ASGARTE (1-2) (Durdurulmuş Durumda)

Bölüm 28 - Tron'un Hisleri

Kız ise ne yaptığını veya neden yaptığını anlamadan Tron'un arkasından bakıyordu.Tron ile hemen hemen aynı yaşta olduklarını biliyordu ayrıca kendisinden güçlü olduğunu da peki ama neden ona bir şey yapmamıştı yada neden attığı tokadı engellememişti.Tron yaklaşık olarak yirmi metre uzaklaşmıştı ve daha da uzaklaşmaya devam etmişti.

Kız ise buraya gelme sebebini elde etmek için Tron'un arkasından yetişerek elini omzuna atarak Tron'un durmasını sağlamıştı."Bir daha mı vuracaksın yoksa özür mü dileyeceksin yada sadece Engel'ın yerini mi merak ediyorsun."Kız arka arkaya gelen sorulardan afallamış ve bir süre düşünme ihtiyacı hissetmişti.Tron ise tüm bu zaman boyunca olduğu yerde oturmuş ve kızın karar vermesini beklemişti."Sanırım sadece Engel'ın yerini öğrenmek istiyorum ve bir de neden attığım tokadı engellemediğini merak ettim."Tron derin bir nefes alarak kızın mavi gözlerine baktı eğer neden engellemediğini anlatırsa kız iç dünyasını açtığı ilk kişi olacaktı anlatmazsa da bütün bir yol boyunca kızın ağzından laf almaya çalışması oldukça normal olurdu.

"Dikkatli dinle bir daha asla anlatmam ayrıca bu anlattıklarımı başkasının ağzından duyarsam ne yapar ne eder seni bulurum!"Kız korkmuş bir ifade ile yutkunduktan sonra bağdaş kurarak yere oturdu ve Tron'un anlatacaklarını beklemeye koyuldu.Tron ise gökyüzüne gözlerini dikerek anlatmaya başladı.

"Bundan yaklaşık olarak 6 yıl önceydi o zamanlar dört yaşındaydım ve tabi ki ailemizin yani Ulukurt Ailesinin Liderinin yani amcamın şatosunda yaşıyorduk.Yine böyle birgün annem yanıma gelerek beni dövmeye başladı nedeni bilmiyorum tabi o zamanlar çocuk olduğum için birşey yapamadan sadece bağırıyordum annem ise tüm gücüyle bana vurmaya devam ediyordu.Ben yerde dayak yemekten yarı baygın bir haldeyken bir muhafız sesimi duyarak gelmiş ve annemin elinden beni kurtarmaya çalışmış.Annem güçlü bir savaşçıymış bu yüzden muhafızı çok kolay bir şekilde yenmiş.Muhafız yerde yatarken birkaç muhafız daha annemi sakinleştirmeye çalışmış fakat annem ne yaptığını bilmeyen bir şekilde diğer muhafızlar ile savaşmaya başlamış neyse ki bir muhafız beni alarak hızla oradan uzaklaşmış ve babama haber vermiş.Babam durumu haber alınca hızlı bir şekilde annemin yanına gelmiş ve onu sakinleştirmeye çalışmış fakat annem benim için o bir şeytan demiş babam ne dediğini anlamamış ve onu bayıltarak bir odaya kapatmış ve sakinleşmesini umarak benim yanıma gelmiş.Şifacılar bu çocuk fazla yaşamaz gibi şeyler demişler çünkü yediğim darbelerin en çok geldiği bölgeler baş bölgesiymiş ve sonuç olarak yaşamamı beklemiyorlarmış.Bu olaylar üzerinden birkaç ay geçmiş ve bu süre içerisinde annem normale dönmüş hatta her gün saatlerce yanıma gelip başımda bekliyormuş."Tron buğulanmış gözler ile havaya bakarken bir süre sustu bu kadar anı onun için gerçekten tam bir işkenceydi çünkü annesini hiç hatırlamak istemiyordu.Tron ona göre bir şeytandı o ise Tron için tam bir cadıydı.

Tron biraz daha dinlendikten sonra devam etmesi gerektiğinin farkına vardı yoksa yanındaki kızın onu sıkıştırmasına izin vermiş olacaktı."Birgün uyanmışım ve tabi ki bunu gören herkes şaşırmış ve tabi ki babam şifacıları çağırıp beni yeniden tedavi ettirmiş.Birkaç ay geçtikten sonra tamamen iyileşmişim fakat annem ile ne zaman göz göze gelsem ya yardım istiyor yada ağlıyormuşum ve tabi ki annem beni hala bir şeytan olarak görmeye devam ediyormuş.Babam ise ikimizin arasında kaldığı için beni Quantrau kasabasında yeni yaptırdığı ve şu an kaldığı şatoya göndermiş.Beni gönderdikten sonra ise annem bir bebek doğurmuş adı Arnas tabi o doğunca beni yanlarına geri çağırmışlar fakat annem istememiş ve bir gece evden çıkıp gitmiş ve bir daha onu ne gören olmuş ne duyan işte o zamandan beri biri beni öldürmeyecek şekilde bana karşı şiddet gösterse bile durdurmak gelmiyor içimden her neyse umarım seni fazla meşgul etm..."Tron sözünü bitiremeden sarı saçlı kız onun yanağına bir öpücük kondurmuş ve Tron'un donmasına sebebiyet vermişti.

(Bence bu Tron'u da sizi de bir kitap boyunca idare eder...)

Tron kızarmış yanaklarına dokunduktan sonra kafasını sağa sola sallayarak kendisine gelmiş ve kızın yüzüne bakmıştı."Bunu neden yaptığını sorabilir miyim?"Kız gülerek Tron'a bakarken yere çöktü."Kendini iyi hissetmene yardımcı olur sanmıştım ere şey adını hala söylemedin."Tron gözlerini kızın gözlerinden çekerken ne yapması gerektiğini düşünmeye başladı şu an ya ismini söyleyecekti yada konuyu değiştirmeye çalışacaktı fakat Engel'ın yanına gittiği zaman zaten öğrenecekti.

"Sanırım sende ismini hala söylemedin ama ilk ismini söyleyenin ben olmasını bekliyorsan adım Tron yani tam olarak Tron Ulukurt şimdi sıra sende."Tron ellerini başının altına koyarak yeşil çimenlere uzanmış dinleniyorken kız ise ona bakıyordu biraz önce onu öldürmek üzere olan birisine karşı çok rahat davranıyordu."Benim ismim Emilia ailemin adını söylesem bile tanımazsın bu yüzden söylemek istemiyorum ve senin avlanmam gerekmiyor mu?"Tron gözlerini açarak hızlıca ayağa kalktı."Avları unuttum şimdi uğraş bakalım!"Emilia, Tron'un haline gülmeye başlayınca afallayan Tron kendisine gelerek çantasının içinden baltasını çıkardı ve ormanın içine doğru baktı.

"Boşuna bakma bende yeteri kadar av var tabi paylaşır mıyım onu bilemiyorum."Tron Emilia'nın gülen yüzüne bakarken bir yandan ise Engel'ın eli boş dönerse ona ne diyeceğini merak ediyordu ve tabi ki ne kadar dayak yiyeceğini."Ne istiyorsun?"Tron ne yapacağını az çok biliyordu büyük ihtimalle Emilia'yı kendisiyle beraber Engel'ın yanına götürecekti fakat o zamanda Engel kesinlikle ona bir ton küfür edecekti çünkü Emilia ondan usta diye bahsetmişti ve onu aramasının tek sebebi kesinlikle usta aramasıydı."Beni Engel'ın yanına götüreceksin ayrıca bir konuda daha yardımın lazım fakat bunu zamanı gelince konuşuruz kabul ediyor musun?"Tron başını onaylar biçimde sallayarak çıkarttığı baltasına tekrardan çantasına koydu.

Emilia, Tron'un onaylamasından sonra arkada bıraktığını kılıcını sırtındaki kınına soktu ve Tron'a saldırmadan önce avlarının bulunduğu çantasını almak için yirmi metre ötedeki ağaç kavuğunun yanına gitti ve çantasını alarak Tron'un yanına geri döndü."Evet şimdi bunlar senin taşı bakalım."Emilia çantayı Tron'un kollarına bırakarak ilerlemesini bekledi fakat Tron bu kadar ağır olmasını beklemediği için çantayı sırtına asarken büyük bir zorluk çekmişti ve neticede orada 3 dakika boyunca çantayla uğraşmıştı."Ben hazırım Emilia sen de hazırsan gidelim."Emilia başıyla onayladıktan sonra Tron geldiği yöne doğru gitmeye başladı fakat tek farkla bu sefer yanında bir kız vardı.

-------------------------------------------------------------

Tamam ulan bu kadar yeter artık beni taciz etmeyi bırakın alın size kız işte hem Tron'un yanağına karşı cinsin dudağı temas etti bu sizi bir kitap boyunca idare etsin etmezse yedek planım var zaten ama taciz etmeyi bırakın ciddiyim.

Bu arada LOL başladım hani kim beddua etti bilmiyorum ama oyunu bırakamıyorum bu yüzden de bölüm yazamıyorum tamamen sizin suçunuz hani CS:GO oynuyordum ama bir de üstüne LOL gelince bölümlerde sekteğe uğrar yani kusura bakmayın neyse yarın yetiştirebilir isem bir bölüm daha atarım.

Hepinizi seviyorum bay LOL lowları...

(Kapanış bile değişti lan)