Güneşe Asılan Çocuk 32

64 11 4
                                    



Tahmin bile edemediği şeyleri duymak Cemal'i haddinden fazla şaşırttı. Olduğu yerde durdu ağzı açık şekilde ihtiyarı baştan aşağı tekrar süzdü. 

Kafasını sağa sola sallıyor, kendi kendine 'Bu kadarı da olamaz' diye mırıldanıyordu.

Arkasından ihtiyar konuşmasına devam etti:

- Hayırlı mı yoksa hayırsız mı bilemiyorum ama yeğenim beni ziyarete geliyor. Her ne olursa olsun bana gelmesi beni heyecanlandırdı. Çok uzun zamandır aile içinden birilerini görmüyor hatta görmeyi de istemiyordum. Ölüm yaklaşınca insanların fikirleri gerçekten değişiyormuş, dedi gülümseyerek.

İhtiyarın en yakınlarına, kan bağı olan akrabalarına bile güvenememesi Cemal'in kafasında şimşeklerin çakmasına ve içine düşen korkunun bir hançer gibi en derine saplanmasına sebep oldu. İhtiyardan daha doğrusu yakınlarından oldukça korktu. Babasına bu kadarını yapan diğerlerine neler yapmaz ki...


Kaş'a geldiklerinde Tahir arabadan iner inmez komşularının kapısını çaldı

Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.

Kaş'a geldiklerinde Tahir arabadan iner inmez komşularının kapısını çaldı. Kapıyı Elif açtı. Elif'i kapıda gören Tahir birkaç saniye konuşamadan ona baktı. Elif daha atak davrandı ve Tahir'in boynuna atıldı. Ona sımsıkı sarıldı. Tahir de ellerini kaldırdı, Elif'e çekinerek de olsa sarıldı. Kalp atışını duymasın diye kendisini geri çekti. Kalbi ağzına geliyor geri gidiyor gibiydi. Kapının önünde kalarak birbirine bakmaya çekinerek ikisi de kafasını önüne eğdi. Hiç konuşmadan el sallayıp geri dönen Tahir, yüreğini geride bırakarak gitti. Bu tatlı bir acıydı. Bir yanını mutlu olmasını sevinmesini söylerken diğer yanı onu üzmeye çalışıyordu. Tahir iki durumdan da zevk alıyordu.

Evde ilk gün temizlik yapmakla geçti. Komşuları da yardım etmek için geldiklerinden hiç kimse fazla yorulmadan kısa zamanda bitirildi. Bahçede otururlarken bir adam kapıda belirdi. Bir şeyler soracak gibi bakıyordu ama kimse onu tanımıyordu.

Adam:

- Pardon rahatsız ediyorum. Davut dayım buradaymış sanırım. Ben onu görmek istiyorum sakıncası yoksa.

Zeynep:

- Evet burada. İçeride şimdi.

Adam:

- Ben onun Almanya da yaşayan bir yeğeniyim. Aradığımda bana bu adresi vermişti. Onu görmek istiyorum?

Adamı içeri davet ettiler. Zeynep odaya girerek ihtiyara baktı. Ama ihtiyar uykudaydı. O da uyandırmaya kıyamadı. Adam da bahçede yanlarına oturdu dayısının uyanmasını bekledi. Bu arada da sohbet etmeye başladılar. 

Zeynep kendisini kızı olarak tanıttı. Adamda dayısının kızı olmadığını bilsede bundan cesaret alarak ona daha samimi davranmaya başladı. Aralarında sohbet uzadıkça da samimiyetleri artmaya başladı. Adam Zeynep'e artık çekinmeden asılmaya başladı. 

Kanlı ZeytinTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon