3G

"Bülent Arslan olmak bunu gerektirir!"

Huhuu! Selam civcivlerim! Bölümü yazdım hemen atayım dedim, daha fazla bekletmeyeyim dedim. Bence iyi oldu be. 

Bugün çok konuşmuyorum arkadaşlar! 

Ve bu bölüm ilk defa Umay'ın ağzından yazdım! Çünkü şartlar bunu gerektirdi arkadaşlar. Çünkü artık... Burdan gerisi spoiye giriyor. Bölüm sonuna yazacağım aşklarım!

-Umayı hatırlamayan olursa Cide de evlerine gelmişti, Gökhan'ın aşkısı.- 

Bu arada Bülent Amca idolümüz. 

İyi okumalar civcivler!

-İlham gelen yazarınız. 

GÖKSU

"Ya saçmalama ne demek gelmiyorum?" dedi Gece öldürücü bakışlarını Gökçe'ye atarken. Haklıydı da. Çünkü bu akşam Tunç, Gecelere yemeğe gelecekti ve Gece bir saçmalık yapmayayım diye bizi de götürecekti. Gerçi o götürmese bile ben o sahneyi kaçırır mıyım? Asla.

"Kızlar bakın cidden gözlerimin altı şiş. Zaten her yere zorla götürüyorsunuz şu tipimle," dediğinde Gece,

"İyi Gökçe sen beni yalnız bırak. Tamam mı?" dediğinde Gökçe gene nereden çıkardığını anlamadığım kepçeyi Gece'nin beline değdirerek Gece'nin 490850934850 metre zıplamasına sebep oldu. Gece biraz fazla gıdıklanır.

"Bana trip atarsan yemin ediyorum Tunç'un tam bir pislik olduğunu gider amcama söylerim. O kıyamaz da bana. Abin falan da bana destek verir zaten. Heyt Gece heyt! Bir daha beni tehdit etme!" diye bağırdı. Sonra da sanki hiçbir şey olmamış gibi yerine oturdu. Bu haline güldüm.

Buğra'nın bana söylediklerinin üstünden 5 gün geçmişti. O günden beri görmemiştim ve gerçekten çok özlemiştim. Ona bir şey yapmak istiyorum ama Gökçe'nin doğum günün geçmesini bekliyorum. Bu araya sıkıştırmam biraz saçma olur. Zaten yarın akşam muhtemelen bir köşede sıkıştırıp söylerim.

Kendimi toparladım ve aşağıya indim. Daha sonra Gece'yle evden çıktık. Tam çıkarken Buğra'yı görünce Gece selam verdi. Bense sesimi çok çıkarmadım.

"Ne haber Buğra?" dedi Gece. Kafamı kaldırıp Buğra'ya baktım. Gene o benim çok etkilendiğim yarım ağız gülüşü yüzündeydi. Gerçi ben her gülüşünden etkileniyordum. Hala da etkileniyorum.

"İyidir siz?" dediğinde gülümsedim. O kadar günün üstüne görmek iyi gelmişti. Çok fazla.

"Biz de iyi. Biliyorsun akşam Tunç geliyor," dediğinde kıkırdamama engel olamadım açıkçası.

"Hastanede görüşürüz," dediğimde Gece kolumu cimcikledi. Bunun üstüne kahkaha atmadan duramadım. Buğra da güldü.

"Belki bende gelirim. Giray gel falan demişti," dediğinde heyecanla suratına baktım. Tamam, bu bana yetmemişti. Daha uzun görmeye ihtiyacım vardı. Bir gecede özleyen adamım ben.

"Gerçekten gelecek misin?" dediğim de omuzlarını silkti.

"Murat'a da yardım edebilirim bilmiyorum," dediğinde kafamı salladım. Tabi ki canım enişteme tehdit içerikli mesaj atmayacağım salak mısınız? Buğra'nın ısrarları üzerine bizi o bıraktı tabi. Ben de Gece'nin itmesiyle öne oturmak zorunda kaldım. Telefonumu çıkardım ve mesaj bölümüne girdim.

Kime: Murat Enişte

Mesaj: Tabi ki canım eniştem Buğra'yı Gecelere yollayacak değil mi? Yani tabi eğer yollamazsan bende Gökçe'yle bazı şeyleri konuşurum. İkimiz de bir gece kala böyle bir şey istemeyiz. Değil mi? Bu mesajdan Buğra'ya bahsedersen seni keserim. Tşkrlr.