardı. Ben halamın gözünde ne kadar da iyi biriydim. Oysa ki, hiç bir şeyi hak etmeyen züppenin tekiyim. Ve hiç olmassa bu konuda halamı yanıltmayacaktım. Ve bu yüzden de o kıza benimle kalmasını teklif ettim. Sonra ona bi ev alıp iş de bulunca zaten göndericektim. Ama bi taraftan da onun bana böyle rol yapması hoşuma gitmiş ve bu oyunun sonunu merak ediyordum. Muhtemelen eve getirdiğim ilk gece o da odama gelip koynuma girecekti. Hem baksana ilk teklifimde benimle kalmayı kabul etti,   hemde gurur yapmadan. Bu o demek oluyor ki, o hemde bi GURURSUZ!

SONUM (TAMAMLANDI, DÜZENLENİYOR)Where stories live. Discover now