3G

"Değişik bir karşılaşma."

Heyo! Günler sonunda yazabildim sanırım. Çok uzun beklettim, farkındayım. Ama gerçekten düşündüklerimi yazıya geçirmekte zorlandım. Kısa bir zaman sonra demiştim ama baya uzun oldu, farkındayım. O yüzden diğer bölümün ne zaman geleceği hakkında yorum yapmak istemiyorum. Daha fazla konuşmadan bölüme geçeyim ben en iyisi ya lkdfjslkjfas.

Bu arada oylarınız ve yorumlarınız için teşekkür ederim! İyi ki varsınız ponçiklerim! 

-Yazarişkonuz.

GÖKSU

Gözlerimi açtığımda yanımda yatan Gökçe'ye baktım. Gözlerini tavana dikmiş, hareketsiz bir şekilde yanımda yatıyordu.

Öldü mü acaba?

"Gökçe?"

"Efendim?"

"Sabahın köründe yanımda ne işin var?"

"Göksu?"

"Efendim?"

"O mektupları kim yazıyor?"

Derin bir nefes aldım ve yatakta oturur pozisyona geldim. Suratına baktım.

"Cidden sabah sabah yanımda bunu mu düşünüyorsun?"

"Evet."

Gözlerimi devirdim. Benim gibi oturur pozisyona geçti.

"Ama bak bir dinle. Düşün. Aynısı senin başına geldi. Ve Buğra ilk başta bu durumu takmıyordu. Ama daha sonra mektuplar artmaya başladıkça Buğra bunu aşırı sorun haline getirdi ve kavga etmeye başladınız. Sen de merak etmez misin?"

"Bir saniye. Murat'la kavga mı ettiniz?"

"Aynen. Ben notların önemsiz olduğunu savunurken bana 'bakıyorum da notlar hoşuna gidiyor, bulalım onunla sevgili ol istersen' dedi. Ve benim demek istediğim şey o değildi. Bu gayet netken böyle salak bir nedenden kavga çıkardı."

"Sakinleşin konuşursunuz Murat'la."

"Ya sakinleşsek de aynı yere varıyoruz. Her türlü hoşuma gittiğini düşünüyor."

"Hoşuna gidiyor mu Gökçe?" dediğim de ayağıyla tekme atmaya başladı. Kepçeyi bıraktı artık, tekmeye geçti kızımız. Nefesimi üfledim.

"Salak salak davranacaksan bas git. Cidden." Dedim. Sakince durup yattı. Daha sonra Gece'yle haberleştik ve onlar da toplanma kararı aldık. Gökçe'yle hazırlanmaya başladık. Kısa bir süre sonra hazırlandığımız vakit Gökçe'yle ölmeden evden çıkabildik.

Sessiz bir yolculuk geçirerek Gecelere vardık. Gece bizim aksine kapıyı neşeyle ve çığlık atarak açtı. Nereden geliyor bu enerjinin kaynağı? Genel de Gece hepimizin 39048509435 katı üşengeçtir.

"Ne bu neşe? Neşen sinirimi bozuyor. Gidip bir yerde ölebilir misin?" dedi Gökçe. Gökçe'nin bu söylediği bende oldukça gülme isteği uyandırdığı için olduğum yerde bir 10 dakika falan güldüm.

"Delirdi bu gene. Alın bunu buradan," diyerek merdivenlerden indi Giray Abim. Sonunda gülmeyi bıraktım ve kendimi koltuğa bıraktım.

"Eee ne yapacaksınız bugün?" dedi Giray Abim yanımıza geldiğinde. Bu sorunun üstünde düşünmek bile saçma olduğu için direk cevabı verdim.

"Gıybet!"

Giray Abim derin bir nefes aldı ve havadan öpücük yolladı.

"Size iyi gıybetler o zaman. Ben kaçayım."