"Kaza."

4.4K 324 74
                                    

Selaamlaaar! 

41K olmuşuz ponçiklerimmm! 

Ay yazar mutlu lkdjfslkjdfas. 

Eveeet. Bu sefer arayı ne kadar tuttum bende bilmiyorum ama konuyu anca toparlayabildim ve yazdım. Umarım bölüm beklentilerinizi karşılar! Yorum yapmayı unutmayın ponçiklerim! 

O zamaaaaaaaan bölüme geçelimmm! 

Bu arada bu bölümü yazarken bana fikir veren kankama buradan çok teşkürlerimi sunmaktayım! 

Bu bölüm beylerin ağzından olduğu için birazcık böyle kısa olmuş olabilir kusura bakmayın! 

Sizi seviyorum aşkitler! 

-Yazarişkonuz.

BUĞRA

Bilmem kaçıncı arayışımın da sonucu aynıydı; Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor, lütfen daha sonra tekrar deneyiniz.

Aç şu telefonu be sarışınım be.

Derin bir nefes aldım.

Yiyeceğim tribi düşündüm daha sonra. Göksu o telefonu sonunda sinirle açacak, patlayacak ve bağırıp çağırdıktan sonra suratıma kapatacaktı. Bunların hiçbirini yapmama ihtimali de var tabi. Direk telefonu açmayacak ve beni delirtecek.

Şu anda olduğu gibi.

Hayır ben ne kadar geri zekalı bir insanımda haber vermiyorum? Alacağım tepkiyi bile bile nasıl unuttum ben? Didem salağı da fotoğraf atmış. Yüzde bir milyon ihtimalle onu gördü ve telefonumu o yüzden açmıyor.

"Açmadı mı?" diyen Murat'a bakıp kafamı salladım.

"Büyük trip geliyor kardeşim. Hazır mısın?"

"Ulan yeter ki açsın şu telefonu triplere bile razıyım. O telefonu açmadıkça iyice çıldırıyorum."

Kaşlarını kaldırıp baktı. kafamı salladım ve daha sonra aklımda ki soruyu yönelttim,

"Gökçe'yle ne zaman konuşacaksın?"

"Bilmiyorum ama çok özledim ulan. Burnumda tütüyor resmen. Boşa mı şey yaptım ki?"

"Sanki."

Kafasını arkaya attı. Murat kendi kendine triplere girerken bir kez daha sarışınımı aramayı denedim.

Çalıyor...

Çalıyor...

Çalıyor...

"Buğra?"

"Sarışınım? Sonunda be."

"Buğra sen geri zekalı mısın?"

"Niye ki?"

"Bugün günlerden ne Buğra?"

"Cuma."

"Peki bugün benim okulum var mı?"

"Yok."

"Saat kaç Buğra?"

"Sekiz... Ha..."

"Buğra... YA SABAHIN KÖRÜNDE BENDEN NE İSTİYORSUN?!"

"Ne bileyim düşünemedim... Açmayınca..."

"Sen ona suçluluk duygusu desene."

"Sanki... Suçluluk demeyelim biz ona hemen. Unutkanlığın verdiği suçluluktan diyelim."

3GHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin