51. Bölüm "Gitmişti"

90.6K 4K 948
                                    

MASAL ALYA

Siyah küpelerimi kulağıma taktıktan sonra derin bir nefes alarak aynada kendime baktım.

Üzerime tam oturan siyah, dizlerimde olan kalın askılı elbise, ayağımda siyah platform topuklu ayakkabılar ve sade bir makyaj...

Siyah bana yakışıyordu.

At kuyruğu yaptığım saçlarıma da şöyle bir baktığıktan sonra çantamı aldığımda odadan çıkıp, merdivenlerden indim. Salondan gelen Ömür'ün gülme sesi yüzümde gülümseme oluştururken salonun kapısından usulca içeri baktım.

"Baba sizi ham yapsın mı? Önce şekerden tatlı parmaklarınızdan başlayayım."

Büyük koltukta yan yana yatan Âlâ ve Ömer henüz iki aylık oldukları için babalarının yaptığı komik davranışlara ufak tebessümle karşılık veriyorlarken Ömür, Âlâ ve Ömer'in parmaklarını ısırıyor gibi yaptıktan sonra onları öpmeye başladı.

Bu tablo daha çok gülümsememi sağlarken üzerindeki bakışları fark eden Ömür bana baktığında hala gülüyordu.

"Anneleri, ikisini de yesem ne olur?"

Ben de gülerken onlara doğru birkaç adım attım.

"Onları yersen çok üzülürüm. Ben ne yaparım çocuklarımsız?" dedim dudaklarımı bükerken.

"O zaman şimdilik sevmekle yetineceğim. "

Beraber gülüşürken çocukların yanına gittiğimde Âlâ'yı kucağıma aldım.

"Çıkalım mı artık?" diye sordum, Ömer'i kucağına alan Ömür'e.

"Oyalanmadan çıkalım. Daha çocukları anneme bırakacağız. Geç kalmayalım."

Evden çıktıktan sonra kısa sürede annemlere vardığımızda çocukları anneme bırakıp, tekrardan arabayı bindik.

Bugün Ömür'lerin iş yaptığı şirketle yemek yiyecektik. Bu yüzden çocukları da anneme bırakmıştık.

"Hemen döneriz değil mi hayatım? Çünkü annem çocuklarla başa çıkamayabilir. "

"Yok güzelim. Fazla oyalanmayız."

Başımla onaylarken aklıma takılan soruyu sordum.

"Abim ve Vuslat neden gitmiyor da biz gidiyoruz bu yemeğe? Onlarda ortak değiller mi şirkete? Bizim çocuklarımız var. Keşke onlar gitselerdi."

"Araf amcadan fırsat bulup, dışarı çıkmışlar. Biliyorsun Araf amcanın baskısını... Birbirlerine ayırdıkları vakti işe harcamasınlar şimdi. Hem uzun zamandan beri ilk kez beraber dışarı çıktık. Fena mı oldu?"

"Orası öyle tabi. " dedim tebessümle.

Bir saat içinde şirketin iş yapacağı kişilerle yemek yiyeceğimiz mekana gelmiş, karşı tarafla tanışmış, sohbet havasında yemekler yenmeye başlanmıştı. Masada Ömür ve benim dışımda karşı tarafın patronu olan Oğuz Bey, kızı Nehir Hanım ve sekreterleri olan bir de bayan vardı.

Nehir Hanım buraya geldiğimizden beri kahkahaları eksilmezken sürekli Ömür'le diyalog içerisinde olması beni rahatsız etmeye başlamıştı.

"Bende artık şirketin başına geçtim. Hep beraber çalışıp, günün çoğu zamanı birbirimizi göreceğiz. Artık bana yardımcı olursun Ömür."

Ömür ufak bir tebessümle "Şirketin tek patronu ben değilim Nehir Hanım. Vuslat Hanım eminim size hem arkadaş hem de yardımcı olacaktır. " dedi.

Nehir Hanım gülerken elini yanında oturan Ömür'ün bacağına koyduğunda ağzım hayretle aralanmış, kaşlarım havaya kalkmıştı. Bu samimiyet nereden geliyordu?

ORMANTİK MAFYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin