"Cicikuğğğş!"

3.1K 249 67
                                    

Merhaba arkadaşlar! Ölmedim, yaşıyorum. Ama okuldan dolayı azıcık ölmüş de olabilirim, bilmiyorum.

Derslerimiz biraz ağır geçtiği için bölüm atamıyorum ponçiklerim. Adam gibi çalışamıyorum da ama vicdan azabından başka bir şey de yapamıyorum.

Çok çok çok uzun beklettiğim çok çok çok özür diliyorum. Umarım bölüm beklentinizi karşılar!

Yorum yapmayı unutmayın, sizi seviyorum! xoxo.

-Yazarişko.

GÖKSU
Öylece baktım. Ve bir şu an içinde bulunduğumuz durum gülme krizine sokmaya yetiyordu. Murat’ın önüne geçen Gökçe,

“Ona vurma Beeey!” diye bağırmaya başladı. Hayır bundan önce gene bir nebze ama Gökçe’nin o efsane ses tonu, hareketleri ve mimikleriyle kendimi bir anda yere oturmuş bir şekilde gülerken buldum. Ben öyle gülmeye başlayınca tüm bakışlar bana döndü. Ortamda oluşan sessizliği Gece’nin kıkırdaması bozunca hepimiz gülmeye başladık. Murat-Aras-Müge üçlüsü hariç.

“GÜLMEYİ KESİN!” diye kükreyen Murat’la tekrar o sessizliğe gömüldük. Murat derin bir nefes aldı. Bir şey söyleyecekti, sustu. Buğra,

“Lan oğlum. Aras sen harbi salaksın he. Lan madem böyle bir şey planlıyorsun kızın abisinin evinde mi yapılır bu?” dedi.

“Valla enişte bey sana diss atmayı hiç istemiyorum ama  sen abilerinin yanında aşkını haykırmıştın ya.” Dedi Gece. Buğra bir an düşündükten sonra,

“Biz haykırırız kardeş. Bizim sevdamız çok büyük.” Dedi.

“Bizimki küçük mü birader?” dedi Aras bir an ortaya atlayarak. Murat tam sinirden kuduracakken Müge’nin bir anda yere yığılmasıyla hepimiz ona döndük. Aras yerden kaldırıp koltuğa bıraktı.

“Müge... Aç gözlerini güzelim...” dedi Aras saçlarından okşarken. Murat sinirle bize döndü. Tam söylenecekti ki Müge,

“Höğ?” diyerek gözlerini açtı. Yüzyılın uyanması. Hepimiz Müge’ye baktık. Murat,

“İyi misin Müge?”
“İyiyim. Ne oldu ki?”
“Bayıldın.”
“Yaaa! Oha ilk defa. Ay hiçbir şey hatırlamıyorum. Gözlerim karardı gerisini hatırlamıyoruğğuğuum...” dedi adeta bir Kerimcan Durmaz edasıyla. Ne kadar da Kerimcan bir kız diye geçirdim içimden. Aras,

“Müge biraz yalnız mı konuşsak?” dediğinde Murat tam bağıracaktı ki Gökçe tuttu. Bu hareketi bana tam olarak... Açıklayamıyorum... Böyle her şeyi idare eden kadınlar olur ya... Ondan işte. Gökçe’yi böyle görmek nedensizce hoşuma gitti. Kendi kendime gülümsedim.

Buğra omzumdan öptü. Kafamı ona çevirince dudağımın kenarından öptü ve belimden sarıldı. Müge’yle Aras dışarı çıkarken Murat sinirle Gökçe’ye döndü.

“Kadın sen niye tutuyorsun beni?”
“Murat gerçekten seni anlamıyorum. Aras, Müge’yi üzecek biri değil ki. Birbirlerini seviyorlar belli. Şimdi sinirle hareket ediyorsun ama böyle yaparak Müge’yi asıl üzen sen olacaksın. Ben sadece hepimizin mutlu olmasını istiyorum.”

Gökçe’nin söylediklerinden sonra Murat uzun bir sessizlik yaşadı. Ve daha sonra da Gökçe’yi kolundan çekip başından öptü.

“Haklısın, farkındayım... Sadece sinirlendim işte.”
“Sinirine sahip çık enişte bey!” diye hönkürdü Gece. Kafamı salladım.

“Aynen. Sen bizim kızı almayı biliyorsun ama...” dediğimde Gökçe saçındaki tel tokaları tek tek çıkartıp bana attı. O sırada Murat bana diss atmaya başladı.

3GHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin